Berkan Gocay: ''Tam bağımsız bir Beşiktaş hayal ediyorum''

Berkan Gocay: ''Tam bağımsız bir Beşiktaş hayal ediyorum''

Beşiktaş Yönetim Kurulu üyesi Berkan Gocay, Beşiktaş Dergisi'ne çok özel açıklamalarda bulundu.

Ajans Beşiktaş - Beşiktaş Yönetim Kurulu üyesi Berkan Gocay, Beşiktaş Dergisi'ne çok özel açıklamalarda bulundu. İşte Berkan Gocay'ın açıklamaları;

1984’ten beri kongre üyesisiniz, 2010 yılında da Divan Kurulu’na seçildiniz. 2012 yılında da yönetici olarak Beşiktaş Kulübü'nde görev aldınız. Fakat bir süre sonra istifa ettiniz. O yıllara bugünden baktığınızda neler söylersiniz?

''Ben istifa etmedim, çünkü o yönetimde yedek üyeydim ve yedek yönetim kurulu üyelerinin istifa etmeleri söz konusu değil. Dönemin başkanı, benim çalışma prensip ve ilkelerim kendisine uygun olmadığı için benimle çalışmayı tercih etmeyerek beni listesine almadı. Ben ayağım ameliyatlı ve alçılı bir şekilde Mali ve İdari Genel Kurul’a koltuk değnekleriyle gelerek yöneticiliğe veda ettim. Ayrılmam belirttiğim şekilde oldu.''

Bugünün Beşiktaş’ı ne durumda? Malum ekonomik zorlukların üzerine bir de korona gibi bir salgın yaşıyoruz... Bir ekonomist olarak, kulübümüzün ekonomik durumunu nasıl özetlersiniz?

''Kulüplerin ekonomik zorlukları, tüm spor kamuoyu tarafından malum bir konu… Bunun tek sebebi, delege sisteminde ezelden beri gelen yöneticilerin hukuki sorumluklarının göz ardı ediliyor olması alışkanlığı. Eğer siz bir şekilde delegeleri etkiliyorsanız -ki görünen o-, bu durumda her türlü ibra olup kulüpleri daha büyük bataklıklara sokabiliyorsunuz ve kimseye de hesap vermeden çekip gidiyorsunuz, bu düzen mutlaka yıkılmalı. Bu sebeple de biz yeni çıkacak spor yasasında, kulüpleri kötü yönetmenin ağır bir bedeli olması gerektiğini düşünüyoruz. Bu yönde çıkarılacak yasaların destekçisi ve takipçisi olacağız. Belirtiğiniz gibi, küresel Kovid-19 salgını maalesef sağlığımıza kast etmekle kalmadı, ekonomik ve sosyal zorlukları da katladı. Görünen o ki bu salgın virüsün aşısı bulunana kadar ekonomik ve sosyal hayatta olduğu gibi sporda da olumsuz bir unsur olmaya devam edecek.''

“Bırakmam Seni” kampanyası nasıl gidiyor?

''Kampanyamızı aslında pandemi öncesinde çıkacak şekilde planlamıştık. Ancak 19 Mart tarihinde kampanyamızı duyurmaya hazırlanıyorken pandemi durumu ortaya çıktı. Pandeminin getirdiği ekonomik durumları göz önüne aldığımızda tabii ki o zaman koyulan ve şu anki hedefleri farklı değerlendirmek lazım. Biz bu kampanyayı planlarken ülkemizde ve yurt dışında yaşayan taraftar sayımızın belli bir oranının desteğine göre hedefimizi hesapladık. Stadyumumuzda organize ettiğimiz bağış gecemiz de kulübümüz için çok güzel geçti. Taraftarlarımızın önünde, kulübümüze bağış yapabileceği uzun bir süre var. Bekleyip bu kampanyanın kulübümüze katkısını hep birlikte göreceğiz.''

Sizce Beşiktaş bu durumdan nasıl ve başka hangi projelerle çıkabilir?

''Öncelikle ilk projemizi anlaşmalı bankalar konsorsiyumu ile birlikte yapmayı umuyoruz. Mevcut finansal borçlarımızın ilk iki veya üç sene ödemesiz, geri kalanının ise sonraki 10-12 seneye yayılarak ödenmesi gerekiyor. Şayet bu yönde bir anlaşmayı hayata geçirirsek, gelir gider dengesini gözeterek ve mutlaka kendi sporcularımızı yetiştirmek suretiyle varlığımızı daha güçlü bir şekilde sürdürebiliriz. Aksi takdirde giderek azalan sponsorluk, naklen yayın, kombine ve maç bileti gelirleri ile kimsenin bu çarkı döndürebilmesi mümkün değil. Eğer devletimiz bize ve zor durumdaki kulüplere bu imkânı tanırsa ülke futboluna katkısı büyük olacaktır.''

Türkiye Futbol Federasyonu’nun (TFF) açıkladığı harcama limitleri hakkında genel değerlendirmenizi alabilir miyim?

''1995 yılında Avrupa Adalet Divanı’nın kabul ettiği Bosman kuralları ve akabindeki 2011 yılında yürürlüğe giren Finansal Fair Play (FFP) kuralları, Avrupa futbol sektöründe büyük değişiklikler yaşanmasına neden oldu. Bu kurallar ile UEFA haklı olarak futbolcuları korumak isterken kulüpleri zor durumda bıraktı. Günümüzde FFP kriterleri, ekonomik zorluk yasayan kulüpleri daha da zor durumlara itebiliyor. Şöyle ki imza parası, bonservis bedeli veya kira bedeliyle kadroya dâhil ettiğiniz oyuncular iki ay maaşlarını tahsil edemedikleri takdirde kontratlarını tek taraflı feshedip gidebiliyor fakat bir ev sahibi kiracısından iki yıl kira alamasa dahi kiracısını bu kadar kolay tahliye edemiyor. Bu emsalden hareketle FFP kriterlerinin gözden geçirilmesi veya yeni bir mantığa oturtulması gerektiğini düşünüyorum. Harcama limitleri için de benzer bir durum söz konusu. Kulüplerin ekonomik zorlukları, tüm spor kamuoyu tarafından malum bir konu… Bunun tek sebebi, delege sisteminde ezelden beri gelen yöneticilerin hukuki sorumluklarının göz ardı ediliyor olması alışkanlığı... Biz yeni çıkacak spor yasasında, kulüpleri kötü yönetmenin ağır bir bedeli olması gerektiğini düşünüyoruz. 9 Eylül Bir kulübün borcu var ama ödemiyor, borcunu taksitlendirmiyor, borç öylece duruyor ama limit sorunu olmuyor. Diğer yandan başka bir kulüp 'Borcum borç' diyerek borcunu taksitlendiriyor, borcunun faizini ödüyor, anaparasını ödüyor ama limite takılıyor. Şimdi ben size sorayım; hangi kulüp muteber? Yukarıda belirttiğim hususların hem UEFA hem de TFF tarafından gözden geçirilmesinin futbol kulüplerine mutlak faydası olacaktır diye düşünüyorum. ''

Saymanlık görevinizin dışında aynı zamanda sosyal tesislerden sorumlusunuz. No: 1903 tesisleri tekrar Beşiktaş’a kazandırıldı. Bu alanda başka gelişmeler var mı ya da olacak mı?

''Mehmet Üstünkaya tesislerimizdeki No: 1903, camiamızın malumları üzerine tekrar Beşiktaşlılar’ın hizmetine kazandırıldı. Beşiktaşlılar’ı, Divan ve Kongre üyelerini, semt sakinlerini, tesislerimizde zaman geçirmeye davet ediyorum. Bunun dışında hem sportif hem de sosyal tesisleşme konusunda çalışmalarımız var. Ancak yaşadığımız kaynak sorunları sebebiyle harekete geçmek bir hayli zor. Umarım orta uzun vadede bu konularda da gelişmeler olacak.''

Nasıl bir Beşiktaş hayaliniz var?

''Tam bağımsız bir Beşiktaş hayal ediyorum; borçsuz, üreten ve başaran, üstelik bu başarıları daha çok kendi içerisinden yetiştirdiği evlatlarıyla elde eden... Kongre, kulübümüze daha çok sahip çıkmalı. Yaklaşık 33 bin kayıtlı üyemiz varken yaklaşık 18 bininin kongrelere katılma hakkı var. Yine yaklaşık 5 bin kadar ebediyete intikal etmiş üyemiz olduğunu varsayarsak 10 bin kadar üyemiz ortada yok. Bunun sebebini sorduğumuzda ise karşımıza büyük bir bölümünün aidat yatırmamak suretiyle üyeliklerinin düştüğü ortaya çıkıyor ve diyorlar ki haberimiz olmadı. Benim de aklıma diğer 17 bin kişinin nasıl haberi oldu diye sormak geliyor. Eğer yanlış hatırlamıyorsam, biz en son yaptığımız tüzük kongresinde 72 kişiyle çok önemli tüzük maddelerini oyladık. Ben böyle bir Beşiktaş, böyle bir kongre hayal etmiyorum maalesef.''

Son olarak taraftarlara neler söylemek istersiniz?

''Taraftarımıza söyleyecek pek bir şeyim yok. Zira onlar, bu kulüp için her şeyi yapıyorlar. Kombine alıyorlar, bilet alıyorlar, futbol takımımızı hem iç hem de dış sahada asla yalnız bırakmıyorlar, Kartal Yuvası ürünleri satın alıyorlar, bunun için organize olup kampanyalar düzenliyorlar, bağış yapıyorlar. Onlar zor gün dostları... Hepsine fazlasıyla müteşekkirim fakat bir isteğimi ilave ederek sohbetimizi bitirmek istiyorum; kadın ve erkek futbol takımlarımıza gösterdikleri ilgi ve desteği başta basketbol, hentbol, voleybol, e-spor takımlarımız olmak üzere tüm amatör şubelerimize göstersinler ve Youtube, Facebook, Instagram, Twitter gibi tüm sosyal medya kanallarımızın takipçisi olsunlar. Hepsine selam ve saygılarımı diliyorum, sağlıkla kalsınlar''

Etiketler :