Atilla Gökçe'den Ali Palabıyık'a: "Sakın aynaya bakma! Utanır sokağa çıkamazsın"
Milliyet gazetesi yazarı Atilla Gökçe, Fenerbahçe-Beşiktaş mücadelesini değerlendirdi.
Ajans Beşiktaş - Kadıköy’deki derbi, beklenenin aksine tek taraflı bir gösteriye dönüştü...
Fenerbahçe bileğinin hakkıyla oynadı ve kazandı. Beşiktaş, en başta Şenol Güneş’le asabi, telaşlı, dağınık ve etkisizdi. Gömleğine ve kravatına özen gösteren Şenol Güneş’in ilk yarı boyunca tıkanan, topu ileri taşıyamayan Beşiktaşlı oyunculara en küçük uyarısını göremedik. Quaresma gergin ve dağınık, Babel ve Caner topu rakibe kaptırma ve Fenerbahçe kontralarına start verme konusunda oldukça (!) verimli idiler. Oğuzhan Özyakup da Atiba da bu oyunu yaşamayan oyunculardı.
Beşiktaş ne savunma yapabildi dün ne oyun kurdu, ne de yeterince gol pozisyonuna girebildi. Fenerbahçe önce savunma ve kontrol futbolu oynadı, kestikleri topları çok çabuk kontralara çevirdiler. Isla, Neto, Hasan Ali, Souza ve Ozan çok iyi kapandılar. Giuliano ve Mehmet Ekici de takıma ayak uydurdular.
Bu maçın kahramanı Ali Palabıyık...
Şubat ayındaki Kupa maçında Van Persie’nin provokasyonlarına seyirci kalan Ali Palabıyık, MHK’nın iyi niyetli kararıyla takdiren (!) bu maça verildi. Ne yazık ki bir hakemden beklenen otoriteyi ve olgunluğu gösteremedi. Verdiği kararlar, sonuç üzerinde etkili olsun ya da olmasın, önemli değil. Yanlışlar ve çelişkilerle doluydu.
Dakika 19... Medel - Janssen mücadelesi. Medel ceza alanında garip biçimde elleriyle arkadan Janssen’e dokunuyor. Hollandalı da atıveriyor kendini. Ali Palabıyık penaltıyı gösteriyor. Doğru karar.
Dakika 43... Quaresma daha önceden Valbuena’ya çok sert bir faul yapıyor. Doğrudan kırmızı gösterebilir. Ali Palabıyık sarıyı tercih ediyor. Sonrasında Q7’nin ikinci faulüne kart bile gösterilmez. Ama Palabıyık kırmızıyı çakıyor.
İlerleyelim... 45’de Neto’nun Cenk’e müdahalesi net kırmızı kart. İki taraf 10/10 berabere...
Şenol Güneş’e dönelim... Hoca son derece hırçın, kavgacı, sinirli, sekter bir kimlikle taşıyor sezonu... Elindeki zengin ve derin kadroya hiç müdahalesi yok. Etkisiz Quaresma’ya kıyamıyor, Caner’e kıyamıyor... Oyuncu değişikliğini hiç düşünmüyor.
Hoca’nın önce meslektaşı Aykut Kocaman’a, sonra da dördüncü hakeme saydırması, sataşması çok ayıp. O ayıp da tribünle ödüllendiriliyor (!), yazık!
İkinci yarıda Beşiktaş biraz daha ortak oluyor oyuna.. Ama asla etkin olamıyor.
Ali Palabıyık gösteriye (!) devam ediyor: Negredo’nun attığı gol ofsayt değil.
Atiba’ya verilen penaltıda kol kapalı değil, karar su götürür. Palabıyık dağıtmış artık... Bir de kırmızı, eline sağlık (!) Derken İsmail Köybaşı da kızarıyor... Bu arada 71’de Hasan Ali’nin Cenk’in ayağına basarak düşürmesi de penaltı. Ama Palabıyık’ın kitabında yazmıyor. Bu arada maç bittikten sonra gider ayak Oğuzhan’a da kırmızı çaktığını duydum.
Kırmızılar: 2-3...
Goller: 2-1
Ali Palabıyık: 0...
Genç kardeşime bir önerim var: Sakın aynaya bakma... Utanır, sokağa çıkamazsın.
Neyse boşver... Senin hesabını da Yusuf Namoğlu versin!