Ajans Beşiktaş - İşte Ergin Aslan'ın Yeni Şafak'taki yazısı:
Beşiktaş yönetimi bu sezon 3. teknik adamla sözleşme imzaladı. Bu durum neresinden bakarsanız bakın, bir organizasyon hatası olarak önümüzde duruyor. Yeni teknik adam tercihi, kulübün “futbolda yeni yapılanma stratejisi” çerçevesinde sportif direktörün önerisi sonucunda yapıldı. Bu konuda henüz imzalar atılmamışken itirazlarımı, çekincelerimi yüksek sesle dile getirmiştim. Ancak madem kulübü Sayın Başkan Ahmet Nur Çebi yönetiyor, o da böyle bir yol izleme kararı aldı, karara katılmasak da saygı duymak ve süreci takip etmek durumundayız.
Valerien İsmael’in teknik direktörlük kariyeri pek iç açıcı değil. Ancak henüz yolun başında sayılır. Belli bir sistemi benimseyen ve bunda ısrar eden bir teknik adam. Oynatmak istediği oyunun olgunlaşması öyle “ha diyerek” ortaya çıkacak bir şey değil. Bu bir süreç. Çünkü fizik gücüne dayalı oyunun temeli takımın evvela sezon başı kamplarını geçirmesiyle ilgili. Bu sezon hem Sergen Yalçın’ın hem de Önder Karaveli’nin yaşadığı problemler aşağı yukarı aynıydı. Birbirine benzer ve sonuca gidemeyen oyunlar.
Valerien İsmael, sistem değişikliğine gidecek. 3’lü savunma oynadığınız oyunlarda orta sahanın kenarlarında oynayacak futbolcuların önemi ortaya çıkıyor. 90 metreyi komple kullanacak dinamizme sahip oyuncu profili gerekiyor. Rıdvan solda, Rosier sağda, yaşları ve hızları itibariyle bu sisteme uygun futbolcular. Tabi burada taktik disiplini ne kadar benimseyecekleri belirleyici olacak. Sadece iki futbolcunun değil, takımın genelinin teknik adama ne kadar adapte olacağı, ne kadar saygı duyacağı ve taktik disipline ne kadar sadık kalacakları Beşiktaş’ın yol haritasını belirleyecek.
Sezonun bu dönemlerinde takıma yükleme yapmak ve kondisyonları yukarı çekmek çok mümkün değil. Yani kalan 8 maçta biz İsmael’in felsefesini anlayabiliriz belki ama bunu oyun olarak sahada göremeyebiliriz. Türkiye’deki tahammül eşiğinin ne kadar dar olduğunu da düşünürken Fransız hocanın işi çok zor. Ağır idman ve ısrarcı taktik denemeleri, futbolcuların hoşnutsuzluğuna, bıkkınlığına ve işi salmalarına yol açabilir. Böyle bir risk de kenarda dursun. İsmael imza attıktan sonra kendisiyle ilgili itirazlarımı keskin şekilde kenara bıraktım.
Madem böyle bir yola çıkıldı, skorlardan bağımsız şekilde, sezon önü kampıyla ve onun talepleri doğrultusunda kurulmuş bir kadro ile kendisini görmek ve desteklemek gerekiyor. Bu konuda ise en büyük duruş, aslında Önder Karaveli’nin kalmasını istediği ancak sosyal medya nedeniyle görevden almak zorunda kaldığını söyleyen (ki ben katılmıyorum), Ahmet Nur Çebi’ye düşüyor! Çıkılan yolda, uygun zemini hazırlayıp hasat mevsiminde kaç kilo ürün çıkacağını görmeden vazgeçmemeli...