Ajans Beşiktaş - Umur Talu bugünkü köşesinde şu ifadeleri kullandı: 18’lik delikanlı milli formayla son dakika attığı gole pek sevinmedi.
O gün oynadığı milli takım 2-1 kaybetmişti; gönlü zaten rakip milli takımdaydı.
8 yıl sonra bu kez diğer milli formayla Hırvatistan’a attığı gol, “milli karalar” bağlamış ülkeye bir umut verecekti.
Cenk Tosun, Türkiye U19 Milli Takımı’nın Lüksemburg’da Almanya’yı 2-1 yendiği o maçta Tarık Çamdal’la birlikte Alman formasıylaydı. “Alman millilerin tek golü” ondan gelmişti!
Bir yıl önce, cezalı Türkiye’nin Almanya’da seyircisiz oynadığı Avrupa elemelerinde top toplayıcılık yaparak izlediği o formayla buluşana kadar Almanya U21 Milli de oldu.
Yine gol attığı Almanya-İngiltere maçına çağrıldığında, Almanya U21’in ağır topları Schürrle, Mario Götze, Hummels, Schmelzer A Milli’ye tayin olmuştu.
Cenk’li kadroda kaleci Kevin Trapp, Bellarabi, İlkay Gündoğan da epey büyüyecekleri bir yolculuğa çıkıyordu.
Türkiye’ye yenilen Alman U19’da Terrazzino, Clemens dışında pek yıldız çıkmadı. O kadro muhtemelen yedeklerdendi; altın jenerasyon sahada değildi. O Almanya U19’un bugünkü en büyük yıldızı, o gün Türkiye’ye, bugün Türkiye için gol atan Cenk Tosun!
Almanya’yı yenen 18 yaşındaki Türkiye’den ise Galatasaraylı Emre Çolak, Beşiktaşlı Necip Uysal, Erkan Kaş, bir de Karşıyakalı (Sivasspor’da) Rıdvan Şimşek’i bileceksiniz. Golleri atanlardan Bursalı İsmail Haktan bugün Manisa’da. Mustafa Olcaytu ise 26 yaşında Kırıkhan’da kulüpsüz kaldı.
O maçtaki Türkiye U19’dan sadece Emre Çolak, o da İspanya’da dirilince bugün A milli kadroda; bir de Almanya U19’dan Cenk Tosun Türkiye A Milli!
Topu Cenk’in ayağında dolaştırmam, Alman altyapı teknik direktörlerinin çok önce keşfettiği çalışkanlığına saygım yanında, şu sebepten:
Yabancı sayısı yanlış tartışma. Mesele, kaç yabancınız olduğu değil, kaç iyi yerli oyuncu yetiştirdiğiniz!
Son milli maç Galatasaray, Fenerbahçe altyapısından birer kişi vardı oynayan 14 arasında. Bursa, Dardanel, Buca-Altınordu, Manisa, Antalya, Karşıyaka-Altay, yani Türkiye altyapılarında yetişmiş toplam 8 oyuncu ile Almanya’dan 4, Hollanda (Oğuzhan) ve Danimarka’da (Emre Mor) yetişmiş birer oyuncu!
Mesele bu: Arjantinli Messi’yi de altyapıda yetiştiren Barcelona, R.Madrid, PSG, Monaco, Bayern, Dortmund, hatta Manchester’lar gibi “transfer kulüpleri”nin bile her yıl kalburüstü kaç oyuncu yetiştirdiği, bizim büyüklerin bir süredir ne yaptığı!
Sorun Pepe, Gomis, Nasri, Valbuena almak değil; onların nerede nasıl yetiştiğinin hiç farkında olmamak.
Cenk, Hakan, Tolga, Kaan, Ömer, Nuri’nin nasıl yetiştiğinin dahi farkında olmamak.
Rıza, Metin, Ali, Feyyaz, Nihat, Gökhan’ın; Bülent Korkmaz, Okan Buruk, Emre, Arda ve diğerlerinin nereden nasıl çıktığını epeydir toptan unutmuş olmak!
Enes, Cengiz, Çağlar’da “eloğlu”nun (bir de Altınordu’nun) gördüğü sırrı tam seçememek!
Pogba, Mbappe, Kimpembe, Lemar, Rashford ve 17’sinde, 18’inde forma bulmuş daha nicesine bakıp bakıp sadece transfer bombası görmek!