''Durgunluktan coşkunluğa''
Milliyet Gazetesi yazarı Attila Gökçe, Beşiktaş'ın 4-0 kazandığı BB Erzurumspor maçını bugünkü köşe yazısında değerlendirdi.
Ajans Beşiktaş - İşte Attila Gökçe'nin bugünkü Milliyet Gazetesi'nde yer alan yazısı;
Beşiktaş yine baskı altında… Geçen hafta olduğu gibi dün de büyük fırsatla santraya geliyor. Zirvedeki ekipler Alanyaspor, Galatasaray, Fenerbahçe peşpeşe yenilmişler. Pazar akşamı “hasılatı!” toplamak için sahaya çıkıyor Beşiktaş… Rakip Erzurumspor. Üç maçlık bir yenilgi serisi var, onu sonlandırmaya çalışıyorlar. Beşiktaş yeniden bir seri başlatmak istiyor.
Dünkü fırsat üç puandan daha da büyük. O yüzden zaten baskı altında Beşiktaş… Kafalarında bir soru var anlaşılan: “Ya bu sefer de kaçarsa!”
Görünen o ki futbolcular tedirgin. Kendi sahalarındaki seyircisiz maçın avantaj olmadığını biliyorlar. Kenardaki “led” taraftar görüntüleri de aslını aratıyor tabii… Erzurumsporlu futbolcular daha çok koşuyor, Beşiktaşlı rakiplerini kovalıyorlar. Savunmada blok halinde karşılıyorlar. İstatistik ilk yarıda Beşiktaş’ın 233, Erzurumspor’un 120 isabetli pas yaptığını gösteriyor. Görünüşte pas başarısında 2 misli önde ev sahibi takım. Ama yine de kilit pas hemen hemen yok gibi.
Asist niyetine atılan akıllı topları da göremiyoruz. O gelişigüzel atılan pasları da son anda araya giriveren Erzurumsporlu oyuncular kapıyor. Aboubakar, Mensah, Atiba hep iki-üç rakip oyuncunun refakatinde oynuyor. Ghezzal ve N’Koudou kanatlarda öylesine oynuyorlar işte. Yıpratıcı, rakibi eksilten bindirmeleri yok. Sadece Rıdvan’ın sol kanattan çıkarak sakin ve etkili paslarla oyuna bir derinlik katabildiğini görüyoruz. Laf aramızda Rıdvan oynadıkça hem sakinleşiyor, hem de maça kendinden katkılar sunuyor.
Her neyse… Beşiktaş’ın Erzurumspor önündeki tedirginliği bitiyor. İlk yarının sonunda sadece gol atamamış olmanın sıkıntısı var.
İkinci yarıda fazla beklemiyor Beşiktaş… İhtiyaç üzerine vekaleten- sağ bek oynayan Necip, gözünü karartarak hücuma katılıyor. Ceza alanında Ömer’le kapışması (ya da yapışması) penaltı kararını getiriyor. Aboubakar kapıyı açıyor. Dakika 59. fermuar gibi açıyor oyunu Beşiktaş. İlk yarının durağan adamları bu defa çok etkin… İşte bir kontra… Mensah’la N’Koudou birlikte patlıyorlar adeta… Mensah ustaca tam da zamanında markaj dışında kalan N’Koudou’nun ayağına bırakıyor. N’Koudou’dan düzgün ve güzel bir vuruş. Dakika 63… Altı dakika sonra korona karantinasından çıkan Vida, Erzurumspor’a üçüncüyü atıyor…Derken (Dk.71) bir Aboubakar golü daha.
Durgunluktan coşkunluğa… Tek gole bile razı tedirgin bir psikolojiden özgüven patlamasıyla skor tabelasını topa tutan bir takım… Takım diyorum, çünkü hep beraber keyifle oynuyorlar. Erzurumspor oyundan tamamen düşüyor.
Sergen Yalçın oyuncu değişikliklerinde de ustaca dokunuşlarla uyandırıyor takımını… Larin, Dorukhan, sonrasında Güven, Oğuzhan coşkuyu artırıyorlar.
Dünkü oyun Beşiktaş’ın zirve iddiasını gösteren bir kararlılık maçıydı. Doksan dakika değil, sadece 45 dakikada fırtına gibi estiler ve ezdiler. Erzurumspor, gücüyle ayakta durmaya, maça ortak olmaya çalıştı ama yapamadılar. İlk yarıda ele geçirdikleri kontratakları değerlendiremediler.
Muson yağmuru gibi fırtınayla geldi, esti, gürledi ve dörtledi Beşiktaş. Zirvedeki gruba katıldı, kaydını yaptırdı. Gücünü kanıtladı.