Beşiktaş-Akhisarspor maçı hakkında yazılan 12 köşe yazısı
Beşiktaş, Akhisarspor ile 0-0 berabere kaldı. Karşılaşmanın ardından yazılan köşe yazıları şu şekilde
112
Beşiktaş ilk 10 dakikada kaçırdığı pozisyon ve penaltının acısını hissetti. Quaresma’nın duran top kullanma hevesi, Beşiktaş’a pahalıya mal oldu
Beşiktaş, katı savunma anlayışı ile maça başlayan Akhisar Belediyespor’un defans göbeğindeki ağır oyuncularının zaafiyetini ilk 10 dakika içinde değerlendirmek istedi. Çabuk ve öne oynama fırsatı yakaladığı ilk anda Lens’le, ikinci fırsatta Quaresma’nın penaltı vuruşunda fırsatı tepti. Aslında bu iki pozisyonda da organize ve boş alanı çabuk bulmalarına rağmen tek eksik gol vuruşlarıydı. Sonrasında savunma konsantrasyonunu iyice yükseltip oyunu iyice dar alana çeken Akhisar, Emnes ve Larsson’un çıkışlarıyla Beşiktaş’ı tehdit etti.
Kaleciler devrede
Lens’in kaçırdığı gol hem kendisi için oyundan çıkmak hem de Beşiktaş için devreye beraberlikle girmek demekti.
2. yarıya Cenk Tosun’la başlayan Beşiktaş, oyunu iyice rakip sahaya yığarken önce direk, sonra kaleci Lukac, Talisca’nın gol için önünü kestiler. Oyunun Akhisar’ın istediği şekle gelmesi ve yakaladıkları pozisyonlarda da bu kez Fabri devreye girdi. Aslında Beşiktaş maç boyunca ilk 10 dakikada kaçırdığı gol ve penaltının acısını hissettiği bir 90 dakika oynadı.
Anlam veremedim
Şenol hocanın Beşiktaş topa bu kadar hakimken ve gol ararken hem Negredo hem de Tolgay’ı çıkarmasına anlam veremedim. Sonuçta Quaresma’nın duran top kullanma hevesi özellikle Negredo ve Talisca sahadayken Beşiktaş’a pahalıya mal oldu. Maçın kaderini ise Quaresma, Lens ve Talisca negatif; Fabri ise pozitif olarak belirledi. Akhisar’da ise Soner kalitesini en fazla hissettiren oyuncu oldu. (Fanatik/Erman Özgür)
212
Maç için stadyuma git ya da televizyondan izle. Beklediğin başından sonuna fırtına gibi bir oyundur. İnsan, oynarken aldığı hazzı izlerken de almayı arzu eder. Futbol maçı, stada gideni oynayan kadar değilse bile yorgun düşürebildiğinde futbol maçıdır. Dün akşam ki misali... Lens’in ilk dakika dolmadan girdiği pozisyon ile başlayıp 10. dakikada Beşiktaş’a penaltı kazandıran süreçteki işçilik ve devamında ilk yarı boyunca şahit olduklarımız önemli. İki takımın bu övülesi oynama hali oyuncu geliştirmek için ‘olmazsa olmaz’dır ve manasız hakem tartışması yerine üzerinde ısrarla durulması gereken tam da budur.
Kanat organizasyonu şart
20. dakikadan sonra Beşiktaş baskısını bir parça kıran Akhisar sakin ayağa paslarla ileri çıkıp gol pozisyonları yakaladıkça oyun kalitesi gözle görülür biçimde ‘ülke vasatı’nın üzerine çıktı. Tolgay/Talisca/Negredo ile rakip alanda güçlü pas bağları oluşturan Beşiktaş ise, özellikle Negredo ile oyununu yakın gelecekte bir seviye daha yükseltecek gibi görünüyor. Az kaldı... Negredo’lu Beşiktaş bir başka seviyeye evrilecek ama kanat organizasyonları da bir o kadar şart. Her dakika direnci yükselen Akhisar tehlikeli kontralarla kalesini yoklayınca Şenol Güneş kanatlar için Babel kartını kullandı.
Akhisar’ın etkisi büyük
Ancak maç biraz da fauller nedeniyle iyiden iyiye durağana dönme eğilimine girmişti. Beşiktaş gibi bir takım akışkanlığını yitirince oyun gücünü de kaybediyor. Kuşkusuz ki bunda kanatları fevkalade kapatan ve Negredo/Talisca merkezli hücumlara çözüm üreten Akhisar’ın etkisi de büyüktü. İnat ve ısrar bu oyunun karakteridir. Beşiktaş daha çok Akhisar daha az fırsatları ilmek ilmek ördü. Olmadıysa, ‘top istemedi’ demek ve oynanan oyunun lezzetinin hakkını teslim etmek bu oyunu sevmenin gereğidir. Başkalarını bilmem ama ben ‘maç izledim’..
Alkışladıkları gün...
Son olarak iki not... Oyunu geliştirmek için hakem listesi açıklandığı andan başlayıp maç süresince devam eden ‘hakemi muhasaraya alan’ kültür ile de mücadele elzem. Her karara itiraz eden futbolcular, kazanmak için yanıp tutuşan taraftarlarla birlikte işin tadını tuzunu kaçırıyorlar. Ve sonuç ne olursa olsun, maçtan sonra tribüne gelen insanları iki takımın da alkışladığı gün, futbol ve hayat için daha umutvar olacağız.. (Fanatik/Cem Dizdar)
312
Kadroda revizyona tamam ama 20 milyon TL verilmiş Mitroviç, Pepe’nin yokluğunda neden oynamıyor? Medel’e hiçbir itirazım yok. Avuç dolusu dolarlar verirken Mitroviç neden kulübede? Ayırca Medel dün hatasızdı. Quaresma’nın ise varlığı bir dert, yokluğu ayrı bir dert. Merak ediyorum, ceza sahası çevresinde Talisca varken neden her topun başında Quaresma var? Penaltıyı kaçırdın ama Talisca’nın bölgelerinden her topu kullanma!
Negredo&Lens kendine kızsın
İkinci 45 dakikada ‘işlem tamam’ dedik. Ancak zaman ilerledikçe Okan Buruk’un öğrencilerinin cesareti kabardı. Yerden kalkmadılar. Zaman ilerledikçe sinirler gerilmişti ama sahada Beşiktaş’ın ideal kadrosu mevcuttu. Ancak Akhisar’ın direnci ister istemez golsüzlüğe doğru gidiyordu. Negredo ve Lens, oynatılmıyorlar diye kendilerine kızsınlar. Öte yandan Negredo ve Cenk varlık gösteremedi. 80. dakikada Paulo Henrique faul almışken yerdeki Medel’e vuruyor. Tabii ki maçın başarılı ismi Serkan hoca kırmızıyı gösterdi. Ancak 1 puan bir işe yaramaz.
Beşiktaş’ın sakalı kesildi
Akhisarlı arkadaşlar iyi niyetli değillerdi. Haftalardır oynadıkları müsabakalarda hep 3’lük 4’lük oluyorlar. Şu bir gerçek, kafalar salı günü oynanacak Porto maçındaydı. Halbuki önündeki maçı kazanamazsan ligdeki şampiyonluk şansı yavaş yavaş eriyecek.
Şenol hocaya tavsiye; hiçbir maç oynamadan kazanılmaz. Beşiktaş’ı fazla eleştirmeyeceğim. Ayağa gelen kısmet, lig olmadan Şampiyonlar Ligi bir işe yaramaz. Dün Beşiktaş’ın sakalı kesildi. Kesilen sakal daha gür çıkar. Bu iyi bir ders olsun. Sevgili hocam, “Biz de futboldan anlamıyoruz ama” bilmelisin ki maçlar oynamadan kazanılmaz. (Fanatik/Yemen Ekşioğlu)
412
Karşılaşmanın henüz başında Quaresma’nın kaçırdığı penaltı, golle sonuçlanmış olsa siyah-beyazlılar açısından kolay bir maç olacaktı. Portekizli yıldız, temiz bir ayak içi vuruş tekniğine sahip değil. O yüzden iyi bir penaltıcı hiçbir zaman olmadı.
Futbolda küçük gibi görünen detaylar önemli. 2 kere 2= 4 olduğu gibi Q7 de iyi bir penaltıcı değil! İlk 45 dakikada Jeremain Lens ile yakalanan 2 tane pozisyon vardı. Alvaro Negredo ise penaltı öncesinde Anderson Talisca’ya, bir başka pozisyonda da Lens’e gollük paslar verdi.
BABEL ÖNCE GİRMELİYDİ
Bunların dışında hücumda kanat beklerini etkin kullanamayan ve yavaş oynayan Beşiktaş, savunmada dikkatli olmasına karşın parlak bir oyun ortaya koyamadı. Lens daralanda etkili olamayınca 2. yarının başında yerine Cenk girdi. Kanımca girmesi gereken Babel’di. Cenk Tosun’un oyuna girmesiyle formasyon değiştiren Beşiktaş, adeta tek kale futbol oynadı ancak Cenk silik kalınca, Q7 kötü gününde olunca, Talisca da Lukac’ı geçemeyince golü bulamadı. Son 15 dakikalık tek kale oyununda Negredo sahada olsa daha etkili olabilirdi.
Eforlu bir maç çıkarmasına rağmen çok basit top kayıpları yapan Tolgay’ın yerine Oğuzhan geç oyuna alındı. Tolgay daha tempolu ancak Oğuzhan daha iyi bir pasör.
Lukac dışında Beşiktaş’ta Tosic ve Medel; Akhisar’da ise Lopez ve Mustafa sahanın en iyileriydi. Hatta şunu vurgulayayım: Lopes ligin en iyi sağ beklerinden biri. (Vatan/Güntekin Onay)
512
Beşiktaş, Akhisar karşısında kazanmak için elinden gelen her şeyi yaptı. Hani derler ya olmayınca olmuyor diye, dün de öyle oldu. Ama açık ve net şunu söyliyeyim Quaresma penaltıyı atsa bu maçın sonucu daha farklı olurdu. İlk 45 dakikanın 20-25 dakikasında Akhisar da hücumu ve golü düşündü. Ama ondan sonra özellikle 2. yarı gözleri 1 puandan başkasını görmedi.
Peki diyeceksiniz ki nasıl 2-3 gol pozisyonuna girdi? Çünkü o aralar Beşiktaş golü bulmak için oyun disiplinini ve defans kurgusunu iyice unutmuştu. Burada Fabri çok önemli işler yaptı. Tolgay az top kazandı, çok top kaybetti. Quaresma bu takımın önemli oyuncusu ama bu takımın önemli oyuncusuyum diye frikik, taç, penaltı ve korner gibi bütün topların başında olman çok anlamsız. Negredo, Medel ve Lens’ten dün sınıfı geçen Medel oldu. Oğuzhan girdikten sonra Beşiktaş daha yaratıcı bir futbol ortaya koydu.
Bu kadar vakit çalınmaz
Akhisar'ı mücadelesinden dolayı kutluyorum. Ama özellikle 2. yarı vakit geçirmeye yönelik futbolu da kınıyorum.
Olan oldu, geriye bakmanın anlamı yok. Çünkü salı Kartal’ın çok önemli bir maçı var. Hakem Serkan Çınar’a gelince, hocam sonuca etki edecek hiç yanlış düdük çalmadın. Ama özellikle Lukac başta olamak üzere Akhisarlılar’ın vakit geçirme planları kör gözüne parmak gibiydi. Kusura bakma, sen de buna çanak tutttun. (Vatan/Ömer Güvenç)
612
Ceza sahası bazı oyuncuların evi gibidir Feyyaz Uçar gibi. Bir de telaşlananlar vardır, benim gibi...
Quaresma'nın futboldaki en büyük korkusu ceza sahası ve sonundaki kale... Dün akşam bir kez daha gördük ki buna penaltı da dahil. Birçok yetenekle donanmış, özel bir oyuncu olan Quaresma, 18'e girdiği an bir amatör oyuncuya dönüşüyor. Dikkat ederseniz 18 dışındaki frikikler, penaltıdan çok daha güvenli yaptığı vuruşlar... Bunu nereden mi biliyorum? Kendimden...
Bazı oyuncular vardır, Feyyaz Uçar gibi, ceza sahası onların en sakin olduğu yerlerdir. Evi gibidir hatta... Bir de benim gibi ceza sahasına girdiği an her şeyin zorlaştığı, telaşa dönüştüğü futbolcular vardır. Her şey karmaşıklaşır. Bunlardan biri de Quaresma. Dün akşam bir kez daha gördüğümüz gibi...
İKİ PUAN ÇOK BÜYÜK KAYIP Babel, Quaresma, Cenk Tosun... Evet, zaman zaman Şampiyonlar Ligi ve lig sürecinde rotasyona evet ama bazen de dün akşam olduğu gibi bu üçlüden ikisini dışarıda bıraktığınızda hücum ve skor işini kotaramıyor Beşiktaş. Evet, kaçan penaltı çok belirleyiciydi ama ne yapıp edip bir şekilde Talisca'yla birlikte bu üçlüyü oyunun büyük bölümünde bir arada tutmalısınız. Dün akşam yapabildiği baskı, zaman zaman tempo vardı ama zaman zaman da Akhisar kontralarının etkili olduğu bir maç oldu. 12. haftanın sonunda zirveden kopmak istemeyen Beşiktaş için bu beraberlik büyük kayıptır.
ATACAK VAR, ÇÖZECEK YOK Tam zamanında değişiklik: Skoru değiştirecek Cenk Tosun... (Dk.46) Geç kalmış değişiklik: Oyunu çözecek değişiklik Oğuzhan Özyakup... (Dk.75)
TUTUNAMAYAN ADAM... Fenerbahçe performansıyla transfer olurken beklenti çok yüksekti, belki istediği kadar şansı bulamadı ancak şunu kabul etmek gerekir ki olmadı, olduramadı Jeremain Lens...
MAÇIN ÖZÜ Süper Lig'de 12'nci haftanın sonunda zirveden kopmak istemeyen Beşiktaş için Akhisar karşısında aldığı bu beraberlik büyük kayıptır. (Sabah/Metin Tekin)
712
Oğuzhan’ın bir problemi olduğunu düşünüyorum. İyiye gideceğine, kaybedilmiş gibi..
Akhisar'ın Vodafone Park'tan puanla çıkmasının mucize olduğunu düşünüyorum. Maç öncesi buradan puan çıkarmalarının zor olduğunu düşünüyordum ama berabere bitirmeyi başardılar. Ben tamamen teknik direktör eleştirisi yapmayı doğru bulmuyorum ama Beşiktaş'ın bir oyun formatı var. Bunun dışına çıkınca takımda dağınıklık oluyor. Rakip 10 kişi kaldıktan sonra çok yüklendiler ancak son 7 dakika dışında atakları cılız kaldı. Kenarlardan gelip ortalar yaptılar ama karambol oyunu oldu. Bu da Akhisarspor'un işine geldi. Beşiktaş için ciddi bir puan kaybı oldu. Asıl düşündürücü olan ise kendi sahasında 3 maç üst üste kazanamamasıydı. Kiminle oynarsa oynasın, daha önce söylense bunun olacağına kimse inanmazdı. Şenol Güneş, karşılaşma öncesi 'Zor olabilir ama bu maçı nasıl olsa kazanırım' demiştir. Kenarda 3 tane silahı vardı. Ben ikinci yarıda değişikliklerini Oğuzhan, Babel ve Cenk sırasıyla yapacağını düşünüyordum ama Şenol hoca, tam tersini yaptı ve önce Cenk'i sonra Babel'i ve Oğuzhan'ı aldı. Oğuzhan girdiğinde de zaten maç kopmuştu. Oğuzhan'da sezon başından beri bir tuhaflık var. Geçen yılın en iyisiydi. Bu yıl çok oynamıyor. Benim aklıma başka şeyler geliyor. Özellikle Lucescu'nun Milli Takım'a önce çağırmayıp, birden bire karar değiştirip çağırması sonrası acaba devre arasında transfer olacak mı diye düşündüm. Milli Takım kriteri isteniyor bazı liglerde. Bu kritere uydurmak için mi çağırdı diye düşünüyorum. Bu tamamen komplo teorisi, belki de yanılıyorum. Ama Milli Takım'da oynuyor, kendi takımında hocası oynatmıyor. Tuhaf bir durum var. Oğuzhan'ın kafası burada değil. Bir problemi olduğunu düşünüyorum. İyiye gideceğine, bir bakıma biraz kaybedilmiş gözüküyor. Hoca da pek düşünmüyor. Maça dönersek hakem Serkan Çınar'ın Henrique'ye yanlış kırmızı kart gösterdiğini düşünüyorum. Görmedi bile olanları, anlamsız bir kırmızı karttı. Yardımcının ne söylediğini bilmiyorum, belki de 'tekme attı' demiştir. Medel de kendini atınca direkt kırmızı kart verdi. Maçın 7 dakika uzatılması da çok tartışıldı. Ben uzatmayı normal buluyorum. Maç genelinde takdir haklarını Beşiktaş lehine kullandı ama uzatma normaldi. (Sabah/Rıdvan Dilmen)
812
Tribünden indirilirken Negredo’nun minik oğluna yapılan asistler babasına da yapılsın diye iki “ortacı” birden görevdeydi.
Akhisar’da Henrique’nin yerinde acemi bir Gomis!
Maç Gökhan Gönül’ün adam kaçırması, Lens’in çok iyi kaçıp golü kaçırmasıyla sağ kanatta başladı. Lens “ortama alışsın” diye Quaresma “mecburi trivela” kanadında sola tayin olmuştu.
15 dakika sadece. Penaltı asisti Negredo’dan geldiğinde son sürat bir takım izledik. Quaresma’nın bir kez daha kaçırdığı penaltı ardından Negredo’nun boş kale karşısında yaptığı da direğe asistti!
Lens sola gittiğinde tayin değil, resmen sürgün! Negredo’nun servisinde golü o ruh hali kaçırdı. Quaresma’nın “ben atayım” ısrarı bir de frikik yedi.
Babel’in girişi belki doğru ama Negredo’nun çıkışı kesin yanlıştı. Beşiktaş çift santrfor oynayabilirdi.
İlk devre sahanın iyisi Medel. Pepe’nin yerinde oynadığından mı ne!
Beşiktaş tek kale demesek de tek saha oynadı. Akhisar oynamasa, açılmasa bile hiç saçılmadı.
2. yarı Lens yine eski yerine, kulübeye gitti. Quaresma bir o yana bir bu yana gitmekten yine kurtulmadı. O arada Beşiktaş bir penaltıdan kurtuldu mu, emin değilim! Kafa şutu yağdığında, Lukac kale gibiydi. Onun yetmediği yerde kale direği yine kaleciydi.
Beşiktaş topla oynuyor ama top da Beşiktaş’la oynuyordu!
Atiba’nın sarı kart gördüğü maç, Atiba’nın kendi kalesine attığı maç oluyordu!
Larsson o ara Gönül kanadını delip geçiyordu.
Dakikalar uçtukça Akhisar cesareti, Beşiktaş gerilimi büyüdü.
Yüzde 72 topa sahip olup 3 puana sahip olmama gerilimi. Topa sahipken Tolgay’ın kaptırdıklarının gerilimi.
Babel’in girişi belki doğru ama Negredo’nun çıkışı kesin yanlıştı. Hakiki çift santrfor oynayabilirdi Beşiktaş.
Adriano’nun bile çıldırdığı maçta, anormallik bu ya, hakem gözü önündeki pozisyonda kırmızı kartı yardımcı hakeme sordu!
Sonrası anormal kuşatma, kötü top, kötü şut, kötü muhakeme.
Az top çok iş yaptı Akhisar!
HAFIZA:
Şimdi yerinde gökdelenler esen, bir durak tabelasından ibaret Ali Sami Yen’in açık tribünündeyim. O zaman lig başlamadan heyecanla beklenen “3 büyükler”in TSYD turnuvasında Galatasaray-Beşiktaş oynuyor. Galatasaray’da genç takından yeni çıkmış 18’inde bir genç var. Var olduğunu maçı 1-0 yapan golü atarak kanıtlıyor. Yetmiyor. 90’ıncı dakikaya 2-2 giden maçta son golü de o atıyor. Okan Buruk’u ilk o golleriyle gördüm. En son da bizim mahalleye taşındığında. Hep Galatasaraylıydı ama bir gün o ilk gollerini attığı Beşiktaş forması da giyecekti. 25 yıl önceki o maçta Galatasaray’da 5, Beşiktaş’ta 6 oyuncu altyapıdan yetişmeydi. Beşiktaş’ta İnegöl, K. Maraş, Beykoz, Bergama’dan gelenler ayrı. Hepsini bilirsiniz. O zamanlar öyleydi işte! O iki takım ligde sezonu aynı puanla kapatacak, Galatasaray averajla şampiyon olacaktı. (Habertürk/Umur Talu)
912
1- İlk 10 dakika süper başlangıç... Rakip çıkamıyor ve müthiş tezahürat var...
2- Penaltıyı kazanıp atamamak, bilinç altında moral bozar, kendine hemen gelemezsin...
3- Tek taraflı bir ilk yarı izledik... Fakat Q7’nin atamadığı penaltı sonrasında net pozisyon 32. dakikada gelince, bu husus iyi oynamadığınızı gösterir...
4- Lens’in çabalaması lazım... Ama profilini size tarif edersem, tek bir kelime yeter herhalde: “Mutsuzluk”...
5- Acaba kötü oynadığını biliyor, ondan mı? Lens, dar alanda bu kadar etkisiz kalınca, bir kanadınız iptal olur...
6- Negredo, beslenmesi gereken santrfor tipi... Ya da vereceğiniz pasta, size duvar olup, al-ver yapacak...
7- Demba Ba, Gomez veya Cenk Tosun gibi, “Buyrun bu maçı ben aldım attığım vole ile” denilecek bir santrfor hiç değil...
8- Şenol Güneş, valla iyi sabretti 45 dakika Lens’in performansına... Bazı teknik adamlar, yarım saat tutmazlar böyle kötü oynayanları, sahada...
9- İkinci yarı, Tosun Paşa’nın oyuna girmesi, görünümü tamamen hücuma çevirdi, ev sahibinde...
10- Bu sistem işlerliği yüksek olan bir oyun tarzıdır ama hücum prensiplerinin tümünü kullanma şartıyla etkili olur...
11- Biliyor musunuz, “Negredo ve Lens, bu takımın banko oyuncuları olamazlar” mesajını, dün, herkese gönderdi Şenol Güneş, hem de iadeli taahhütlü!
12- Bu kadar kapanan rakibe gol atmak, hiç kolay değil günümüz futbolunda...
13- Çünkü dakikalar geçtikçe, sizin şarjınız azalır, rakibin moral motivasyonu yükselir, her geçen saniye...
14- Gol gelmez ise, sıkıntı tribünleri de basar... Artık son hamleler yapılır... Son hamle Oğuzhan’dı Beşiktaş’da...
15- Ve Akhisar’ın 10 kişi kalışı... Artık tamamen kapanan bir rakiple, son 9 dakikayı oynamak çok zor gerçekten...
16- Böylece akıp giden 90 dakikada, atamadığınız bir penaltı size çok pahalıya mal olur, kolay geçecek maçta, puanları bırakırsınız sonra. (Habertürk/Ercan Taner)
1012
ŞENOL hoca Akhisar maçına milli takımlardan dönen yıldızlarını yedek kulübesine oturtarak başlamıştı. Beşiktaş takımında Quaresma ve Lens aynı anda sahada olamaz. Her ikisi de savunmaya katkı vermiyor. Beşiktaş'a maçı koparacak fırsatlar ilk yarıda iki kez geldi. Bunlar ilk yarıda Lens'in kaçırdığı pozisyon ve kaçan penaltıydı. Siyah-Beyazlılar ikinci yarıda istediği oyunu ortaya koyamadı. Akhisar da oyunu soğutmak için elinden geleni yaptı ve bunda da başarılı oldu. Şenol hocanın oyuna yaptığı hamleler de başarılı olmayınca Siyah-Beyazlılar maçın gidişatını değiştiremedi.
Karşılaşmanın hakemi Serkan Çınar'ın Akhisarlı Henrique'yi kırmızı kartla oyundan atması bence yanlış karardı. Verilen 7 dakikalık uzatma da Beşiktaş için iyi bir fırsattı ama Kartal bu şansı kullanamadı. Beşiktaş dün çok kötü günündeydi. Oyunun seyirini değiştirecek bir futbolcu performansı yoktu. Böyle de olunca Kartal ancak sahadan 1 puanla ayrılabildi. Dünkü maçta alınan sonuç umarım Beşiktaşlı futbolulara hiçbir maçın hafife alınmaması gerektiği gerçeğini göstermiştir. Siyah-Beyazlılar, dün evinde kaybettiği 2 kritik puanı şampiyonluk yarışında çok arayacaktır. Siyah-Beyazlılar umarım salı günü Porto karşısında Akhisar maçının telafisini yapar.
MAÇIN EN İYİSİ LUKAC Akhisar'ın kalecisi rakiplerine geçit verme
MAÇIN EN KÖTÜSÜ NEGREDO İspanyol forvet çok etkisiz bir görüntü çizdi. (Takvim/Oktay Derelioğlu)
1112
Kim ne derse desin Quaresma Beşiktaş'ın başının tatlı belası. Bir oyuncu her topun başına gitmez. Bu işe bir dur demek lazım. Bunu yapacak olan da Şenol hoca… Hadi penaltıyı attın ve kaçırdın olabilir, peki tam Talisca'nın vurması gereken yerde frikikte topun başında ne işin var? Yok böyle bir ego… Şenol hoca neden rotasyon yaptı diye eleştirmem, çünkü hafta arası milli maçlar oynanmış, yorulan oyuncular var, geç dönenler var, bir teknik adam böyle bir zaman da Lens, Negredo gibi alternatifleri kullanmayacaksa ne zaman kullanacak? Burada sıkıntı yapılan tercihlerde değil, o tercihler sonucu kadroya giren ama formanın hakkını veremeyen oyuncularda. Başta Lens, bir oyuncu nasıl bu kadar duyarsız olabilir! Yürüyemiyor, tek ortası yok, penaltıdan kolay pozisyonda topu yandan dışarı attı. Bu Lens, Fenerbahçe'deki Lens değil, sanki başka biri!
Bol pozisyonlu maç Akhisar takımı katı savunma yapan bir ekip değil, ellerinden geldiğince açık oynuyorlar, dün de öyle yaptılar. Bu şarlarda bol pozisyonlu bir maç olması normaldi, öylede oldu. Akhisarlı oyuncular biraz ofsayta dikkat etseler pozisyon sayısı çok daha fazla olurdu. Şampiyonluk yolundaki rakiplerin bugün karşı karşıya gelecek, yani üç puanı alıp cebine koysan senden iyisi Şam'da kayısı ama koyamıyorsun… Neden? Çünkü bir yerden sonra kollektif futbol ortadan kalkıyor ve iş doldur boşalta dönüyor. Akhisar takımının savunması son derece uzun boylu, böyle bir rakibe karşı uzak ortalarla havadan gol aramak, havanda su döğmek gibi! Son çizgiye inip rakip savunmanın dengesini bozan yok, Talisca dışında şutu düşünen yok. Sen bu kadar rahat davranır, lay lay lom oynarsan kazanamazsın arkadaş, futbol ciddi iştir. Nokta. (Fotomaç/Turgay Demir)
1212
Son 2 deplasmandan 6 puan çıkartarak sezonun önemli virajlarından birisini kazasız dönen Beşiktaş, bu galibiyetlerin anlam kazanması için evinde oynayacağı Akhisar maçının öneminin farkındaydı. Hele ki bu hafta Başaksehir-Galatasaray maçının olması bu maçı daha anlamlı hale getiriyordu. Yoğun maç trafiğine bir de Milli maçlar eklenince kadroda ister istemez değişikliğe giden Şenol Hoca, ilk yarıda beklenilen sonucu alamadı. Babel'in ve Cenk Tosun'un kulübede olması nedeniyle kendisine ekstra rol biçen Quaresma, hem ilk yarıdaki bencilliği hem de kaçırdığı penaltıyla takımın ritmini düşürdü. Yeni oyunculara fazla şans vermediği söylenen Şenol Hoca daha ne yapacak anlamıyorum. Lens'e de Negredo'ya da gerekli süreleri verdi şimdiye kadar. Özellikle Lens, bulduğu fırsatları tüketmesiyle bu takımın 11'inde neden oynayamayacağını gösteriyor.
ikinci yarıda beklenilen oyununa dönerek baskıyla başlayan Beşiktaş, Babel ve Cenk'in de oyuna dahil olmasıyla maçı eline aldı. Akhisar Teknik direktörü Okan Buruk, salt savunma niyetiyle geldiği Vodafone Park'ta maçın sonlarına kadar istediğini aldı. Kalabalık tuttuğu kale önünde ne net pozisyon ne de şut imkanı saglamadı Beşiktaş'a. Hatta bazı anlarda kontralarla tehlikeli de oldu.
Oyunun uzun süre durduğu son bölümde Beşiktaş takım halinde yüklense de Akhisar ziyadesiyle soğuttu oyunu. Düşen kalkmadı. Quaresma'nın gününde olmaması, Beşiktaş'ın en iyi yaptığı şey olan, kanat ortalarının doldur boşalta dönmesini sağladı. Son dakikalar adeta duvar topuna dönse de Beşiktaş çok geç kalmıştı ve belki de en kaybetmemesi gereken haftada 2 puan yitirerek önemli bir avantajı yitirdi. (Yeni Şafak/Ergin Aslan)