Ian Wilson: "Beşiktaş’ta tam bir kolej havamız vardı"
Beşiktaş Dergisi'nin Nisan ayı saysına Beşiktaş'ın eski futbolcusu Ian Wilson konuk oldu.
Ajans Beşiktaş - Ian Wilson'ın röportaj verdiği Beşiktaş Dergisi'nin Nisan ayı sayısının bir bölümü Beşiktaş resmi internet sitesinden yayınlandı. İşte yayınlanan o bölüm;
Bazı futbolcuları yetenekleri ile ölçersiniz, bazılarının ise görünmeyen bir avantajları vardır. İşte bu avantaj, bazen o futbolcuları yeteneklerinin üstüne çıkarır. Kısaca buna “yürek” deriz. Tam da yürekten Beşiktaşlı olan Ian Wilson’dan bahsediyoruz. Biz onu hiç unutmadık. Ne mutlu ki o da bizi hiç unutmamış. Ian Wilson, Beşiktaş Dergisi’ne konuk oldu ve çok özel bir röportaj verdi.
İşte o röportajdan bazı bölümleri sizlerle paylaşıyoruz:
“Beşiktaş’ta tam bir kolej havamız vardı. Kimse süperstar değildi. Kimse kimsenin üstüne çıkmıyordu, çıkılmasına izin verilmiyordu. Metin Tekin bile o kadar yakışıklı olmasına rağmen çok mütevazıydı. Sen-ben yoktu, taraftar vardı ve onlar için omuz omuza çarpışmaya giden asker gibiydik.”
“Antrenmandan çıkar eve giderdim, Kaptan Rıza’nın babası kıraathaneden mutlaka seslenirdi; ‘Wilson, çay, çay’ derdi ben de onu kırmazdım. Hatta baklavayı çok sevdiğini öğrenmiştim ve ben de sürekli ona baklava götürürdüm. Kaptan Rıza’nın merhum babasını çok özlüyorum. Nur içinde yatsın.”
“Recep ile çok gülerdik. Şenol, Kadir, Ulvi, Gökhan, Şifo... Ne gençtik be! Rıza’ya hepimiz saygı duyardık, insanların saygısını almasını bilirdi. Bunu zorla yapmazdı, hak ederek yapardı. Süleyman başkan, özellikle evlerinden uzak olan yabancılara gelir ve bir ihtiyaçları olup olmadığını sorardı. ‘Teşekkürler başkanım’ dediğinizde dünyalar onun olurdu. O denli içten ve ilgiliydi. Tam bir centilmendi.”
“Metin Tekin, sağdan bindiriyor, ortayı kesiyor, top öyle güzel geliyor ki, zıplamama bile gerek kalmıyor, tam kafama oturuyor ve Fenerbahçe’yi 5-1 yendiğimiz maçın açılışını yapıyorum. Niye böyle anlatıyorum, çünkü hala rüyalarıma girer, uyurken o kafayı yine atıyor ve kendimi uyandırıyorum. Metin Tekin’in bana zararı büyük (gülüyor).”
“Ben Everton’da ve Leicester’da kırk beş bin taraftarın önünde oynadım ama Beşiktaş taraftarları önünde oynamak çok başka. Hep bizi desteklediler. Eğer olduysa, bir maçta, bir pozisyonda onları üzdüysem çok ama çok özür diliyorum.”
“Eğer bir dileğim olsa, Vodafone Park’ta bir Beşiktaş maçını onların arasında seyretmek isterim. Beşiktaşlı futbolcu oldum ama Beşiktaş taraftarı olursam, bu yaşlı adamı çok mutlu edersiniz.”