Ajans Beşiktaş - Hürriyet gazetesi yazarlarından Kenan Başaran, dün geceki Beşiktaş-Malmö maçını kaleme aldı. Başaran'ın köşe yazısından önemli satırlar şöyle:
"Beşiktaş’ın dünkü yedek kulübesine bakın. 6 oyuncu var. Bir amatör küme takımının kulübesinden hallice. En şöhretlisi Gökhan Töre’ydi.
Türkiye’nin en büyük problemi planlamadır. Herkes plan program müptelası görünse de en uzun vadeli programımız 1 yılı geçmez. ‘Come to Besiktas’ sloganıyla dünyaya açıldığını ilan eden Beşiktaş’ın dün yedek kulübesindeki en şöhretli ismi, Gökhan Töre’ydi; o da hani Premier Lig görmüş olduğu için bu ifadeyi kullanıyorum. 6 kişilik yedek kulübesinde Güneş’in hamle oyuncusu olarak kullanacağı bir diğer isim de Larin’di...
Evet, dünya alemin sizi göreceği Avrupa’da ‘devam mı tamam mı’ maçında kulübeniz bir amatör takımın kulübesinden halliceyse konuşacak çok fazla şey yok aslında. Kadronuzun yaşlı olduğunu unutursanız, bu kadar sakatlığı da planlarınızda öngöremezsiniz!
Gönül’ün yokluğunda Güneş, sağ beki Adriano ile takviye ederdi. Caner de sakat olunca Güneş, dün sağa Dorukhan’ı koydu. Uzun vadeden Dorukhan’dan bir sağ bek de çıkabileceğine inanıyorum. Ama dün Beşiktaş’tayken bazen sağ bek oynayan İsmail Köybaşı gibiydi. Sadece al-ver yaptı. Malmö karşısında ona orta alanda daha çok ihtiyaç vardı çünkü Medel’deki düşüş sürüyor. Oğuzhan’ı da ne siz sorun ne de ben söyleyeyim. “Dokunmayın Şaban’ıma” kabilinden sahada dolaşıyor!
Beraberlik yetse de Beşiktaş, maça galibiyet arzusuyla başladı. Bir pozisyonda topu iki kez direkten döndü. Diğerinde Pektemek vurmak yerine Love’ı görse golü bulabilirdi Beşiktaş. Ancak ilk yarım saatten sonra Malmö, hücumu daha çok düşündü. Organize ataklarda atak yönünü ustalıkla değiştirip tedirgin ettiler. Bir iki karambol de yarattılar.
Devre biterken Beşiktaş’ın raporunda şu yazıyordu: Love’a sırtı dönükken top atmanın yararı yok. Savunma arkasına kaçıramıyorsanız da oyundan alın...
BEŞİKTAŞ DÜN GECE ELENMEDİ
Güneş’in 2. devreye Oğuzhan-Fatih değişikliğiyle başlamasını bekledim. Fatih stopere, Necip sağ beke ve Dorukhan da Medel’in yanına... Lakin Güneş aynı şablonla başladı ve yine sırtı dönük Love’dan medet umuldu.
Bu arada Malmö, kendi köşe gönderi civarında kaptığı topu 3 pasta Beşiktaş ağlarına yolladı. Malmö’nün özgüveni tavan yaparken, Beşiktaş’ı telaş aldı. Çünkü fizik gücünü ilk maçtan da bildiği rakibi karşısında işinin zorlaştığını biliyordu. Quaresma’nın da kırmızı görmesiyle iş mucizeye kaldı. O mucize iki kez Larin’in ayağına geldi: 88’de “Kral yapacağıma kral olurum” diyen Batuhan Karadeniz gibi pas yerine vurmayı seçti... Uzatmanın 3. dakikasındaysa direğe takıldı.
Malmö bir kez daha Beşiktaş’ın kâbusu oldu. Ama samimi olalım: Beşiktaş, dün gece değil, daha önce elendi. Yönetim, teknik heyet ve futbolcusuyla birlik beraberliğini yitirmiş bir takımın dün final niteliğinde bir maçı oynaması asıl mucizeydi.
ORMAN, GÜNEŞ İÇİN KARAR VERMELİ
Fikret Orman, olağanüstü seçime gitse de ruhbirliği içinde olduğu bir yönetim oluşturamadı. Teknik heyetiyle yönetim arasında eskisi gibi bir kan uyuşması yok. Orman, elinde kalan son hedef olan ligi de pazar akşamı erkenden kaybetmek istemiyorsa ya Güneş’ten memnun olmayanların önüne o sözünü ettiği beyaz A4 kağıdını koyacak ya da Güneş’e teşekkür edecek.