Ajans Beşiktaş - Ali Gültiken, bugünkü köşe yazısında özetle şunları yazdı:
Bu seviyelerde Aboubakar’ın yaptığı davranışı anlamak da anlatmak da zor. Maça iyi başlamışsın, golünü atmışsın. Takım olarak çok iyi bir performans yakalamışsın. Takımın iki farklı öne geçmiş. Maç senin elinde. Sonra bu işi yapıyorsun. Hakikaten anlamak zor.
Aboubakar’ın bu hatası tribününden yedek kulübesine, seyircisinden teknik direktörüne ve sahadaki oyuncusuna kadar herkese sıkıntılı bir 30 dakika izletti. Ta ki Babel’in skoru 3-1’e getiren golüne kadar.
Pire’deki maçta bir şeyi çok net gördük. Beşiktaş takım olarak, oyun olarak Olympiakos’un çok üzerinde. Oyuncu kalitesiyle de önde, takım tecrübesiyle de. Bunu da orada oynanan futbolla ortaya koydu. İstanbul’daki maçın 11’e 11 oynandığında her türlü Beşiktaş’ın lehine sonuçlanacağına zaten orada ikna olmuştuk. Buradaki maçın ilk bölümü de bizi yanıltmadı. Beşiktaş oyuna da hakim oldu, sahaya da hakim oldu, skora da hakim oldu. Maçın içerisinde bu işlere ara verdiği bölüm, Aboubakar’ın oyundan atılmasından sonraki dönemdi. Fakat burada da Beşiktaş başka bir kalitesini gösterdi. Bu seviyelerde oyunun temposunu kontrol edebileceğini, gerektiğinde, sıkıştığında doğru savunma yapabileceğini ve rakibine oynarmış gibi hissettirip aslında zamanı istediği şekilde yönlendirebileceğini gösterdi.
Beşiktaş eksik de oynasa, eşit sayıdaki oyuncularla da oynasa etkili kontratak yapabilen bir takım. Çabuk çıkışlarda çok iyi ayakları var. Talisca’sıyla, Quaresma’sıyla, Babel’iyle bu işi iyi başarıyor. Dün zor anları tekrar işte bu özelliğiyle aştı. Etkili çıkışta Babel’in ayağından gelen gol turu getirirken, Cenk’in golüyle de çeyrek final perçinlendi.
Avrupa kupalarında başarı için yalnızca iyi takıma sahip olmak yetmiyor. Oyunları doğru oynayabilen oyuncular ve teknik adamlar farkı yaratıyorlar. Beşiktaş’ın dün gördüğümüz en önemli farklarından bir tanesi bu yönü. Maçın içerisindeki gidişata göre tepki verebilen, oyunu yönlendirebilen veya yönetebilen oyuncu kaliteleri var. Çok ihtiyaç duyulan anlarda sakin kalmayı başarabildiler. Rakibi etkisiz kılabilecek anlarda yapılması gereken hamleleri de çok klas bir şekilde gerçekleştirdiler. Hem bireysel oyuncu kalitelerini gördük hem de Beşiktaş’ın genel olarak takım kalitesini. Bu görüntüler çok da hoşumuza gitti.
Eksik kalmasına rağmen ikinci yarı ortaya koyduğu savunma anlayışı büyük alkışı hak etti. Üzerine ilave ettikleri sükunet ve tecrübe de bu takıma yakıştı.