Ajans Beşiktaş - İşte Ajans Beşiktaş ekibinin soruları ve Fuat Çimen'in samimi cevapları...

*Öncelikle siz Beşiktaş Sensin Hareketi’nin başkan adayı olarak adaylığınızı duyurdunuz? Bize Beşiktaş Sensin Hareketi’nden ve başkanlığa adaylık sürecinizden bahseder misiniz?

Bu hareketin geçmişi yaklaşık 3 yıla dayanıyor. İki arkadaşımızın “Beşiktaş bu cendereden nasıl kurtulur?” sorusu ile başlayan oluşumumuz, bugün sayıları 30’a yaklaşan bir beyin takımının ürettiği proje, plan ve fikirler üzerine kurulu Beşiktaş Sensin hareketine dönüştü. Camiamızdan benzer soru ve endişelere sahip Beşiktaşlıların katılımı ile de özellikle son bir ayda  geniş tabanlı bir umut ışığı haline geldi.

Beşiktaş Sensin Hareketini farklı kılan en önemli özelliği bir lider hareketi değil, kadro hareketi olması ve camianın içindeki dip dalganın dışa yansımasıdır.

Bu noktada Liderin hareketi değil, Hareketin Lideri söylemini çok kıymetli buluyoruz. Zira en önemli mottolarımızdan birisi “ Birlikte Başaracağız!”. Biz Beşiktaş’ı ortak akılla, bilimle, sistemle ve planla yönetmeye talibiz. Oysa son 20 senede camiaya vaat edilen “ Güçlü, paralı başkanı seçin, gerisine karışmayın.” Sonuçları malumunuz…

2,5 sene süren çalışma ve hazırlıklar neticesinde, Mayıs ayındaki Seçimli Genel Kurulumuza katılma kararı aldık ve hareketimizin başkan adayı teveccühü de ben oldum. Beşiktaş’ımız için hayırlı ve uğurlu olmasını temenni ediyorum

*Mevcut Beşiktaş yönetimine karşı şu an tek adaysınız. Çalışmalarınız hangi süreçte ilerliyor, seçim için nasıl bir ekip kurdunuz?

Kulübümüzde adaylık için imza kabulü henüz başlamadı. Divan Başkanlığımızın geçmişte olduğu gibi Mart ayının son haftasında imza kabulüne başlayacağını umuyorum.

Biz belirli bir plan ve program çerçevesinde ilerliyoruz.  Öncelikle İstanbul, Ankara ve İzmir’de birçok noterle anlaşarak Genel Kurul Üyelerimizin imzalarını daha erken ve yorulmadan vermeleri için bir adım attık. Genel Kurul üyelerimiz ceplerinden herhangi bir masraf yapmaksızın, bu noterlerde imzalı dilekçe verebiliyorlar. Bunun dışında Türkiye’nin dört bir yanından da dilekçelerini ekibimize ulaştıran Genel kurul üyelerimiz bulunuyor. Huzurunuzda, demokrasinin işlemesi adına, adaylığımızı resmileştiren tüm Beşiktaş sevdalılarına teşekkür ediyorum.

Biz seçim için değil, Beşiktaş’ı liyakatle yönetmek için bir ekip kurduk. Tüm çalışmalarımızı da isimler değil, prensipler, planlar ve projelerimiz doğrultusunda yapıyoruz.

26 Mart 2022 Cumartesi saat 13.00’te Haliç Kongre Merkezi’nde düzenleyeceğimiz lansmanda ekibimizin ve projelerimize dair detayların bir kısmı ile tanışacaksınız

*Sosyal medyada sizden “Beşiktaş yönetilemiyor”, “Beşiktaş’ı Beşiktaşlılar yönetecek” ve “Beşiktaş Sensin” sloganlarını sıkça duyuyoruz. Bu sloganları kullanma sebeplerinizi açıklar mısınız?

“Beşiktaş Yönetilemiyor” esasen tüm Beşiktaşlıların hem fikir olduğu ve gündelik hayatta, statta, evde, okulda, sosyal medyada sürekli kafa yorduğu bir konu. Biz sadece, camiadan gelen bu mesajı daha geniş kitlelere ulaştırıyoruz.  

Son yıllarda bu konu daha yüksek sesle dile getirilmeye başlandı ancak, bu sadece son iki yılı değil son 20 yılı ifade ediyor. Rahmetli Süleyman Seba başkanımız bıraktığında 10 milyon doları bulmayan borç rakamı bugün temliksiz 300 milyon dolar, temlikli olarak ise 500 milyon dolar seviyesinde ise bunun tek bir tanımı vardır; “Yönetilememek.”

“Beşiktaş Sensin” Beşiktaş’ın kurtuluşunun yine Beşiktaş’ın içinde olduğunu vurgulayan; Beşiktaş’ın paralı başkanların hobisi değil, halkın takımı olduğunu anlatan bir slogan.

Üzülen, “Böyle gelmiş böyle gitmesin, gitmemeli.” diyen herkes için bir göreve davet aslında. “Beşiktaş Sensin”, şikâyet eden, ne yapsak Beşiktaş kurtulur diye sorgulayan, Beşiktaş’tan ticari ya da kişisel ikbal ve istikbal düşünmeyen herkesi kapsayan bir slogan.

Bu söylemimiz Beşiktaş’ı Beşiktaşlılarla yöneteceğimizin de ipucu niteliğinde. “Beşiktaş’ı Beşiktaşlılar Yönetecek” lansmanda sorulursa cevap vereceğim soru.

*Beşiktaş’ın bu sezon yaşadığı sorunlar sizce neler? Yönetimin bu süreçteki payı hakkında neler düşünüyorsunuz?

Bu sorunun cevabı son 20 sezon ile çok farklı değil… Beşiktaş’ın en büyük sorunu hep belirttiğimiz gibi “yönetememek.”

Sezon başından beri olması muhtemel olan ve ne yazık ki olduğunu gördüğümüz aksiliklere karşı B, C hatta D planlarınız yok.

Bence en çarpıcı örneklerden birisi Sergen Yalçın sonrası durum. Önder Karaveli ile devam ederken hoca arayışındasınız. “Portekiz’den hoca bulduk alt yapı vs. ile uçuracağız.” şeklinde demeçler basında yer alıyor. Sonra olmuyor, “Önder Hoca ile devam” deniyor. Rize maçında bir yönetim kurulu üyesi TV ekranlarına çıkıp, “Sistemimize uygun bir hoca olursa onunla devam edeceğiz, arayıştayız.” şeklinde açıklama yapıyor. Bu sözlerden birkaç gün sonra basın toplantısı ile Önder Hocayla alt yapı anlayışlı yeniden yapılanacağız diye duyuruyorsunuz. Sonrası malum….

Yukarıda anlatmaktan benim yorulduğum sistemsizlik mevcut yönetenleri nasıl yormuyor, defalarca aynı şeyi yapıp başka sonuç nasıl bekliyorlar, anlamak mümkün değil!

* Son dönemde Türk futbolunda “Paralı başkan lazım!” düşüncesi hâkim, sizin bu konudaki düşünceleriniz nelerdir?

Rahmetli Süleyman Seba başkanımız sonrasındaki 22 yılda gelen paralı! ve güçlü! Başkanların eserini izliyoruz bugün. Harcama limitleri 20 milyon avroya kadar düşmüş, her gidene tazminat, her gelene teminat vermek zorunda kalan; uçan kuşla mahkemelik olan, her yeni yönetimin içinden çıktığı yönetimi eleştirdiği ama aynı şeyleri yaptığı bir tablo var karşımızda.

Paralı başkan konsepti, Türk futbolunu kemiren en büyük kanserdir!

22 senedir aynı paralı başkan masallarıyla, aynı zihniyetle, aynı şeyleri yaparak farklı sonuçlar beklemek; tüm bu olanlardan ders almamak Beşiktaş’ı daha derin bir uçuruma itmek anlamına gelecektir.

Beşiktaş’ın varlık yönetimine alışmış kişilerin yönetememe biçimlerine değil, borç ve kriz yönetimi bilen ilkeli, bilim ve akılla yönetecek, Beşiktaş’ın kaynaklarını sadece Beşiktaş için harcayacak yönetim anlayışındaki başkan ve yöneticilere ihtiyaç var.

*Beşiktaş’ta çokça konuşulan teknik direktörlük konusu hakkında sizden yorum alabilir miyiz? Özellikle medyada ismi Beşiktaş ile anılan isimler hakkında neler düşünüyorsunuz?

Futbol tarafımız açıkçası özerk bir yapı olacak. Kesinlikle sportif direktör yapılı bir model üzerinde çalışıyoruz. Sportif Direktörümüz de kesinlikle yabancı bir isim olacak.

Bu konuda arkadaşlarımız Avrupa’nın önde gelen futbol isimleri ile fikir alışverişinde bulunuyorlar. Teknik direktörümüzü de sportif direktörümüz kendisine sunacağımız bütçe kriterleri içinde kendisi seçecektir.

Tutarlı bir yönetim modeliniz yoksa çok başlı, herkesin her şeyi bildiği ve yaptığı bir yapıya Jurgen Klopp’u getirseniz neyi değiştirecek? Biz isimleri değil, sistemi konuşuyoruz. Yönetim anlayışımız bilimsel, eldeki verilerden, doğrulardan yola çıkıyoruz. “Ya tutarsa!” gibi bir anlayış bizim ekibimizde bulunmuyor.

*Sadece futbolda değil, amatör branşlarda da bazı sıkıntılar söz konusu. Bu sıkıntılara dair çözümleriniz nelerdir?

Bu konularda önemli projelerimiz var. Amatör şubelere tek bir perspektiften yaklaşmayacağız. Her amatör şubeye özel olarak eğilerek, projelendirmeyi amaçlıyoruz. Bunun bir bölümünü lansmanda ve seçime doğru proje paylaşımlarımızda paylaşacağız.

*Kartal Yuvası hakkında hangi projeleriniz var? Özellikle kadın taraftarların ürünlerle ilgili memnuniyetsizliklerine dair neler düşünüyorsunuz?

Merchandise ve Franschise gerçeklerinden bihaber, sabah erken kalkanın karar aldığı bir yapı haline gelen Kartal Yuvalarının durumu maalesef içler acısı.

Merchandising ve store yapılanması ile ilgili olarak İngiltere’de Manchester United, Arsenal ve Liverpool, Almanya’da Borussia Dortmund ve Bayern Münih, İspanya’da Barcelona’nın yanı sıra NBA takımlarının da iş modellerini detaylı inceledik.

Ekip arkadaşlarımız, batının iyi örneklerini, yerel ögelerle birleştirdikleri hibrit bir modelleme üzerine odaklanmış vaziyetteler. Baştan aşağı yenilenmiş, pazar ve talep analizi iyi yapılmış ve taraftarın tasarım ve fikirleri ile katılımcı olacağı bir Kartal Yuvası projemiz bulunuyor. Detaylarını yakına açıklayacağız.

* Seçimde kazanamamanız durumunda hareket tarzınız ne olacak?

Seçimi kaybetme ihtimali Beşiktaş Sensin ekibinin aklının ucundan bile geçmiyor inanır mısınız?

Son 22 seneyi iyi analiz eden, bu makus talihi değiştirmek isteyen ve Türk futbolunda gerçekleşecek olan devrimin fitilini Beşiktaş’tan ateşleyerek, bu büyük değişimin parçası olmayı arzulayan hiçbir Genel Kurul üyemizin aksi yönde oy vereceğine inanmıyoruz.

“ 22 senelik Paralı başkan masalı ile 3 sene daha mı yoksa Yeni Nesil Spor Yönetim Modeli ile, akıl ve bilimin izinde Beşiktaş’ı düzlüğe çıkarmak mı? “ sorusunun yanıtı, fikri hür vicdanı hür her Beşiktaşlının nezdinde aynıdır.

Kazandığımız o gün Ahmet Fetgeri’den, Fuat Balkan’a, Şeref Bey’den Baba Hakkı’ya, Şan Ökten’den Süleyman Seba’ya hepsi daha  huzurla uyuyacaklarına inanıyorum.