Beşiktaş - Karabükspor maçı hakkında yazılmış 13 köşe yazısı

Beşiktaş tarihindeki en zorlu fikstürün en kolay gözüken maçıydı. Tabii erken bir gol bulmazsan, rakip ne durumda olursa olsun kolaylık sadece kâğıt üstünde kalır. Beşiktaş bunun bilinciyle başladı. Taraftardan aldığı enerjiyle orjinal oyununu oynayan Beşiktaş aynı enerjiyi yükselterek tribüne gönderdi. Bu karşılıklı enerji-sinerji transferini sadece bu maça özel düşünmemek gerek. Öyle yoğun bir fikstür var ki Beşiktaş’ın bilgisayar oyunlarındaki gibi seviye seviye giderek formunda zirve yapması gerek. Çünkü Bayern, en yüksek seviyedeki 5 takımdan birisi! Öncesinde bu tip aradaki görece kolay maçlarda işi erkenden bitirip enerji depolaması gerek oğlu gerek. 56’da Love girince, Beşiktaş’ın sağlam oyunu hücumda daha da hızlandı, esnekleşti. Cenk gittiğinden beri hücumda alanı ilk kez bu kadar etkili şekilde genişletti. Love ilk isabetli şutunda golü atmakla kalmadı, Beşiktaş’ın hücumda Negredo ile eksik olan akıcılığını da fazlasıyla sağlayan faktör oldu.

Gecenin sorusu

Negredo yerine Vagner Love ilk 11’de başlasaydı, maç fiilen kaçıncı dakikada biterdi? Yeni golcüyü takıma adapte etmek için en kolay gol atabileceği rakibe karşı 11’de oynatmak gerekmez mi?

Maçın starı

Portekiz’de devamlılığı yok diye eleştirilen Talisca daha Şubat’ın 10’unda 31. maçındaki 14. golünü attı. Dünkü frikiği ile dünyanın faal en iyi 10 frikikçisinden birisi olduğunu kanıtladı.

Maçın olayı

Gary Medel’i beğenmeyenleri anlamak çok güç. Fazla kilolarından kurtulduğundan beri stoperde olsun ön liberoda olsun girdiği her mücadeleyi kazanıyor.

Kısa mesaj

Beşiktaş’ın şampiyonluk şansını daha fazla artırması için Vagner Love-Anderson Talisca ikilisini sürekli beraber oynatması gerekiyor. (Ali Ece/ Fanatik)

Bilinmedik bir giriş yapmıyorum; futbolu epeydir ‘güç’ yani para oynuyor! Beşiktaş gibi bir büyüklükle türlü yönetim beceriksizlikleri ya da ‘becerisi’ nedeniyle geleceği ipotek altında olan Karabük’ün baş etmesi mümkün olur mu? Maçın ilk yarısı ‘önde baskı’ bile denemeyecek kadar yoğun Beşiktaş ablukasında geçti. Hatta maçın tamamı. İkinci devre rakibin düşük direnci Beşiktaş’ın iştahını kabarttıysa da aynı zamanda oyun nizamının kaybına neden oldu. İlk onbir arasından şahsen Negredo’nun ne yapacağını merak ediyordum. Çok çabalasa da neredeyse ‘görünür’ bir şey yapmadan çıktı. Beşiktaş zorlu fikstür öncesi rahat oynadı, rahat kazandı. Şaşıran olur muydu? Hiç sanmıyorum.

Gecenin sorusu

Kameralar tribünü tararken ‘pozitif ayrımcılık’ yapıyor ve kadınları, çocukları, çiftleri öne çıkarıyor. Arada da olsa kalıcı taraftarı, ‘tribüncüleri’ de göstermek gerekmez mi?

Maçın starı

Tuhaf gelebilir... O baskıda goller yemiş olmasına rağmen kaleci Çağlar Şahin Akbaba, oyunun direnç ve romantik yanını temsil eden isimdi. Talisca’nın, Quaresma’nın ve diğerlerinin arasında oyuncu çıkartamayan bu ülkede ‘Bizde varız’ diyordu.

Maçın olayı

57. dakikada karşı karşıya pozisyonda Ricardo Quaresma’nın vuruşunu çıkartan Çağlar Akbaba’yı kutlayan Wagner Love’un 30 saniye sonra genç kaleciye golü atmış olması... Futbol böylesi dramatik, muazzam bir oyun işte.

Kısa mesaj

Dilime yapışmaz. Pektemek’ten sonra Talisca da bir ‘üç yoklama’ sonunda golü attı. Dileyelim bu sistem, Bayern Münih’e karşı da aynen işlesin. Hatta mümkünse iki, üç kez yinelensin... (Cem Dizdar/Fanatik)

 Beşiktaş, alt ligin hesaplarını erken yapmaya başlayan Karabük’e karşı ilk andan itibaren ciddiyetini, kazanma arzusuyla birleştirerek oynadı. Rakip takıma karşı ceza sahasına girme konusunda sezonun en rahat maçını oynadı. Ancak ilk yarıdaki gollerin dışında iyi niyetine rağmen Negredo’nun kaçırdığı goller, farkın büyümesini engelledi. İkinci yarı aynı konsantrasyon devam etti. İşini profesyonelce yapan Babel, Atiba, Adriano, Medel, Pepe, Gökhan gibi oyuncular oyun direncini yüksek tuttu. Şenol hocanın Negredo-Vagner Love değişikliği ve Love’un golü maçı garantiye alırken, Negredo’nun gol kaçırma bayrağı, Q7 ile Love’a geçti! Fakat Talisca’nın attığı harika frikik, Love’un attığı goller, skoru ilan etti. Sonuçta Beşiktaş rakiplerinin birbiriyle oynadığı haftada puan kaybetmeyerek zorlu fikstür öncesinde hem kazanıp hem de ter atmış oldu.

Gecenin sorusu

Beşiktaş’ın 1.santrforu kim olmalı? Bu sorunun cevabı; Karabük karşılaşmasıyla ile birlikte netleşti. Alvaro Negredo’nun yerine forvette ilk tercih kesinlikle Vagner Love olmalı.

Maçın starı

Sürekli partneri değişmesine rağmen müdahaleleri, oyun ciddiyeti, pozisyonları sezerek başlamadan bitirmesi ve son olarak yaptığı skor katkısı ile Pepe, nefis 2 gol atan Talisca ile birlikte maçın yıldızıydı.

Maçın olayı

Eğer Beşiktaş yüksek kaliteli futbol oynayacaksa, orta sahadaki kilit isimlerinden Atiba Hutchinson için maç seçip mutlaka bu oyuncunun form durumunu yükseltmesi gerek.

Kısa mesaj

 Frikik konusunda Beşiktaş’ın topu Ricardo Quaresma’dan alıp, Anderson Talisca’ya vermesi şart... Brezilyalı yıldıza bu konuda sınırsız güven duyulması da şart. (Erman Özgür/Fanatik)

Beşiktaş’ın iç sahadaki başarısı devam ediyor. Ancak Şenol Güneş hala yerin adamını oynatması lazım. Medel, Vida girdikten sonra ‘hocam bak ben burada oynarım’ diyor. Bir Medel öncesi bir de Medel sonrasını izlemesini isterim maçtan sonra. Ancak kafamı kurcalayan bir şey var. Oynadığı maçlarda Şenol Güneş’e belli ki güven vermeyen Vida kulübedeydi. Medel ise Pepe’nin yanında. Bir sezondur Vida ile yattık, Vida ile kalktık. Atiba’nın yanında oynarken, kendi mirasını yerken, Karabük ile orta sahayı yürüye yürüye geçiyor. Geçen senenin gol kralını alıyorsun. Madem öyle ligin son sırasındaki Karabük karşısında çift forvet ile oyna. Unutma sen Beşiktaş’sın.

Gecenin sorusu

Beşiktaş defansını nasıl buldunuz? Her şeyden önce geri dörtlü belli ki Tosic gelene kadar idare edecek. Ancak gerek Adriano gerekse Gökhan, Karabük’e karşı oynamasına rağmen tüm Beşiktaş’ın ayakta kalan isimlerindendi.

Maçın starı

Birkaç tane yıldız vardı sahada. İnsanların tüm eleştirilerine rağmen Vagner Love ve tabii ki daha da mükemmeli olan Pepe. Teşekkür etmek lazım. Yaşlı diyorlar. Böyle yaşlıya can kurban.

Maçın olayı

Şenol Güneş’in ısrarla oynatmasına rağmen bence de idael bir santrfor Negredo’nun hala kendine gelememesi. Tek santrfordan vazgeçmeyen Şenol Güneş, Vagner Love golleri attıkça merak ediyorum ne yapacak.

Kısa mesaj

Beşiktaş’ta iş ahlakı çok iyi. Takımdaki oyuncular karşılaşma boyunca disiplinden kopmayıp rakibin Karabük olmasına rağmen belli ki verilen vazifeleri layıkıyla yaptılar. Bu konuda Güneş ve öğrencilerini kutluyorum. (Yemen Ekşioğlu/Fanatik)

Son şampiyon Beşiktaş, çok zorlu bir dönemin başlangıcını Karabük’ü farklı yenerek açtı. Taraftarı önünde futbol şov yapan Güneş’in ekibi, attığından kat be kat fazlasını kaçırdı. Siyah-Beyazlılar; Karabükspor’u puansız gönderip, “Şampiyonluk için, ben de varım” diye haykırdı.

Sistem oturunca...

Beşiktaş, ilk şampiyon olduğu dönemdeki sisteme dönüş yaptı. Orta alanda çok olumlu pas, oyun kontrolü ve alan savunması... Böylece tempoyu istediği gibi yönlendirdi. Uzan paslarla da, kanatlardan etkili ataklar denedi. Böyle olunca da, hem göze hoş gelen, hem de; çok pozisyon bulup az veren görüntü çıktı ortaya. Önce Pepe, ardından da Talisca’nın şık golü ile devreyi iki farkla önde tamamladı. Güneş’in ekibi, sağdan Quaresma, soldan Babel ve ortadan da, Talisca- Oğuzhan ikilisi ile yüklenip durdu. Eğer Negredo’nun yerinde bitirici son vuruşları olan golcü olsa, maç tarihi farka gidecek. Ancak İspanyol oyuncu ayağına gelen onca fırsata rağmen golle tanışamayıp, kenara alındı.

Love’a iki dakika yetti

Ligde krallık yaşayan Love, ilk kez taraftar önüne çıktı. Negredo’nun yapamadığını, oyuna girdikten sadece iki dakika sonra yapıp golünü attı.. Ligde misafir sanatçı gibi oynayan Karabük, tüm iyi niyetli çabasına rağmen puan alabilecek oyun oynayamadı. İkinci devreye hızlı giren Talisca, dün yine baş roldeydi. Brezilyalı oyuncu frikikten attığı müthiş gol sevincini kulübe önünde paylaştı. Şenol hocanın kayarak önüne gelen yıldızı alnından öpüp kutlaması ise gecenin hareketiydi. Maça noktayı ise uzatmada Love koydu: 5-0. (Orhan Yıldırım/Fanatik)

Yoğun fikstür öncesi Karabükspor maçı Beşiktaş için kolay bir futbol akşamı oldu. Açıkçası dün sahada iki taraftan bahsetmek çok zordu. Beşiktaş'ın yaptıkları ve yapamadıkları... Dünkü 90 dakikanın hikayesi buydu. Çünkü Karabükspor, siyah-beyazlı takıma karşı ne direnebildi ne de gollere tepki verebildi.
Beşiktaş açısından baktığımızda belki kolay maçtı ama aslında bazı oyuncular için çok önemliydi. Mesela Negredo... Sahada kaldığınız 56 dakikada 3 net pozisyondan yararlanamazsanız rekabete girdiğiniz yeni transfer Vagner Love'a formayı yavaş yavaş bırakıyor gibi gözükürsünüz.

Şenol hocanın saha içi müdahalelerine baktığımızda oyun performansına göre değil gelecek maçlara göre hareket ettiğini gördük. Medel'i orta sahada Atiba ile beraber görmek önemliydi. Bunu daha önce Osmanlıspor maçında yaşamıştık. Medel çabuk oyunuyla iyi iş çıkarmıştı. Dün de olumlu sinyaller verdi. Bu ikiliyi Bayern karşısında da izleyebiliriz.

Dün akşamdan kalanlar; Talisca'nın usta işi dokunuşlarla kaydettiği güzel golleri... Negredo'nun kaçırdıkları ve Vagner Love'ın ilk golleriyle tribünleri coşturması... Oğuzhan diriydi ama Karabük karşısında tam olarak istediklerini yapamadı.

3-0'dan sonra Beşiktaş'ın oyunu düşürdüğünü gördük ama yine de usta ayaklarıyla 2 gol daha buldu. Ligde ilk etapta Başakşehir-Fenerbahçe maçı önemli. Ardından Beşiktaş'ın gideceği Konya deplasmanı var. Konyaspor'un ligdeki yeri yanıltıcı olur. Konyaspor maçı çok zorlu geçecektir. Ardından Şampiyonlar Ligi'nde Bayern Münih maçı oynanacak. Elbette Şampiyonlar Ligi, ligden çok daha farklı olacaktır. (Metin Tekin/Sabah)

BEŞİKTAŞ’IN önümüzdeki hafta itibarı ile gireceği zorlu fikstür öncesi, Karabük karşısındaki iştahını beğendim. Rakip kendisini yönetim olarak da düşmüş kabul eden ve Spor Toto 1. Lig için kadro kuran Karabük olsa da atmayı isteyen ve oynayan Beşiktaş’ı izlemek keyif verdi. 
 
BÖYLE maçlara konsantre olmak zordur. İdeal kadro ile sahaya çıkan Şenol hoca, Negredo konusunda doğru tercihi yaptı. Zaten Love ile başlasaydı şaşırırdım. Yeni transferler bakış açısını ve 3-4 hafta ağzı ile kuş tutsa da ilk 11’de başlamayacağını biliyoruz. Ancak hem Negredo’nun istenen verimi verememesi, hem de Love’ın şeytanın bacağını kırmış olması sanki önümüzdeki haftanın habercisi oldu.
 
KARABÜK’ÜN kaç kez santra yapacağına dair maç öncesinde iddiaların tutuşulduğu dün akşam için “kaza yaşanmadı” demek daha doğru. Önümüzdeki hafta ile birlikte tüm sezonun kaderini belirleyecek olan Beşiktaş, Şampiyonlar Ligi, lig ve kupayı ne kadar istediğini de gösterecek. Zorlu fikstür demişken birisi Güneş’e kulüp başkanının TFF’den erteleme talep ettiğini söylesin. Başkan Orman, kupa maçlarının ileri bir tarihe ertelenmesini isterken hocanın “benim öyle bir talebim olmadı, çıkar oynarım” demesi komik.
 
İLK YARI YATTIN!
 
GELELİM yükselen Talisca performansına. Koskoca ligin ilk yarısında yattın şimdi neler yapıyorsun? Keşke bunları ilk yarıda yapsaydın da aradaki puan farkı bu kadar olmasaydı be adam. Bunları ligde yapıyorsun evet ama önemli olan Bayer Münih maçlarında yapman. 

Beşiktaş’ta kalmak ve başkan Fikret Orman’ı, bonservisini alması için sıkıştırmak istiyorsan, çık Bayern maçında da bunları yap. Yap ki bizler de Türk futbolu adına sevinelim.
 
ŞENOL hocayı, Karabükspor maçında rotasyon yapmadığı için eleştirmenin manası yok. Rotasyon için zaman var. Konyaspor maçı ile yeni kadrolar ve sistemler göreceğiz. Bu arada işin zor Şenol hocam. Allah yardımcın olsun. Bu fikstür için kadro ve rotasyon yaparken adamın beyni yanar maazallah! (Gökhan Dinç/Vatan)

Valla Beşiktaş’ın bir maç trafiği var ki, yürek dayanmaz! Konya, ardından dış hatlarda Bayern, Fenerbahçe ile hem ligde hem kupada iki maç, ardından Trabzon... İşin özeti Kartal’ı zorluk derecesi yüksek maçlar bekliyor. Beşiktaş’ın kadro derinliği bu zorlu sınavları aşacak güçtedir. Nitekim Şenol Güneş elindeki kadroyu kontrollü kullanıyor, rakibe göre ideal onbirde bazı bölgelerde değişime gidiyor, haklı da. Bu rakibi ciddiye almamak gibi algılanmasın sakın! Dememiz o ki ligde sıkıntılı sürece giren Karabük’ün kadrosu Kartal’a kafa tutacak gücün çok, çoook uzağındadır. Love ve Vida’nın böylesi tabloda yedeğe çekilmesi, gelecek haftalar adına doğru tercihtir.

Şimdi Vida yedek, Pepe’ye partnerlik eden Medel’in kim ne derse desin maşallahı var... Hani nereye koysanız, oynar... Güneş hocanın jokeri adeta. Bir bakıyorsunuz geride, bir bakıyorsunuz önde... İsterseniz kanatlara çekin fark etmez, tam görev adamı. Pepe’yi sağlam olduğu sürece kimse kesemez, savunmayı derliyor-toparlıyor, kritik ataklara set çekiyor, eee çıkıyor, golünü atıyor, yetmez mi?

Karabük can derdinde, ne var ki, Kartal’a kafa tutacak, kora-kor oynayacak ne hali, ne de morali var! Beşiktaş ilk yarıda öyle bir baskı yaptı ki, rakibine nefes aldırmadı, Pepe ve Talisca ile iki gol buldu, bir o kadar da kaçırdı! Negredo’ya takıntılı değiliz, ama kaçırdığı gollere bakınca insan da sabır-mabır bırakmıyor! Kaçırdığı fırsatlar nedeniyle sanırız özgüven kaybı yaşıyor, moral olarak da dibe vurmuş durumda. Oyundan alınacak kramponlarda ilk sırayı çekiyor. Güneş hoca onda ısrar ediyor, ama karşılığını veremiyor! Ne oldu Love girdi, klas bir golle farkı üçe çıkardı. Negrodo ondan biraz feyz alsın! Quaresma, forvet değil ama, golü kovalıyor, şeytanın bacağını bir türlü kıramıyor!

İkinci yarı da farklı değildi... Yine baskı yapan, üreten, kaçıran, kalesinde rakibine pozisyon vermeyen, Beşiktaş idi.. Love ile olası iş kazasına set çeken Beşiktaş’ta Talisca yine boş geçmedi, muhteşem bir frikik golü attı, farkı dörde çıkardı, hocasıyla sevincini paylaştı. Güneş ise yıldız oyuncuyu alnından öperek karşılık verdi. Son sözü Love söyledi, skoru belirledi. (Bilal Meşe/Milliyet)

Beşiktaş dün izlediğimiz Karabük’le arka arkaya 100 kere karşılaşsa bırakın kaybetmeyi, birinde bile berabere kalmaz... İki takım arasındaki fark bu denli büyük... Ve bu kadar büyük bir farkın elbette Beşiktaşlı tüm oyuncular da farkında... Ve o Beşiktaşlı oyuncular bu durumdan hiç etkilenmemiş, aksine bir final maçı oynuyorcasına yüksek motivasyona sahiptiler... Öncelikle bu iş disiplini, bu ciddiyet ve taraftara olan bu saygıdan dolayı Beşiktaş takımını tepeden tırnağa yürekten kutlamak lazım...

Böylesi ne yapacağı belli olmayan rakip karşısında 90 dakika boyunca tempolu oynamak, maçın kontrolünü hiç kaybetmemek, sürekli gol düşünmek ve tüm bunları yaparken de oyun disiplininden hiç kopmamak tamamıyla bir büyük takım becerisidir. Beşiktaş dün bunu tüm rakiplerine net bir şekilde bir kez daha hatırlattı.

Bu tür maçların bir güzel tarafı daha vardır, o da hem eksikleri hem de defoları görmektir. Elbette üstün becerilerinden dolayı övgüleri sunacağımız oyuncuları dile getireceğiz... Ama önce beş gol atan siyah-beyazlı takımın defolarından bahsetmek lazım... Öncelikle top kayıpları... Ligin en zayıf rakibine karşı işi bu kadar ciddiye alırken mutlaka top kayıpları rakibin gücüne oranla en alt seviyede kalmalıdır. Oysa dün hiç de öyle değildi. Özellikle Quaresma’nın bu kadar yüksek sayıda top kaybı yapması kabul edilebilir bir durum değil... Buna mutlaka eski görüntülerine oranla daha iyiymiş gibi görünen Oğuzhan’ı eklemek gerekir... Ve elbette Negredo... Beşiktaş’ın bir numaralı golcüsü noktasına gelmişken eğer böylesi bir karşılaşmada gol atamıyorsa forma artık ikinci yarıda oyuna girip Beşiktaş taraftarı ile ilk defa tanışan Vagner Love’un olur.... Love çok net bir biçimde hem Şenol Güneş’in sisteminin adamı hem Cenk’in yokluğunu doldurabilecek kaliteli ayak hem de Beşiktaş seyircisinin Negredo’ya oranla daha çok sevebileceği bir oyuncu...

Talisca her hafta üzerine koyarak devam ediyor... 5-0 kazanılan, bir o kadar da golün kaçtığı maçta elbette çok sayıda özel oyuncu öne çıkar... Dün bunların başında Talisca geliyordu. Olağanüstü bir duran top golüyle “Beşiktaş’ta benden başkası frikik kullanmamalı” mesajını verdi. Quaresma bu mesajı aldı mı bilinmez ama taraftarın tribünden verdiği destek bu mesajın her yere gittiğini gösteriyordu. Elbette Medel... Tamam Karabük neredeyse hiç hücum yapmadı ama Medel önce stoperde sonra orta alanda sanki Bayern Münih’e karşı oynuyormuşcasına ciddi, diri ve istekliydi... Günün özeti: Bu Beşiktaş’ı özlemişiz... (Tayfun Bayındır/Milliyet)

BEŞİKTAŞ son haftaların en coşkulu, istekli ve tempolu futbolunu oynadı. Özellikle ilk yarıda ofansif anlamda çok iyi işler yaptılar. Negredo’nun tutukluğu ve Quaresma’nın  kaybı yapması daha da farklı bir skoru engelledi. İkinci yarıda daha düşük bir tempo gördük.
 
KARABÜKSPOR, kabul etmek gerekir ki zayıf bir takım. Güçleri yettiğince direnmeye İlk 45 dakikadaki oyunda Vagner Love olsaydı kendisine çok uygun olan maçta hat-trick bile yapabilirdi. Negredo’ysa böyle bir rakip karşısında ilk 45 dakikadaki baskılı oyunda önemli bir fırsatı değerlendiremedi ve böyle bir maçtan golsüz ayrıldı.
 
SADECE ilk yarıda Beşiktaş’ın ceza sahası içinde 22 kez topla buluştuğunu, 9 isabetli şut attığını gözlemledik. Böyle bir oyunda santrforun golle buluşması gerekiyordu. Oğuzhan da dün ilk yarıdaki oyunda fizik olarak geçtiğimiz haftaların ndeydi. Ancak  takımın en iyileri Pepe, Medel ve Talisca’ydı. Adriano da iyi bir profesyonel ve belli bir çizgisi var. 
 
LOVE FORMAYI ALDI
 
VAGNER Love’ın ilk golünde de asisti yaptı, Brezilyalı’nın dokunuşu da çok klastı.  Love, formayı Negredo’dan alacağının işareti verdi. Beşiktaş’ın önünde Konya maçıyla başlayan zorlu bir periyot var. Bu dönemde Şenol Güneş’in kadrodaki derinliğe çok ihtiyacı var. Lens, Tolgay, Vagner Love veya Negredo, Caner gibi isimlerin de form tutması bu süreçte çok önemli. Dünkü istek ve enerji olursa Beşiktaş bu periyotta istediğini alabilir... (Güntekin Onay/Vatan)

İzlemeyenler için şunu söyleyeyim, beşinci golün santrasında Karabüklüler başlarken, 4-5 Beşiktaşlı oyuncu 90+1'de öyle bir pres yapıyor ki sanki bir gol atarlarsa ancak tur atlayacaklar. Karabük'ün durumu zor... Asansör takım görüntüsündeler. Oyuncular mücadelesini yapıyor ama kulüp düşmüş. Karabük için üzüldüm açıkçası, bitime 14 hafta kala şu duruma düştü. Abartmıyorum, 10 tane gol kaçırdı Beşiktaş. Altıpastan kaçırıyorlar, yaydan kaçırıyorlar. Sırf arzuları bir tane gol getirmiştir. Medel'in oyununu düşünecek olursak, 14 kişiye karşı oynadılar. Beşiktaş 14 kişi gibiydi. Hem tribünlere, hem izleyicilere keyif verdiler. Ben yanıldım, 6-7'ye gidiyor demiştim maçı, az söylemişim. İkinci yarının 8'inci haftası bittiğinde Galatasaray'ın 54-56 puan aralığında lider olacağını düşünüyorum. 5 maçta minimum 13 alacaklar. Konya önünde ürkütücü ve iyi futbol oynadılar. Bunları düşünecek olursak, Beşiktaş'ın kredisi falan kalmadı. Konya deplasmanı zor mesela Beşiktaş'ın o ara fikstürde. Şenol hocanın, Aykut Kocaman'ın tüm hesapları 25. hafta bittiği gece kaç puan geride olacaklarının hesabını yapıyorlar. Galatasaray'ın o hafta üçüncüyle en az 4-5 puan fark yapmış olması gerekiyor ama… Beşiktaş'ta kendi sahasında gol atmayanı döverler. Love girdi, iki tane attı zaten. Love'ın attığı son golde pas vermesi lazımdı misal ama atıyorsun. İlk golde ofsaytı vardı ama tık diye doğru koşunun üstüne doğru vuruşu yapıverdi. Babel, Quaresma, Lens'le iç sahada gol atamayanı valla döverler. Negredo kulübede çıldırmıştır, "55'te çıktım, maç bu hale geldi" diye…
Çok yetenekli oyuncuları var ama çok zorlu bir periyoda girdiler. Bir Federasyon yetkilisiyle konuştum, "20 Mayıs'ta kapatmanız lazım" diye FIFA'nın isteği varmış. Buna rağmen erteleme için duygularımla hareket edip bir bakmak istedim. Bir Türk takımının avantajına olacaksa isterim durumu. "Bir boşluk var mı?" diye dersime çalıştım ben de. Ama baktığımda çok olağanüstü bir durum göremedim. Tek alternatif bence şu, Trabzonspor maçını Pazartesi gününe kaydırıp kupayı bir gün kaydırabilirler. Bunun dışında maçların hepsi oynanır gibi gözüküyor. Son olarak şunu da hatırlatmak isterim, Atalarımız "Büyük lokma ye, büyük söz konuşma" demişler. Fikret Bey, zamanında Süt Kupası demişti, şimdi maçını erteletmeye çalışıyor. Derbi de kupa da her zaman önemlidir. (Rıdvan Dilmen/Sabah)

Zorlu periyot öncesi en rahat maçına çıkıyordu Beşiktaş. Hem geçen hafta Bursa'da bırakılan 2 puan, hem de Karabükspor'un ligdeki durumu ağır favori yapıyordu ev sahibi takımı. Beklendiği gibi de başladı maç. Şenol Hoca'nın kadro konusundaki tavrı tutuculuk gibi yansısa da Vida konusunda çok emin değil gibi görünüyor. Çünkü devre arası büyük beklentiyle alınmış orijinal bir stoper yerine, o mevkide devşirme bir stoper kullanması bunun göstergesi. Bir gercek var ki Medel de yerini yadırgamadan o bölgede görevini iyi yapıyor. Beşiktaş'ın belki de oyunu çözecek ilk gölünün iki savunma oyuncusunun girişimiyle gelmesi önemli. Kornerden gelen topu arkaya sarkıtan Gökhan, tamamlayan Pepe. Beşiktaş bu sezon gol sayısında rakiplerinin arkasında kalmışken, savunmanın skora katkı yapması gerekiyor. Sivok'la, Marcelo'yla, Rhodolfo ile bu işleri yapıyordu Beşiktaş. O nedenle Pepe'nin savunmadaki etkisini özellikle duran top hücumlarında da göstermesi lazım.

Ve Talisca... Bu adamı son 3 yazıma konu ettim. Beşiktaş fazlaca Talisca odaklı bir takıma dönüşüyor. O iyiyse takım sahadan istediğini alıyor. Ligin ikinci yarısında Antalya ve Kasımpaşa maçlarında oynadığı oyunla 6 puan kazandırdı. Bursa da ise vasat oynayınca galibiyet alamadı Beşiktaş. O yüzden takımın skora az katkı yapan orta sahası olduğu için Talisca'nın vasat oynama lüksü yok. Dünkü performansı yine maçın çözülmesini sağladı.

Negredo yine tüm iyi niyetiyle katkısını veriyor lakin Beşiktaş santraforundan beklenen gol atması. Love golünü atınca, sonraki haftalarda formanın ilk adayı olma ihtimalini arttırdı.

Karabükspor, artık düşeceği zamanı bekliyor. Ortaya koyduğu görüntü bunu gösteriyor. 5 yabancısı sahada, 5 yabancısı kulübede. Ligde kalmak adına tamam-devam maçlarını oynayan bir takım, 5 yabancısını kulübede oturtuyorsa hem transfer hem de sezon içi süreçte bir sıkıntı var demektir. Türk futbolunun yönetim tarzına dair bir fotoğraf aslında bu.

Beşiktaş ise 3 puanı cebine koyarak artık en keskin virajına giriş yaptı. (Ergin Aslan/YeniŞafak)

Kabus gibi maratona hazırlanan koşucular misali kampa aldım kendimi.

Bayern ve Fener maçlarının üst üste gelişini düşündükçe yoruluyorum hakikaten.

Belki Elon Musk gibi uzaya araba yollamayacağız ama

7 kollu ahtapota kılıç çektiğimiz kesin.

Olsun! Kılıç sesleri cengaverleri zinde tutarmış.

Rastgele.

***

İşte Karabük maçı,

Maraton öncesi ısınma hareketlerini andırıyor.

Aman ısınırken bir yerimizi sakatlamayalım da!

***

İdeal kadronun genişliğine istinaden,

Vida yedekti, onun yerine Medel oynuyordu.

Gerisi bildiğiniz çocuklardı.

10. dakikaya geldiğimizde, orta sahayı geçemeyen bir Karabük vardı.

Buna mukabil Beşiktaş rakip yarı sahada oynamasına rağmen ilk tehlikeli şutunu,

11. dakikada Quaresma’nın ayağından buldu.

Sonra yolda yürürken Pepe’ye rast geldik.

Kalabalıktaydı.

Quaresma’dan haber bekliyormuş.

Vatandaşını görünce birden hareketlendi.

İdmanda çalışılmış korner atışına,

Eski İstanbul beyefendisi gibi öyle centilmence bir dokunuşu var ki,

Rahattık da daha bir rahatladık: 1-0.

Babel’in kaçırdıkları, Quaresma’nın frikikleri ve yağmur gibi gelen bir

Beşiktaş.

Sonra Babel’in bir dolmuş şoförü gibi,

Karabük defansını alıp taşığı,

Milleti sağa sola bıraktığı bir pozisyona denk geldik.

Talisca’ya çıkardığı top, reddedilemez bir davet niteliğindeydi.

Şık bir smokin zarifliğinde topa yattı Talisca,

Kolunda Kül Kedisi Sindirella: 2-0.

Sonrasında dingin suda giden,

Kafasına göre liman arayan gemi gibiydi Beşiktaş.

Aheste ve güvenli.

İkinci yarıda 60. dakika itibarıyla akılda kalan en belirgin sahneyi,

Negredo’nun 30 metreden adam kovalayıp topu çalması,

Akabinde oyundan çıkıp yerini Vagner Love’a bırakması,

Onun da girer girmez golle tanışması olarak gösterebiliriz.

3-0’dan sonra istediği koyda demir atan Beşiktaş,

Havanın tadını çıkarıp güneşlenmeye başladı.

Ara sıra sahile iskele çekti.

Bazen suya atladı.

Talisca.

O geminin tramplenine çıkıp parande atarak dalıyordu suya.

Tam da kuşluk vakti.

Öyle bir kleps çekti ki suya.

Öyle bir frikik kullandı ki,

Direkler doyamadı topa iyi mi!: 4-0.

Ve gemi kaptanı, hadi gidiyoruz çanıyla herkesi güverteye topladığında,

Vagner Love, elinde 5. Beşiktaş golüyle gelmişti.

İyi bir hafta sonu bizi bekliyordu.

İyi pazarlar efendim. (Alen Markaryan/Akşam)