Ajans Beşiktaş - İşte Ali Ece'nin bugünkü Fanatik Gazetesi'nde yer alan yazısı;
Kaleci Ersin’in 3. dakikadaki kurtarışı çok kritikti çünkü bu sezon ilk golü atan Beşiktaş ile ilk golü yiyen Beşiktaş arasında oyun gücü açısından zaman zaman gece ile gündüz kadar fark olabiliyor. Güven’in golünde top çizgiyi geçti mi geçmedi mi çok tartışıldı, yazının ilerleyen bölümünde tartışmaya dair ben de naçizane fikirlerimi belirteceğim. Gol pozisyonunda tartışmasız olan ise Ghezzal’in bu tarz yarım alandan ceza alanı içine gönderdiği havadan milimetrik paslar-ortalarının Beşiktaş için çok değerli olduğu. Hele Aboubakar gibi en değerli hücum silahının olmadığı bir maçta ekstra değerli. Devre arasında Hakan Arslan’ın cep telefonlu itirazdan atılmasıyla Sivasspor 10 kişi kaldı ve ikinci yarıda Beşiktaş tam da Sergen Yalçın’ın istediği gibi sabırlı bir total kontrol oyunu oynadı. Goller de bu sabrın ve oyunun mutlak kontrolünün doğal sonucu oldu.
Gecenin sorusu
Devre arasında adrenalin seviyesi bir milyon olan Hakan Arslan’a telefonu kim verdi? Son tahlilde Hakan’ın o esnada etrafında olanlar mutlaka ikinci sarıyı görmeden onu oradan çekip alsalar Sivasspor’un hayrına olmaz mıydı?
Maçın starı
Welinton çok kritik müdahaleler yaptı. Necip de Josef’in yokluğunda asıl mevkisinde çok iyi bir performans sergiledi. Rosier hem açık hem bek gibi oynarken yine Ghezzal ile birbirlerini çok iyi tamamladılar. Atiba zaten Atiba, Oğuzhan’ın gol bulması da önemli.
Maçın olayı
Tabii ki çok tartışılan ilk gol öncesi topun taca çıkıp çıkmadığı. Yayıncıya bu kadar para öderken bizlerin pozisyonun tekrarını tek açıdan görebilmemiz zaten çok saçma. Yan hakemin durduğu yer kadar VAR masasındakiler hangi açıdan gördüler hepsi ayrı tartışma konusu.
Kısa mesaj
Saha içi ve VAR hakemlerine, onları yönetenlere, atayanlara kimsenin güveni kalmadı. Bu daha başlangıç, haftalar ilerledikçe bu güvensizlik ligin altını oymaya devam edecek. Daha topun çizgiyi tamamen geçip geçmediğini bile göremiyoruz!