Fikret Orman: "300 milyon taraftarları olduğunu söylüyorlar"
Markalar ile spor dünyasının en önemli profesyonellerini buluşturan Brand&Sport Summit konferansında Fikret Orman da konuştu.
Ajans Beşiktaş - Spor ve iş dünyasının önemli isimlerinin bir araya geldiği 'Brand Sport Summit' panelinde açıklamalarda bulunan Beşiktaş Başkanı Fikret Orman, "Türk sporunun globalleşmesi gerekiyor. Bu konuda hepimize çok iş düşüyor. Süper Lig'in marka değerini arttırmamız gerek" ifadelerini kullandı.
Fikret Orman'ın sözlerinden öne çıkan satırlar şöyle:
"Başkan olduğum için pişman olduğum anlar olmuyor değil ama benim babam da eski bir Beşiktaş yöneticisi. Bütün hayatım Beşiktaş'ın içinde geçti. Bütün büyüklerimizi bire bir tanıma şansına sahip olduğum. Okul yıllığımda da yazıyor, Beşiktaş'a başkan olmak istediğim. Olayın boş tarafından değil de dolu tarafından baktığımda ise yaptığım işi seve seve yapıyorum.
Ortam çok değişti, çağ değişti. Süleyman ağabeye Allah gani gani rahmet eylesin. Şu an başkan olsa ifadeleri kim bilir nerelere giderdi sosyal medyada. Bu dönemin zorlukları çok daha farklı. Belki konuşuruz, geçenlerde Kulüpler Birliği olarak bir araştırma yaptık. İnsanların ekonomiden sonra en çok ilgilendiği şey spor. Bu kadar ilgili ve genç bir nüfus olduğu için istikbal ile ilgili elbette çok umutluyum. Herkesin yapması gereken çok şey var sporun marka değerini arttırmak için ve bunu da yapmamız gerekiyor.
Ne yaptığınız değil, nasıl algılandığınız önemli. Algıya yönelik şeyler yapılıyor. Galatasaray maçından önce stadın çevresinde kamuoyu araştırması yaptırdım, yüzde 88'i başkan ve yönetimden memnun. Olmayanlar ise taraftarla ilgili söylemlerimden rahatsızlık duyduklarını söylüyorlar. Biz olmayan şeyleri abartmayı seviyoruz. Başarı seviyesi 10 iken 100'e çıkarmayı seviyoruz. Başarı seviyesi 80 iken yererek 20'ye düşürebiliyoruz. Bunlar moral olarak önemli ama ancak mazeret olabilirler. Biz işimizi yapmaya devam edeceğiz. Bizim Mayıs ayında kongremiz var, şu ana kadar hep tek başıma aday oldum. 3'üncü döneme giriyoruz. Beşiktaş'ta 3 dönemden fazla başkanlık yapılamıyor. O kuralı da biz getirmiştik. 2-3 maç takım iyi gidiyor, ortadan kalkıyor olumsuzluklar. Bizim toplumumuzda düello kültürü yok, pusu kültürü var. İşler iyi gittiğinde de yanlış, yanlıştır. Ben söyledim zaten, 5 ay sonra seçim var. Yapılacak yerler belli. Çıkıp aday olursunuz, biz daha iyi yaparız dersiniz kamuoyunun önüne çıkarsınız. Mercisi burası. Nasıl gelirseniz öyle gidersiniz derler, bunlar doğru yöntemler değil.
Genellikle bu zihniyetle alakalı bir durum. Kulübümüzün sırrı gibi yapmıyorum. Bu pastayı ne kadar büyütürsek herkese gelen gelirler de büyüyecek. Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray olduğu sürece var. Rekabet devam ettiği sürece varız. Tek başına bir Beşiktaş'ı düşünelim, futbola olan ilgi sıfıra düşer. Spor kulüplerinde sponsorluk anlaşması şöyle olur, imza atarsınız ve anlaşma biter. İhtiyacınız olan gelirlerdir. Bizde ise tam zıttıdır. İmzayı attığımızda iletişim kurmaya başlarız. Sponsorları mutlu etme gayretinde oluruz. Kazan - kazan olmazsa iş angaryaya dönüyor, süreklilik olmuyor. Hep global markalarla yapıyoruz biz bu işleri. Zorlanmıyoruz çünkü sponsor olarak görmüyoruz, ortaklarımız onlar bizim. Onların mutluluk kat sayıları, bizim başarı kat sayımızı gösteriyor.
Dünyadaki büyük kulüplere baktığınızda sponsor olan şirketler Türkiye'nin doğusundan geliyor. Global bir marka olmadığınızda, global sponsorluk yapma şansınız yok. Süper Lig'in marka değerini yükseltmemiz lazım ve Avrupa'daki bir insanı Beşiktaşlı yapmamız. Çok zor tüm bunlar. Onların kökensel bir durumu var. Bazen yöneticilerle sohbet ediyoruz, sizin ne kadar taraftarınız var diyorum. Bizim 20-25 milyon var, Beşiktaş çok büyük diyorum. Bizim 300 milyon var diyor. Haklı, dünyanın her yerinden taraftarı var. Barcelona'nın senelik geliri milyar doları aşmış durumda. Onlarla rekabet etmeniz için global bir marka olmanız gerekiyor. Manchester United, 1992'de Uzak Doğu serüvenine başlamışlar. Beşiktaş oradayken, Arsenal da Bayern Münih de oradaydı. Bütün dünya orada çünkü pazar orada artık. Süper Kupa maçını Konya'da oynatmakla olmuyor. Doğru olan Katar'da oynayacaksınız, Malezya'da oynayacaksınız. Çin'de oturan neden Beşiktaş'ı Galatasaray'ı tutsun. Bizim çocukluğumuzda Muhammed Ali vardı. Herkes kalkar onu izlerdi. Müslüman bir adam. O boksu bıraktı, Türkler boks izlemeyi bıraktı. Globalleşmek gerekiyor. Bein Sports'a çok iş düşüyor. Crystal Palace maçını açıp izliyorsunuz, Beşiktaş'ın maçını izleyebiliyor musunuz? Maçların izlenebilmesi, ulaşılabilir olması lazım. Bu da Kulüpler Birliği, TFF, Bein Sports hep birlikte bunun için çalışmamız lazım. Böyle olursa hem oyuncu daha pahalıya satarız, hem de oyuncuları daha ucuza alabiliriz. Süper Kupa maçını Samsun'da oynatmakla olmuyor.
TFF ve Kulüpler Birliği olarak çalışıyoruz. Sonuç olarak gidiyoruz. Kulüpler Birliği olarak buna konsantre olmuş durumdayız. Şu an bir ekibimiz La Liga ile toplantı yapıyorlar bu konuda. Orada da bir mali sorun vardı ancak şu an dünyanın en çok izlenen liglerinden biri. Bu işe bir bıçak vurmak lazım ve o zaman çoktan geçti. Ali Koç da buna büyük bir hizmet etti. Onunla birlikte futbol ailesi daha doğru oldu. Gerçekleri söylemek lazım, o da gerçekleri söyledi. Şampiyon olan kulüplerde sıkıntı var ama o kulüplerde de taraftar var. Başakşehir ve Kasımpaşa başarılılar ancak bir seyirci potansiyelleri yok. Bu kulüpler olmadan olmaz. Düzeltmemiz lazım. Biz Beşiktaş olarak biz bunlar için uygulayarak geldik ama yetmiyor. Futbolu bir masanın üzerine yatırıp birçok sürece sokmamız gerekiyor.
Taraftarı analiz etmek lazım. Taraftarın fanatizm oranı 15'ten 30'a kadar gidiyor, sonra azalıyor. Stada gelenler 30'dan küçük çoğunlukla. Onun için önemli olan sahadaki skor, gelen yıldızlar, okula gittiğinde neler söyleyecek vs. bunlarla ilgileniyor. Bir süreç koyduğunuzda o geçerlilik bulmuyor. İlk geldiğimizde yaptık. Bu bir kulüple yapılamaz. Özellikle 4 kulübün kesinlikle yapması gereken bir küçülme bu. Yoksa dönem dönem yaşıyoruz kızdırmaları falan. Bu insanları rencide ediyor. Halk bilet fiyatlarını ve ürünleri pahalı buluyor ama gelirler nereden gelecek? O yüzden bu küçülme tek başına yapılacak bir şey değil."