Ajans Beşiktaş - Spor gazetesi AMK'da çıkan ve Fatih Söylemezoğlu'nun kaleme aldığı haber bugün spor camiasında şok etkisi yarattı.

Söylemezoğlu'nun haberine göre Spor Toto Basketbol Süper Ligi'nin "reytingi en yüksek takımlarından" birisinin "medyatik koçu" deplasmanda oynadıkları bir maçın devre arasında, çok az süre alan ve hatta hiç oynamayan 3 genç oyuncusunu tokatlayarak dövmüş!

Bu bomba haberin perde arkasını Ajans Beşiktaş olarak araştırdık ve inanılmaz iddialara ulaştık.

Haberde adı verilmeyen ve "reytingi en yüksek" olarak geçen takımın Fenerbahçe Ülker olduğu ve yine isim verilmeden "medyatik koç" diye tabir edilen ismin ise F.Bahçe Ülker'in koçu Obradovic olduğu iddia ediliyor.

Koç Obradovic'in oyuncusu Luigi Datome'ye kızdığı ve hırsını ise 3 genç oyuncudan çıkardığı iddialar arasında... Obradovic'den tokat diyen üç oyuncunun ise Ahmet, Berk ve Egehan olduğu öne sürüldü.

Ajans Beşiktaş olarak bu skandal olayın takipçisi olmaya ve perde arkasını araştırmaya devam edeceğiz.

İşte Fatih Söylemezoğlu'nun haberi:

Basketbol kulislerine bomba gibi düşen bir habere göre, Spor Toto Basketbol Süper Ligi'nin reytingi en yüksek takımlarından birisinin medyatik koçu, deplasmanda oynadıkları bir maçın devre arasında, çok az süre alan, hatta hiç oynamayan üç genç oyuncusunu tokatlayarak dövüyor. Yanlış okumadınız gerçekten DÖVÜYOR!

Niçin dövüyor, biliyor musunuz? Koç şöhretli oyuncularına kızıyor ama onları dövmeye yüreği yetmiyor ve hırsını oynamayan gençleri hastanelik ederek alıyor. Evet, hastanelik ediyor! Kulağına darbe alan genç bir oyuncu rahatsızlanarak doktora gidiyor ve rapor alıyor.

Olayın üzerinden 1 ay geçmesine rağmen ne bu çocukların ailelerinden, ne menajerlerinden, ne oyuncuları dayak yiyen kulüpten, ne basketbolu 24 saat takip eden basın mensuplarından, ne de spor teşkilatının ilgili kurumlarından ses çıkıyor. Çocukları dövülen, hakarete uğrayan, fiziki ve ruhsal şiddete maruz kalan ailelerin seslerini çıkarmaması beni özellikle dehşete düşürüyor. Neden çıkarmıyor? Aklıma gelen ihtimaller şöyle:

1- Kulüp, bu konu dışarıya sızmayacak diye tehdit etmiş olabilir.

2- Çocuklar, büyük kulüp oyuncusu fırsatını yakalamışken bunu kaybetmek istemiyor ve sessiz kalıyor olabilir.

3- Aileler ve çocukları bol sıfırlı kontratlarını kaybetmek istemiyor olabilir. Yarın biri çıkıp dese “Çocuğunuzun kontratı ne kadar? Getirin ben ödeyeceğim ancak sözümden dışarı çıkarsa döverim de söverim de.” Kabul mü?

Oyuncularını tokatlayan beyefendiye de basit bir sorum olacak:

Kendi çocuğunuz ödevini yapmadığı için öğretmeni tarafından kulağı çekilirse tepkiniz ne olur? “Elleriniz dert görmesin hocam” mı dersiniz ? Yoksa yıldırım ekipler amiri gibi okula intikal edip insan hakları, çocuk hakları çığlıkları mı atarsınız?

Koç olarak zirvede olan böyle birisini örnek alan binlerce altyapı antrenörü ve genç oyuncuları düşünmek, midemi ağrıtıyor!

Bu ülkenin aynı ‘Cumartesi Anneleri' gibi, şiddet gören hatta öldürülen kadınları gibi, cinsel taciz ve tecavüze uğrayan kadın ve çocukları gibi, Avrupa'nın en iyi ikinci liginde dayak yiyen basketbolcuları var artık!..