Konyaspor - Beşiktaş maçı hakkında yazılan 19 köşe yazısı

İki takım pür dikkat birbirini izleyerek başladıysa da Beşiktaş 10. dakikadan itibaren gözle görülür biçimde maça el koydu. 13. dakikadaki Love-Talisca ikili oyununa kadar futbol aksiyonu içeren bir şeyler görmedik. Oyunu değilse de 13 ve 24. dakikalarda Talisca’nın girdiği pozisyonların tasarımını yapan Love, ‘futbolda oyun görüşü ve zekabeceri kullanımı’ndan özel örnekler sundu. Ancak bu pozisyonların dışında ortalıkta göründüğünü söylemek güç. Şenol Güneş ikinci yarıda bu duruma müdahale etmek için stoper-santrfor değişikliğiyle oyunu değiştirmek istedi. Medel, Tolgay, Talisca öne doğru birer kayacaktılar ama bu girişim kadro yerine oturmadan gole mal oldu! İş işten geçmeden oyunu yeniden ele almaya çalışan Beşiktaş risk aldıkça pozisyona girdiyse de aynı oranda vererek iyice gerildi. Son düdük çaldığında Konya istediğini almış, Beşiktaş sadece şampiyonluk değil ikincilik hedefinden bile bir adım daha uzaklaşmış oldu.

Gecenin sorusu

Madem ‘Passolig’ gibi bir ‘güvenlik düzenlemesi’ var. O zaman deplasmana gidecek taraftara stadyum kapatmaya, haliyle yurttaşın kültürel etkinliklere katılma gibi anayasal hakkını elinden almaya ne gerek var?

Maçın starı

Yaptığı kritik kurtarışlarla takımına güven verdiği gibi arkadaşlarını cesaretlendirip öne iten Serkan Kırıntılı. Konya bu maçtan bir puanla çıktıysa kaleci Serkan’ın bunda payı çok büyüktü.

Maçın olayı

Beşiktaş zor bir periyoda girmiş, yöneticileri geri çekmiş olsalar da ‘maç ertelemeyi’ dillendirmiş, üstelik bir sonraki maçı Fenerbahçe ile oynayacakken Pepe ve Talisca gibi iki temel karakterin sarı kart görmüş olması..

Kısa mesaj

Günümüz futbolu, baskı ve oyun üstünlüğünü zorunlu kılıyor. Özellikle bu sezon oyun gücünden çok oyuncu becerisine bel bağlayan Beşiktaş bunun faturasını ağır ödüyor. (Cem Dizdar/Fanatik)

Beşiktaş, uzun süredir en iyi Süper Lig deplasman başlangıcını yaptı. Evet, golde Atiba’nın sırtına çarpıp kaleci Serkan’ın kontrpiyede kalması son tahlilde şansın da eseri. Lakin golü bulana kadar Beşiktaş sergilediği hücum sürekliliği ve kalitesiyle öne geçmeyi hak edecek bir oyun sergiledi. Misal Lens’in süper şutunda kalede Serkan değil de vasat bir kaleci olsaydı, Beşiktaş zaten çoktan golü bulmuştu. Beşiktaş 2. yarının başında ilk yarıdaki başarılı seri pas oyununu oynamayıp sadece kontra aradı. Takım duraklayınca yapılan Love-Vida değişikliğini anlamak güç. Beşiktaş hocası olduğundan beri Şenol Güneş’ten ilk kez böyle bir değişiklik geldi. Hemen ardından da Konya’nın golü.

Sonrasında oyuna dâhil olan Negredo yine etkisizdi ama en azından Talisca’yı hücumdaki tek kişilik sürgünden kurtardı.

Gecenin sorusu

Dünyada başka herhangi bir maçta herhangi bir hakem ikili mücadelede Talisca gibi sadece ayağına basılan bir oyuncuya sarı kart göstermiş ya da gösterebilmiş midir?

Maçın starı

Pepe, derbide cezalı duruma düştüğü kartı erkenden görmesine rağmen stoperlik dersi verdi. Çizgiden çıkardığı top başta olmak üzere her şeyi doğru yaptı. Tam bir profesyonellik abidesi.

Maçın olayı

64’te Talisca gole giderken kendini yere bırakabilecek ölçüde çekildi, itildi ama avantaj arayıp devam etti. Ancak Türk hakemlerinin yüzde 90’ı aldatılmayı seviyor ki düşmeden çekilene, itilene penaltı vermiyor.

Kısa mesaj

Beşiktaş, Konyaspor karşısında ilk yarıda çok iyi, ikinci yarıda uzun süre kötü, hakem Alper Ulusoy ise 97 dakika boyunca çirkindi. (Ali Ece/Fanatik)

Sakatlığı nedeniyle uzun süre maç alamayan; sakatlık sonrası Gençlerbirliği-Trabzonspor maçına çıkan, yeterli performans gösteremeyen bir hakemden başarılı yönetim beklenemezdi. Beşiktaş’tan Pepe ve Talisca cezalı duruma düştü. Hemen belirteyim...  

İki kart da bana göre hatalıydı. Özellikle Talisca’nın sarı kartı tamamen hatalı ve izahı olmayan bir sarı. Talisca’nın ayağına basan aslında Ali Turan ve onun da sarı kartı vardı! 65’te Talisca-Filipovic pozisyonunda; Filipovic, Talisca’yı durdurmak için her şeyi yaptı. Tuttu, çekti, itti, rakibini bozdu. Filipovic’e kırmızı kart göstermeliydi. Bu arada Filipovic’in sarı kartla oynadığını da hatırlatırım. 82’de kaleye giden top önce Pepe’nin kafasına, sonra eline geldi. Hem penaltı hem de kırmızı kart gerekliydi. Oyunun son saniyesinde Caner’in Volkan Şen’e müdahalesinin de penaltı olduğunu düşünüyorum. Hakemin verdiği ve kabul görecek en doğru kararı Konyaspor’un iptal edilen golüydü. (Fanatik/Deniz Çoban)

Konya deplasmanına kadar 17 puan, Konya’da da 2 puan 19 puanla Beşiktaş Şampiyonlar Ligi’nde ne kadar tur atlarsa atlasın ligin de ilk 2’ye giremezse hepsi boş. Şenol hoca senin için en önemli deplasmanlardan biri. Adriano, Quaresma, Oğuzhan, Negredo yok, revizyonu başka maça saklayamadın mı? Tam takımın yüzde 40’ı sahada yok. Aslında beklediğimiz Konya dün yoktu. Bilhassa ilk yarı forvette defans arası 60 metre mesafe. Beşiktaş burayı yürüye yürüye geçiyor. Konyaspor taraftarı Alper Ulusoy için Beşiktaş’ın çocuğu tezahüratı yapıyor. Ben 40 senedir bu camiadayım. Alper Ulusoy’un ismini hiç duymadım. Müsabaka neticesi kadar Pepe ve Talisca’nın gördüğü sarı kart önemli. Haftaya Fenerbahçe maçında yoklar. Bu satırlar yıllarca hep hakemden yanadır. Ama dün gördük ki burada yazmak istemiyorum. Alper Ulusoy 3...! Özel mi gönderildi.

Gecenin sorusu

Bu maç öncesi Adriano, Quaresma, Oğuzhan ve Negredo gibi isimler yedek kulübesinde maça başlamalı mıydı?

Maçın starı

Müsabakanın oyuncusu, gördüğü haksız sarı karta rağmen Pepe. Oynadığı oyun, oyunculara ve rakibe saygı açısından bize ders verdi. Portekizli tecrübesini bu maçta bir kez daha gözler önüne serdi.

Maçın olayı

Talisca’nın gördüğü sarı kart. Talisca’ya faul yapılıyor ama sarı kartı Talisca görüyor. Haftaya maçta yok. Merak ediyorum Alper Ulusoy son haftaların modası olan 8 onda 3 mü? 8 onda 4 mü alacak...

Kısa mesaj

Şenol Güneş’in yapmış olduğu bu revizyonlar çok erkendi. Oynamadan hiçbir maç kazanılmaz. Mehmet Özdilek’in başındaki Konya, çantada keklik sayılsa da ligin gidişatı açısından Beşiktaş’a ağır bir darbe vurdu. (Fanatik/Yemen Ekşioğlu)

Şampiyonluk kovalayan Kartal, Konya’da iki puan daha ikram etti. Çok net pozisyonlar kaçıran Güneş’in ekibi, öne geçtiği maçı beraberlik ile tamamladı. Münih maçı öncesi rotasyona giden Beşiktaş, bu sezon dış sahada yaşadığı puan kayıplarına bir yenisini daha ekledi. Konyaspor ise puan alıp, ligde kalma umutlarını gelecek haftalara taşıdı.

Çok temiz gol

Önce Mehmet Özdilek’i tebrik etmek lazım. Puana ihtiyacı vardı. Evinde mutlak üç puan için sahaya çift forvet sürdü takımını. Rakibin kim olduğuna bakmadan. Ancak, pozisyonları bulan Beşiktaş oldu. Babel, Talisca, Lens’in organize ataklarına Atiba da destek verdi. Love, Talisca ve Lens kaçırdı. Babel’in vuruşunda, Atiba topun yönünü değiştirip golü attı: 0-1. Konyaspor’un ofsayt itirazları yersizdi. Gol, çok net ve tertemizdi.

Hakem faktörü

Alper Ulusoy, kartlarını çok orantısız kullanan hakem. Kart sınırında bulunan Pepe’ye rakip alanda yaptığı ilk faulde, Talisca’ya ise kendisine yapılan sert harekete kasıtlı olarak yanlış kart çıkarttı. Ulusoy, daha sonra gole gitmekte olan Talisca’nın indirilmesine seyirci kaldı. Bu iki oyuncu böylece Fenerbahçe derbisinde cezalı duruma düşürüldü!..

Pepe ıska geçerse

Yılların tecrübesi Pepe; rahat pozisyonda, kendisine yakışmayan ıska geçti. Jahovic, Gökhan’a rağmen affetmeyip skora denge getirdi: 1-1. Golden sonra Kartal oyunu tamamen kontrol edip rakip kaleye yıktı. Bunu yaparken de geride tehlikeli açıklar verdi. Pepe kaleci gibi topu çizgiden çıkarıp, klasını bu kez olumlu yönde kullandı. (Orhan Yıldırım/Fanatik)

BEŞİKTAŞ 12 deplasman maçında sadece 4 galibiyet aldı. Gereken kazanma kararlılığını gösteremiyor siyah-beyazlılar. İlk yarının büyük bölümünde Konya’dan üstün oynadılar. Bir şans golüyle öne geçtiler ancak 2’nci golü bulabilecek fırsatları değerlendiremediler. İlk yarıdaki özellikle Vagner Love’ın karşı karşıya kaçırdığı gol maçın kırılma anıydı. 
 
45 dakika rakibine hiç pozisyon vermeyen Beşiktaş, 2’nci yarıda özellikle Talisca’nın sarı kartı sonrası Beşiktaş çok ciddi bir şekilde demoralize oldu. Gole gittiğine mi yanmalı Brezilyalı? yoksa Fenerbahçe maçında cezalı olduğuna mı ? 
 
BEŞİKTAŞ, Konyaspor’un beraberlik golü sonrasında ise gereken reaksiyonu gösteremedi. Tolgay ve Vagner Love’un top kayıpları da Beşiktaş’ı olumsuz etkiledi. Şenol Güneş ne yapsa olmuyor. Deplasman sendromuna çözüm üretemiyor. Oyuncular kadrolar, formasyonlar değişiyor. Beşiktaş deplasmanda kazanamıyor.
 
ALPER ULUSOY FACİASI 
 DÜN akşam maça hakem kararları fazlasıyla damga vurdu. Hatta sadece bu maça değil önümüzdeki hafta oynanacak derbiye de… Alper Ulusoy bu seviyede neden maç yönetiyor? Hangi vasıf ile? MHK’nin bunu izah etmesi lazım.
 
DAHA önce “Ayağa basan değil, basılanı” oyundan atan, son dakikada herkesin gördüğünü göremeyip elle alınıp atılan golü veren, hemen her maçta kötü yönetim gösteren Alper Ulusoy değil miydi? Bu hataları yapıyor olması inanın beni hiç şaşırtmıyor. Çünkü zaten futbolu yanlış yorumlayan yetersiz bir hakem Alper Ulusoy. (Güntekin Onay/Vatan)

Konyaspor maçı öncesi konuşulan şey Beşiktaş'ın zorlu bir seriye başladığıydı... İçinde Bayern Münih ve Fenerbahçe'nin de olduğu bu seri öncesi evet Konyaspor maçı bir başlangıçtı ama bence bu periyoda bir seri olarak bakılmamalı. Beşiktaş'ın yapması gereken özellikle her maçın final olduğunu düşünmek... Çünkü bunu bir süreç olarak düşünürseniz işin içinden çıkamazsanız. Özellikle yenen golden önceki Love-Vida değişikliği bunun örneğiydi. Şenol hoca bu hamleyi yaparken sanki gelecek maçı düşündü. O yüzden başarı için maça kilitlenmeniz ve o anı düşünmeniz gerekir. Yapılması gereken sadece buydu. Bu nedenle de Şenol Hoca, Fenerbahçe derbisini düşünerek ceza sınırındaki oyuncuları oynatmamalıydı eleştirilerine katılmıyorum. Ofansif bir kadro vardı ama ilk yarı hiç de böyle olmadı.

Beşiktaş oyunu kuramamasına rağmen pozisyonları buldu. Çok güçlü bir oyun değildi ancak net pozisyonlar bulan bir Beşiktaş vardı. Yapamadığı şey topu kaleye atmaktı.
Maçın kaderini belirleyen, kötü bir yönetim gösteren Alper Ulusoy'du... Hatalı olmasından daha çok yetersizliğini ortaya koydu.

Özellikle Talisca'ya verdiği sarı kart gerçekten hatalı kararın ötesinde yetersizliğinin kanıtıydı.
Aynı şekilde Pepe'nin eline çarpan topta da aynı yetersizliği gösterdi.

Fenerbahçe maçı öncesi çok önemli eksikler oldu. Merkez savunmada Pepe ve bu formuyla Talisca'nın eksikliği hissedilecek ama 'kadro gücüm var' diyorsanız bunun üstesinden gelmeli Beşiktaş.
Bireysel performanstan bahsetmek gerekirse Lens bir türlü başlayamadı.

Hala takıma yabancı gibi... Bayern Münih kadrosunda Lens'in olacağını düşünüyordum ancak bu haliyle zor görünüyor. Uzun haftalardır şans bulamayan Tolgay oyunda geri kaldı. Beşiktaş'ın 3 kulvardaki yolculuğunda hedefe ulaşabilmesi için Babel'in de bir dönem yakaladığı forma artık ulaşması gerekiyor. (Metin Tekin/Sabah)

Beşiktaş adına “tamam ya da devam” anlamına gelen süreç Konya’da başladı. Gördük ki Şenol Güneş, tek tek maç düşünmüyor. Sürecin tamamını (Bayern, Fenerbahçe, Trabzon vs.) düşünerek elindeki kadroyu dengeli biçimde oynatmayı amaçlıyor. O nedenle Quaresma’yı, Negredo’yu, Adriano’yu, Oğuzhan’ı, yanında alıkoymasına şaşırmadık.  Bir de Vida var tabii... Belli ki elindeki  bol seçenekli, renkli ve derinlikli kadroyla süreci taşıyacak.

Gelin görün ki Şenol Güneş’le futbolcuları, kaygı, tasa, disiplin ve dikkat konusunda çelişkiye düşüyorlar.
Sarı kart ceza sınırında dört oyuncusu vardı Beşiktaş’ın. Pepe, Talisca, Oğuzhan  ve Quaresma... Kaptan’la Q7 kulübedeydi. Pepe ile Talisca sahada... Biri savunmanın, öteki hücumun iki önemli adamı.
İkisi de sınırı aşıp gördükleri sarı kartlarla Fenerbahçe maçında oynama hakkını kaybettiler. 
Şimdi Alper Ulusoy’un kararlarına bakalım: Pepe’nin 39’da Skubiç’e yaptığı faul (baştan beri sert oyunu da dikkate alınırsa) sarı kartı gerektirebilir. İşin böyle bir su götürür yanı var.
Ama hakça konuşalım. Talisca’nın 52’de Ali Turan’a faul gerekçesiyle gördüğü sarı kart yalan değilse de sanal! Aslında faulü yapan, Talisca’nın ayağına basan Ali Turan... Ulusoy, hem yanlış faul kararı veriyor, hem de kart gösteriyor. O sırada “sınırdakiler”i biliyor muydu acaba? Hiç adil olmadığı halde Talisca’nın oynama hakkını engellediği için vicdani sıkıntı duyabilirmiydi? Bunları bilmiyoruz.
Öteki kararlarına da bakalım: Ceza alanında Tolgay’la topun temasında Ulusoy’un penaltı vermemesi doğru karar. Top, Tolgay’ın eline-koluna değil, karın boşluğuna çarpıyor. İlk yarıda Jahoviç’in attığı golün (!) iptali de doğru... Orada Makedon futbolcunun Pepe’yi düşürmesi faul.
Gerçek olan şu ki Hakem Alper Ulusoy’un kararları saygı ve kabul görmüyor. Bazı dostlar, yan hakemlikten gelenlerin hakemlikte başarılı olamadığını iddia ediyorlar.  Bu iddia en azından dün itibariyle doğruydu!
Oyuna dönersek... Şenol Güneş’in  zorunlu rotasyonu baştan doğru ve anlaşılabilir idi. Ama maçın başından sonuna kadar yaptığı hamleler tartışılır. 
Örneğin 59’da savunma takviyesi için Vida’yı oyuna alıyor ama, 60’da da Jahovic’in golü geliyor. Tolgay Arslan - Negredo, Lens- Quaresma değişiklikleri de daha önce yapılabilirdi. 
Beşiktaş’ın “sürece girerken” daha baştan duvara tosladığını söyleyebiliriz. Dün yedikleri golden sonra anormal reaksiyon göstererek ısrarla golü aradılar ama, bulamadılar. Kaybettikleri iki puan, zirveden erken kopmanın başlangıcı olabilir. Yeniden iddialı duruma dönmek için çok fazla sürprize ihtiyaçları var.
Konyaspor’a bakarsak. Maçı kazanmak için her şeyi yaptılar. Beşiktaş’ı gerecek, oyundan düşürecek hamleler (!) dahil. (Atilla Gökçe/Milliyet)

Böylesi kritik ve de zorluk derecesi yüksek maçlarda takımın temel ‘’taşlarıyla’’ oynamanın doğruluğunu bize kimse anlatamaz arkadaş! Quaresma’yı şartlar ne olursa olsun, yedek oturtma lüksünüz olamaz! Hele hele tercihiniz Lens olursa, külliyen buna karşı çıkarız. Quaresma, takımı üçüncü bölgeye taşıyan, adam eksilten ve asistler yapan bir isimdir. Kaldı ki Lens acaba geldiği günden bu yana dişe dokunur ne yaptı Allah aşkına? Dememiz o ki, Quaresma’ın alternatifi Lens olamaz, olmamalıdır! Ne ofansa çıkışlarda, ne de geri dönüşlerde etkili miydi? Tam tersi Fabri’ye bir geri pas verdi, evlere şenlik, acemi işiydi! Altıpas içinden golü bile atamıyor, ama onbirde yer buluyor!

***
Konya can, Beşiktaş zirve derdinde.... Tablo böyle olunca, ortaya öyle kaliteli futbol malesef çıkmıyor! Konyaspor kontrollü ve de savunmaya dönük oyunu, Kartal’ın iştahını kabarttı, ilk rakibine öyle aman aman pozisyon vermezken, Atiba’nın sırtına çarpan ve filelere giden golle, ilk yarıyı önde noktaladı. Ne var ki, Talisca  2, Love ise net bir pozisyondan yararlanamadı. Eto’o ve Jahovic ilk yarının gezginleriydiler adeta, ayakları topa değmedi dersek, abartmış olmayız!
Bu yarıda Beşiktaş adına olumsuz tablo Fenerbahçe derbisi öncesinde Pepe ve Talisca’nın cezalı duruma düşmesidir. Pepe’ye yakıştıramadık, Talisca ise hakemin kurbanı oldu! Talisca rakibin ayağına basmıyor, tam tersi, Alper Ulusoy, nasıl bir karardır o? Gözüne perde mi indi hoca!
***
Mehmet Özdilek’in  Joensson’un yerine Fofana’yı oyuna sürmesi ve ev sahibi takımın risk alarak ofansa çıkması, Kartal’ın üç puan hesaplarını alt-üst ederken, Jahovic Fabri’nin kapadığı köşeden topu filelere gönderdi. İkinci yarının son yirmi ve uzatma dakikaları müthiş bir mücadele olurken, Kartal, üç puan için baskı üstüne baskı yaptı, ne var ki bu baskıdan galibiyet golü çıkaramadı, iki ALTIN puan bıraktı. Eee kaçırdıklarınıza yanacaksınız!
***
Ahhh şu hakemlerimiz ahhh! Kardeşim kuralları biz mi öğreteceğiz size? FIFA kokartın var ey Ulusoy FIFA! İkinci  yarıda Talisca topu almış gidiyor, Filipovic, onu durdurmak için beline sarılıyor, yani güreşiyor! Efendim hakem avantaja bıraktı, golü bekledi, olmadı, eee filmi geri saracaksınız, faulu vereceksin, son adam olduğu için kırmızıyı çakacaksın! Biz değil, kurallar söylüyor, kurallar! (Bilal Meşe/Milliyet)

BEN sana ne diyeyim Şenol hoca! Zorlu virajlarla dolu bir tempoya girerken daha ilk maçında böylesi yanlışlar yaparsan sen de yanarsın Beşiktaş da yanar. Konya deplasmanı çok zor olacaktı, kabul. Konya  en azından 1 puan almak zorundaydı ona da kabul. Ama sen F.Bahçe maçı öncesinde kart cezası sınırındaki oyuncularını sahaya sürersen buna itiraz ederim. 
 
PEPE ve Talisca, F.Bahçe maçında oynamayacak. Her ne kadar Talisca’nın gördüğü kart saçmalık olsa da sen neden bu oyuncularla başlarsın. Madem kart sınırında Pepe ve Talisca, o zaman 5-0 kazandığın maçta profesyonelce kart görmelerini sağla bari. Ama o da yok. Peki sen ve ekibinde bunları düşünen yok mu? Oldu bari Adriano ve Oğuzhan’ı da sahaya sürseydin de tam olsaydı. Kabul etmek lazım ki rotasyon konusunda sınıfta kaldın hocam. 
 
YETMEDİ maçın 57. dakikasında tek forvetin Love’ı oyundan çıkarıyorsun yerine Vida’yı alıyorsun. Ne o kalan 33 dakika 1-0’ı mı koruyacaktın? Olmadı Şenol hoca olmadı! Dün akşam sende bir sıkıntı var gibiydi. Hem sahaya sürdüğün kadro hem de oyuncu değişikliklerin seni bütünlemeye bıraktı. Love’ı çıkardın golü yedin sonra Tolgay’ı çıkartıp Negredo’yu aldın. Daha zorlu maçların ilkinde bu tip hatalar yapıyorsan büyük sıkıntı.
 
SONRASI KARANLIK

MAÇLARI tek tek düşünmek konusunda seninle hem fikirim ancak ligin en geniş kadrosunu sana Konya maçında ceza sınırındaki iki önemli oyuncunu sahaya sürmen için yapmadılar. Vida’yı neden transfer ettiler o zaman? Hadi sen istemedin diyelim. O zaman neden son iki maçtır sonradan oyuna sokuyorsun?
 
BEŞİKTAŞ zorlu maç programı içine girdiği ilk deplasmanda 2 puan ve Pepe ve Talisca’yı bıraktı. Bundan sonrası Beşiktaş için karanlık. Söylesenize ne zaman aydınlık oldu ki? Beşiktaş adına olumlu yazacağımız tek şey Babel-Cenk’ten sonra Talisca-Love ikilisinin ortaya çıkması. Tabi Şenol hocanın izin verdiği ölçüde! (Gökhan Dinç/Vatan)

BEŞİKTAŞ dün akşam şampiyonluk yarışında çok önemli bir maça çıktı... Konyaspor'un konumu nedeniyle maçın zorluk derecesi yüksekti. Ayrıca tarihi Bayern Münih sınavı öncesinde böyle bir karşılaşmayı oynamak zorluğu artırıyordu. Fakat ilk yarı beklentilerin aksine bir görüntü oluştu. Beşiktaş son derece istekli, konsantre ve organizeydi. Atiba'nın golünde şans faktörü ağır bassa da Beşiktaş oynadığı futbolla öne geçmeyi haketti.

​FOFANA ZORLADI

Ancak ikinci yarıda görüntü tamamen değişti. Konya'da oyuna giren Fofana, Beşiktaş defansını çok zorlamaya başladı. Ardından da Jahovic'in golüyle oyun dengelendi.
Şenol hocanın golden önce Love'u çıkarıp Vida'yı oyuna alması da bence doğru bir hamle değildi.
1-1'den sonra Beşiktaş çok önemli pozisyonlar yakaladı ancak sonuca gidemedi.
Kara Kartal, Konya'da bıraktığı 2 puanla zirve yarışında ağır yara aldı.

MAÇIN İYİSİ SERKAN: Konya kalecisi yine iyi bir maç çıkardı.

MAÇIN EN KÖTÜSÜ TOLGAY: Aldığı forma şansını değerlendirmedi.. (Oktay Derelioğlu/Takvim)

 LİG, kupa, Devler Ligi... Uzun ve yorucu bir maratonun ilk ayağı Konya’daydı ve Beşiktaş, bu virajda hem 2 puan hem de F.Bahçe maçı öncesi 2 oyuncusunu kaybederek büyük hasar gördü. Dün önce A.Gücü-Ç.Rize, sonra da Konya-Beşiktaş maçını izledim. Bir futbolsever olarak 4 takımın maçından gösterdikleri mücadeleden büyük keyif aldım. Tebrikler.
 
İLK 45 dakika bitmeden 13 ve 24’te Talisca final vuruşlarını yapsa Beşiktaş 2-0 öne geçiyordu. İlk 45 dakikada rakibi Konya’dan çok üstündü. 36. dakikada Atiba’nın süper pasında Vagner’in düşüncesi süper, düşüncesi kötüydü. İkinci 45 dakikada her iki takım da bir puanı değil, 3 puanı düşünen bir futbol ortaya koydu. 
 
HAKEM KÖTÜYDÜ
 EĞER Pepe tecrübesiyle gol çizgisi üzerinden topu çıkarmasa belki Beşiktaş 1 puanı da alamayacaktı. Ama böyle tecrübede bir futbolcunun kalesinden kilometrelerce uzaklıkla gereği yokken kart görmesini çok yadırgadım. Ama şunu da söyleyeyim. Bana göre o girişin cezası sarı değildi.
 
KONYA Fofana oyuna girdikten sonra çok daha etkili oldu. Talisca’ya gösterilen sarı kart da çok ağırdı. 
 
Hakeme gelince. Verdiklerini, vermediklerini, çaldıklarını, çalmadıklarını anlatmaya kalksam sayfalar yetmez, onun için özetleyip noktayı koyuyorum. Hocam kötü bir gününüzdeydiniz. (Vatan/Ömer Güvenç)

Beşiktaş’ın Şampiyonlar Ligi grup maçlarına baktığında dış sahada daha başarılı olduğu kesin. Karşısında kim olursa olsun Beşiktaş, bu anlayışından vazgeçmez. Vazgeçmemeli de. Bayern tabiki gruptakilerden daha güçlü ve kaliteli. Ama Beşiktaş da bu maçlarda bazen kendini dahi aşan iyi futbolu ortaya koyuyor.

Son grafiklere baktığında Bayern’in bildiğimiz Bayern’in gerisinde olduğunu söyleyebiliriz. Beşiktaş, dışarıda her takıma gol atabilecek bir takım. Turun anahtarı da Beşiktaş’ın atacağı gollerle bağlantılı... Beşiktaş, büyük bir ihtimalle gol atar diye düşünüyorum. Ama yeme konusunda bir tahmin yürütmem çok zor. Gol atmadan dönmeyeceğini düşünüyorum.

Beşiktaş, hem 2 puan hem en önemli 2 silahını kaybetti. Love-Vida değişikliği oturmadı. Fofana girdikten sonra Beşiktaş çok zorlandı. Kart sınırındaki 4 futbolcu için çeşitli alternatifler olabilirdi. Hoca böyle uygun görmüş. Neticede Beşiktaş Konya’dan büyük kayıplarla döndü.

F.Bahçe maçı artık Beşiktaş’ın istikametini belirleyecek maç oldu. Şunu da eklemeli: İlk devre başarılı bir maç yöneten Alper Ulusoy 2. yarı tartışmalı kararlara imza attı. Bunların başında da Talisca’nın kartı geliyor. (Mustafa Denizli/Hürriyet)

Bir futbolsever için seyretmeye doyum olmayan güzel bir maç izledik Konya’da. Her iki takım da oynama odaklı 11’lerle sahaya çıktı; 1’inci dakikadan 90’a kadar yediklerinden fazlasını atma hedefiyle savaştılar, skoru da pozisyonları gole çevirme becerisi belirledi zaten.

Konyaspor’un devre arasında yaptığı Eto’o-Jahovic transferlerinin 11’e montajıyla ilgili zorlandıklarını söyleyebiliriz herhalde. İki santrforla 4-4-2 oynamak Özdilek’e lüks geldiği için Jahovic’i çizgide başlattı ama tek bir şut atamadan bitirdiler 45 dakikayı. Takımlar soyunma odasına giderken tabelada 1-0 yazıyordu ama bu tabela, şutlarda 11-0’lık bir oyunla oluştu. Beşiktaş ilk devrede kusursuza yakın bir futbol oynadı, Love-Talisca arasındaki diyalog mükemmeldi ve iki Brezilyalı birbirlerini besleyerek sayısız pozisyon ürettiler 45 dakikada.

İki hocanın ilk oyuncu değişiklikleri, maçın hikayesini değiştiren detaylar oldu: Özdilek 46’da orta sahadan bir adam feragat etti, Fofana’yı sol açığa koyarak herkesi orijinal pozisyonlarına kaydırdı. Maçı Fofana hareketlendirdi, 46 ile 60 arası bir şut attı, Ömer’i bir pozisyona soktu, Jahovic’in golünde de hücumu geliştiren isimdi.

Güneş’inse ilk değişikliği bence faydasızdı: 58’de maçın en iyilerinden Love’ın çıkması, ezbere bir hamle. Onun çıkışıyla Talisca’nın santrfora kayması da 10 dakikalık bir şaşkınlık yarattı. 68’de Tolgay/Negredo değişikliğiyle herkes tekrar alıştığı rollerine döndü ama o bölümde golü yiyen Beşiktaş, başlangıç ayarlarıyla oynamanın bedelini 2 puan kaybederek ödedi.

Çok hoşlanmamama rağmen, sayıca çok fazla olduğu ve sonuca tesir etme potansiyelleri olduğu için tartışmalı pozisyonlardan maçı izlerken süzebildiklerime değinmeye çalışacağım... Yazılarımızı maç bittiği anda gazeteye geçiyoruz, birkaç pozisyona da tekrarlarını görmediğim için üzülerek değinemiyorum.

Son söyleyeceğimi baştan söyleyeyim: Temposu olağanüstü yüksek, bol pozisyonlu ve bol çarpışmalı bu maçın ağırlığını Alper Ulusoy’un kaldıramadığı kanaatindeyim. MHK’nın böyle bir maça deneyimli bir hakem ataması daha olumlu olabilirdi.

Öncelikle 18’de Lens’in Ömer Ali’yi ittiği pozisyonu karşıdan görmesine rağmen penaltıyı çalmaması hatalıydı. Zaten bence o pozisyona fena halde takıldı, dakikalar geçtikçe karşılıklı yanlış kararlarının sayısı arttı. 52’de Ali Turan, Talisca’nın ayağına bastığı halde faulü ve kartı ters tarafa verdi. 65’te Filipovic Talisca’yı kucaklayarak gol pozisyonunu bozdu, faul ve kart olmalıydı. Kartın rengi ne olursa olsun (zaten sarı kartlı olan) Filipovic atılacaktı.

41’de Jahovic kafayı vururken Pepe’yi itti, oradaki gol iptali doğru... 82’de de Hadziahmetovic’in vuruşunu Pepe çizgiden çıkarırken top önce kafasına, sonra koluna gitti. Oyuncu kafa vurduğu için kolu doğal konumdaydı, bilinç yoktu, orada da hakemin kararının doğru olduğunu düşünüyorum. (Uğur Meleke/Hürriyet)

Beşiktaş bu yıl deplasmanda oynamış olduğu maçlar içinde en iyi maçlarından birini çıkardı ve en fazla net pozisyonu bulduğu bir müsabaka oldu. Love ve Talisca'nın kaçırdıkları olmasa Beşiktaş zorlu maçta farklı bir galibiyet alabilirdi.

Nedenlerine bakacak olursak;

1- Wagner Love Beşiktaş'ın temposunu, hızını, kontratak yapma özelliğini ortadan kaldıran Negredo'nun yerine takıma monte olunca hız arttı. Takım etkili kontrataklar yapmaya ve net gol pozisyonları üretmeye başladı. Talisca ve Love bu pozisyonları kolayca harcasa bile önemli olan bu net pozisyonları Beşiktaş adına yakalamaktı.

2- Artık Talisca'nın hızına yetişecek sahada bir Wagner Love var. Tempolu, hızlı ve birbirini tamamlayan pas alışverişlerinde özellikle merkezde yapmış oldukları verkaçlarla net gol pozisyonu bulabiliyorlar. Ayrıca mükemmel şut pozisyonları hazırlıyorlar. Bu birliktelikle Beşiktaş, şampiyonluk yolunda Cenk Tosun'un yokluğunu bile hissetmeyecek kadar güçlü bir hale gelmiştir. Love,Beşiktaş için belki de Cenk Tosun'dan çok daha büyük katkılar sağlayacaktır ve doğru bir transfer olduğu ortadadır.

3- Orta sahada Atiba ve Tolgay ortaya başarılı bir performans koydu. Özellikle Tolgay uzun zamandır oynamamasına rağmen orta sahanın en iyi oyuncusuydu. Baskı ve pres yaparak iyi toplar kazandırdı. Ayrıca öne doğru çabuk ve hızlı oynayınca mükemmel kontrataklar başlattı.

4- Vasat futbolcu gibi oynayan ve takıma hiçbir katkı sağlamayan, ayrıca 2 maç iyi oynasa Quaresma'yı da dinlendirecek olan Lens tam bir hayal kırıklığı. Negredo'dan sonra Lens de bu takıma faydalı olamayacağını ispatladı. Deplasmanda bu kadar iyi oynayıp 6 net pozisyonu değerlendiremezseniz haliyle bu sonuç kaçınılmaz olur. Lens ve Negredo'nun takıma katkılarının olmayışı Beşiktaş'ın ligde puan olarak geri kalmasına neden olmuştur. Kara Kartal bu futbolla ancak girdiği pozisyonları değerlendirebilirse ilk maçta avantaj sağlayabilir. (Sözcü/Lemi Çelik)

Bu hafta itibariyle zorlu bir maç trafiğine giren Beşiktaş, bu sürecin ilk basamağı olan Konyaspor karşılaşmasında hem iki puan, hem de Pepe ve Talisca’yı kaybetti. Fenerbahçe derbisi öncesindeki bu kayıplar, Kara Kartal’a ağır yara aldırdı. Bayern München maçı öncesine denk gelen moral bozukluğuysa yaranın derecesini arttırdı.

Şenol Güneş kart sınırındaki Adriano ve Oğuzhan’ı kenarda oturturken, Pepe ile Talisca’yı sahaya sürdü. Oysa bu karşılaşmada stoperde rahatlıkla Pepe’nin yerine Vida görev yapabilirdi. Talisca’nın yerine de Oğuzhan, ya da orta sahada maça başlayan Tolgay tercih edilebilir, Talisca da skora göre gerekirse Quaresma gibi sonradan sahaya sürülebilirdi. Şenol Güneş büyük ihtimalle skoru garantiye aldıktan sonra Talisca’yı oyundan çıkartmayı düşünmüştü. Ancak Beşiktaş skoru garantiye almayı başaramadı ve Talisca da oyunda kaldı.

Maça genel olarak baktığımızdaysa, rotasyonlu Beşiktaş ilk yarıda rakibine göre daha iyi bir görüntü sergiledi. Ancak siyah- beyazlılardaki koordinasyonsuzluk gözlerden kaçmadı. Yine de Beşiktaş pek çok pozisyon yakaladı ve de öne geçti. Bununla birlikte Beşiktaşlı futbolcular skoru arttırıp maçı garantiye alamadılar.

Konyaspor ise ikinci yarıya Fofana ile başlayarak oyununu hareketlendirdi. Şenol Güneş’in 59.dakikada yaptığı hatalı Love- Vida değişikliğinin hemen ardından Konyaspor’un beraberlik golü geldi. Şenol Güneş’in bundan sonra yaptığı değişikliklerse dikiş tutmadı. Rakip sahada başarılı olamayan Beşiktaşlı futbolcular, Konyaspor’un hızlı çıkışlarındaysa kalelerinde tehlikeler yaşadılar.

Gelgelelim maça damga vuran bu anlattıklarım, yani futbol değil, maalesef yine hakem oldu. Hakem Alper Ulusoy ve yardımcıları, ilk yarıda çok iyi bir maç yönettiler. Ancak ikinci yarıda her şey tersine döndü ve Alper Ulusoy son derece yanlış kararlar verdi. Talisca’nın ayağına Ali Turan basmasına rağmen sarı kartı Talisca gördü ve Fenerbahçe maçında cezalı duruma düştü. Üstelik bu pozisyonda Talisca’nın ayağına basan Ali Turan’ın önceden sarı kartı vardı. Kısacası sarı kartın Talisca’ya değil, Ali Turan’a gösterilmesi ve bu futbolunun oyun dışı kalması gerekiyordu. Bununla birlikte bu pozisyonda Talisca’ya sarı kart gösteren Alper Ulusoy, aynı futbolcunun 88.dakikada Ömer Ali’ye yaptığı kartlık faul sonrasında ise ikinci sarı kartı çıkartamadı. Öte yandan bariz gol pozisyonunda Talisca’yı kucaklayan Filipovic oyun dışı kalmalıydı. Pepe’nin çizgiden çıkarttığı topta, kafa dışında elle de topa müdahalesi vardı. Bu nedenle penaltı ve kırmızı kart olması gerekiyordu. Taç atışını yerinden kullanmadığı için Caner Erkin’e sarı kart gösteren Alper Ulusoy, Caner yine yerinden kullanmayınca tacı Konyaspor’a verdi. Birincide sarı kart gösterip, ikincide niye göstermediğiyse anlaşılamadı. Diğer taraftan uzatmanın son saniyelerinde Beşiktaş ceza sahasında Caner Erkin’in Volkan Şen’e müdahalesi de bence penaltıydı.

Evet, başta da söylediğim gibi Beşiktaş ağır bir yara aldı. Bu hafta rakipler kazanırlarsa puan farkı açılacak. Üstelik haftaya rakip Fenerbahçe. Siyah- beyazlılarda bu sezon taşlar tam olarak yerine oturmadı. Geçen iki sezona göre ciddi randıman düşüklüğü var. Bu da sonuçlara yansıyor.

Şu an içinse Şenol Güneş ve futbolcularının Salı gecesine odaklanmaları gerekiyor. Bayern München karşısında Beşiktaş’a başarılar diliyorum. (Tolga Ersarı/Milliyet)

Konyaspor kaliteli futbolcularına rağmen,istikrar yakalayamayan ve aradığı çıkışı bir türlü bulamayan takımlardan. Oysaki geçtiğimiz yıllarda özellikle süper kupa da yakaladığı başarılar ve ortaya koyduğu futbol da ortadaydı. Riad Bajic i satmaları elbette ki onlar açısından forvette büyük bir kayıp oldu. Aynı şekilde Barry Douglas ta onlar için çok önemli bir görev adamıydı.

İlk yarıda beklenmedik maçlar çıkarıp müthiş performanslar yakaladıkları maçlar da oldu. Türkiye liginin çok üzerinde bir kalecileri var. Serkan Kırıntılı dışında, Skubic, Hadziahmetovic, Milosevic önemli isimler..

Traore den faydalanamadıkları için Eto,Jahovic ve Yatabare gibi üç önemli ismi son derece makul rakamlara transfer ettiler. Bu 3 lü ilerde forma girdiğinde Konyaspor birer birer basamakları çıkar.

Beşiktaş ise Love u kazanmaya çalışıp, Cenk'in yokluğuna alışmaya çalıştığı günlerden birinde konuk oldu Konyaspor'a ...

Maçın başlarında Tolgay,Talisca ve Love arasında ki pas alışverişi çok uyumluydu. Bir zamanlar Olcay ,Gökhan,Oğuzhan dan oluşan Orkestra 'nın bıraktığı notalar gibi geldi seyredenlere..

Bu maçta Negredo 'nun ik onbir başlaması gerekirdi kanımca.. Negredo 'nun gücü Konyaspor defansına çok zor anlar yaşatabilirdi ancak 67 de oyuna girdiğinde 23 dakika da ancak oyuna ısınabildi İspanyol forvet...

Bu maçta Lens diğer maçlarına nazaran biraz daha olumlu işler yapmaya çalıştı.  Bu anlarda Beşiktaş orta alanda hakimiyeti iyice yakaladı. Babbel 'in vuruşunda dönen topta Atiba  ya çarpan topla Beşiktaş skor üstünlüğünü de ele aldı.

Dakikalar sonra Wagner Love 'un en iyi yaptığı şey olan ve 3 Konyaspor lu oyuncuyu da peşine takıp auta attığı şut gol olabilseydi farklı şeyler konuşulurdu elbette..Şannsızlık oldu...

Maçın genelinde Konyaspor hakikaten iyi mücadele etti. Eto da, Jahovic te çok fazla gözüktüler Beşiktaş ceza sahası alanında..Konyaspor golünde çalışkan ve Konyaspor 'un görünmeyen kahramanlarından Fofana 'nın Önce Eto ya vermesi 'Eto'nun da jahovic ile uyumu Konyaspor a beraberlik golünü getirdi..

Önümüzdeki maçlar için Konyaspor umut tazelerken Beşiktaş'ın daha çok çalışması şart diyebiliriz.. (Oğuz Akdeniz/Milliyet)

Konya-Beşiktaş maçında yaşanan bütün kritik pozisyonları tek tek mercek altına alan Bülent Yavuz, Talisca’yı cezalı duruma düşüren kartın yanlış, Volkan Şen’e 90+7’de yapılan müdahalenin ise penaltı olduğunu söyledi 

Atiker Konya-Beşiktaş maçını hakem Alper Ulusoy yönetti.

Kimdir Alper Ulusoy? FIFA kokartı olan, Avrupa ve dünya standartlarında maç yönetme kabileyetine sahip kaliteli ve kariyerli bir hakem. MHK Başkanı Yusuf Namoğlu, karşılamaya zorluk derecesi yüksek olması nedeniyle FIFA kokartlı hakem atamış- tır. Bu atamada yanlışlık yok.

Ancak hakem Alper Ulusoy, özellikle ikinci devrede tecrübesine ve kalitesine yakışmayacak kritik kararlar verince her iki takımın da itirazlarına sebep oldu. Pozisyonları değerlendirelim... 

PEPE’NİN KARTI SINIRLARIN ALTINDA 

39. dakikada Pepe’nin oyunun hemen başında gördüğü sarı kart hakem yorumuna bağlı. Ancak biraz da sınırların altında kalan bir karar diye düşünüyorum. 

LENS’İN MÜDAHALESİ PENALTIYI GEREKTİRMEZ

Lens-Ömer Ali mücadelesinde Lens’in bir müdahalesi görü- nüyorsa penaltıdan söz etmek doğru değil. Burada bir engelleme yok. İkili mücadele kapsamında temas var ancak penaltı yok. Devam kararı doğruydu. 

BEŞİKTAŞ’IN GOLÜ TEMİZ 

Beşiktaş’ın attığı gol temizdi. Yardımcı hakem Hakan Yemişken’i tebrik etmek lazım. Zor ve kritik bir pozisyona hata yapmadı. 

GOLÜN İPTALİ DOĞRU KARAR

Konya’nın 42’de iptal edilen golünden önce Jahovic, kafasıyla topa müdahale etmeden Pepe’yi net şekilde iteliyor. İptal kararı doğru faul vardı.

TOLGAY’IN ELİ DOĞAL KONUMDA

45+1’de Tolgay’ın göğsüden eline gelen top var. Kesinlikle penaltı yok. Eli doğal konumdaydı ve top yakın mesafeden geldi. Beşiktaşlı oyuncu da doğal konumda olmasına rağmen kolunu çekerek toptan uzak utmak istiyor. Devam kararı doğru. 

ALİ TURAN KIRMIZI GÖRMELİYDİ 

51. dakikada Ali Turan-Talisca mücadelesinde Konyalı oyuncu, Beşiktaşlı futbolcunun ayağına basıyor. Hakem yanlış yorumlayarak hem Beşiktaş aleyhine faul verdi. Hakem Ulusoy, Ali Turan’a ikinci sarıdan kırmızı kartını çıkarması gerekirken, Talisca’ya sarı gösterdi. 

KONYA’NIN GOLÜNDE OFSAYT YOK 

Konya’nın attığı golde ofsayt itirazı vardı. Ancak burada yardımcı hakemin gol kararı doğru.

FİLİPOVİC’E İKİNCİ SARI ÇIKMALIYDI 

65. dakikada Filipovic-Talisca mücadelesinde Beşiktaşlı oyuncu rakibinden sıyrıldıktan sonra kaleye doğru yönelirken Konyalı oyuncunun eliyle müdahalelerine maruz kalıyor. Burada hakem avantaja dikkat ederek pozisyonu oynattı. Talisca da kurtulup şut çekti ama auta çıktı. Hakemin avantaj kararı doğru ancak avantajdan sonra Filipovic’e ikinci sarıdan kırmızı kartını göstermeliydi.

TOP PEPE’NİN ELİNE ÇARPTI

Pepe, boş kaleye gitmekte olan topu kafayla çıkarırken, top sağ koluna da temas ederek kornere çıkıyor. Portekizli oyuncunun kolları açık olmasına rağmen, kafaya çıkarken olması gerektiği gibi yani doğal konumdaydı. Haliyle kafadan sekip ele gelen top bir çarpmaydı. Penaltı olmazdı. Hakemin penaltı vermeyip korner vermesine katılıyorum. 

VOLKAN’A PENALTI VERİLMELİYDİ 

90+7’de Beşiktaş ceza alanı içerisinde Caner’in Volkan Şen’e yaptığı müdahalede her ne kadar topla oynama niyeti varsa da Volkan’ı net bir şekilde düşürmesine ve avantajını kaybetmeye sebebiyet veriyor. Hakem burada bir penaltıya hükmetmeliydi. Ancak Alper Ulusoy oyunu devam ettirdi ve maçı bitirdi. (Habertürk/Bülent Yavuz)

Yeşil-Beyazlı renklere sahip takımlarla maçımız olduğunda, 
Garip bir tesadüftür ki, 
Deplasmana taraftar götüremiyoruz! 
İnsanlar anlaşamadığında, 
‘Ten uyuşmuyor’ derler ya, 
Bizim pencereden bakıldığında da 
Renkler uyuşmuyor herhalde. 
Bayern maçından önceki son istasyonda, 
Quaresma’yı, Oğuzhan’ı ve Adriano’yu yanında oturttu Şenol Hoca. 
Hatta kart sınırını göz önünde bulundurularak 
Fenerbahçe maçı bile düşünülmüş olabilir. Şenol Hoca ‘Rotasyon’ diyor. Eyvallah. 
Ben de ‘Nereden incelirse oradan kopsun’ diyorum. 
***
Kadro yapısında en uçta Vagner Love oynarken, 
Negredo, Quaresma’nın yanında oturuyordu. 
Geçen ilk 10 dakikayı boşa harcanan bir zaman görmemle beraber, 
12’inci dakikada Talisca, 
Konya defansının tek ayak üzerinde yakalandığı bir pozisyonda, 
Çok net bir gol pozisyonunu çöpe attı. 
Faule maruz kalmış futbolcuların yerdeyken surat ifadelerine dikkat ediyorum da, 
Ameliyattan yeni çıkmış da dikişleri patlamış hasta ifadesi var hepsinde. 
Bir tiyatro, 
Bir hakemi etkileme çabası, 
Çıkıp oynayın topunuzu kardeşim. 
Bu ne her maçta film! 
Neyse biz maça dönelim. 
26. dakikada Atiba’nın 
Hakem Ahmet Akçay gibi sırtıyla gol attığına şahit olduk. 
Yalnız Ahmet Akçay, Ankaragücü maçında hakemken Beşiktaş’a, 
Atiba, Konya’ya attı. 
Babel’in 25 metreden çektiği şut, 
Ceza sahasında bir istikrar abidesi gibi duran Atiba’ya çarpıyor, 
Ve Beşiktaş’ı 1-0 öne geçiriyordu. 
Konya’nın yaptığı pas hataları, 
Beşiktaş orta sahasının önünde büyük boşluklar yaratıyor, 
Pozisyon üzerine pozisyon buluyorduk. 
İkinci gol gelmedikçe de Konya’nın hırsı artıyor, maçı da zora sokuyorduk. 
Yakaladın mı at, çek fişi. 
Yok, illa zorlanacağız. 
Acı çekmekten zevk alıyoruz sanki. 
Üstüne bu hengamede Pepe sarı görüp, ‘Fenerbahçe maçında ben yokum’ dedi. 
Sonra da ilk yarı bitti zaten. 
İkinci yarıya birazcık geriye yaslanarak başladık ama 
Hakem Alper Bey’in de bu bölümde vites yükselttiğini gördük. 
Önce Talisca’ya ne idüğü belirsiz sarı kart gösterip, 
Fener maçından men etti. 
Üstüne yardımcı hocayı tribüne yolladı. 
Sonra gariplikler silsilesi devam etti. 
Vagner Love çıkıp, Vida girdi! 
Sonra gol yedik: 1-1. 
Beşiktaş’ın gol yedikten sonra kurduğu baskıyı görünce 
Nasıl bir psikolojinin içinde olduğumuzu söylemeye gerek yok her halde. 
Talisca diyoruz ya hep, 
İki pozisyonu var saç baş yolduran. 
Hele ceza sahasına akıp da 
Lens’in ağzının içine bıraktığı top var. 
Bursa’dan sonra kalenin içine itemediği ikinci top Lens’in. 
O itemedi, 
Beriki vuramadı. 
Öbürü tacı bile atamadı. 
Diğeri önündeki maçı göremedi. 
Dedim ya kendimize işkence etmekten zevk alıyoruz. (Alen Markaryan/Akşam)