Ajans Beşiktaş - İşte o röportajdan bazı bölümler:

“Süleyman ağabey gerçekten bizi çok sevdi, biz de onu çok sevdik. Gölgesini her zaman yanımızda hissettik. Onun prensipleriyle çalıştık. Kimsenin emeğini gasp etmedik. Kimsenin oyuncusunu ayartıp transfer etmedik. Beşiktaş değerlerini ondan öğrendik ve hep sahip çıkmaya çalıştık.”

“Bir sezon BOTAŞ’ı çalıştırdım. Enteresan bir sezon oldu benim için. Şöyle ilginç bir anım var: Adana’da BOTAŞ-Beşiktaş maçı oynanacaktı. Beşiktaş anons edildiğinde gayri ihtiyari ayağa kalktım ve ortaya atıldım. Yani o derece kaptırmışım kendimi. Tabii tüm oyuncularımın bakışları arasında “Ne yapıyorum ben” dedim ve yerime oturdum (gülüyor).”

“Yetişen oyuncuyu elinizde tutamayınca elbette genç ve potansiyeli olan oyunculara yöneliyorsunuz. Onlara daha fazla şans vermek durumunda kalıyorsunuz. Haliyle on altı-on yediyaşında çocuklar süre almaya başlıyor. Bunu yaparken de çocukları otuz sayı fark yaptığınız maçlar değil, genelde kafa kafaya giden maçlarda sahaya sürüyorsunuz.”

“En büyük tutkum deniz. Maç veya antrenman yoksa mutlaka kendimi deniz kıyısına atarım. Çengelköy’de oturuyorum. Bu yüzden her zaman denizle temasım oluyor. Bunun dışında okumayı çok seven biriyim. Ayrıca yerli yabancı ayırt etmeksizin dizi izlemeyi çok seviyorum. Yine klasik olacak belki ama seyahat etmeyi çok seviyorum”