Ajans Beşiktaş - İşte Mehmet Demirkol'un bugünkü Fanatik Gazetesi'ndeki yazısı;
Beşiktaş'ın merkez orta sahası, oyuna net şekilde ağırlığını koydu. Erol Bulut açısından korkunç bir sınav oldu. Kırmızı kart sonrası bile ev sahibi, üstünlüğü alamadı.
Souza, Atiba ve Mensah üçlüsünün etrafında çok iyi bir takım inşa edilebileceğini düşünüyordum ama Gustavo, Sosa ve Ozan/Pelkas üçlüsünü böyle vasatın altında göstereceklerini doğrusu tahmin edemezdim. 5 dakikanın ardından Beşiktaş merkez orta sahası oyuna net bir şekilde ağırlığını koydu. Tüm pas kanallarını tıkayıp Fenerbahçe merkezini paralize ettiler. Sosa ve Gustavo muhtemelen bir top kaybı rekoru kırdı.
Açık kapıya dönüştü
Yanlış anlaşılmasın savunmaya çekilip bunda başarı sağlayan bir deplasman takımından bahsetmiyorum. Tam saha, olması gereken yer neresiyse orada baskı yapıp, hiç tereddüt etmeden direkt hücuma geçtiler. Fenerbahçe ise merkezden dağılınca Lemos ve Gökhan’ın tuttuğu sağ kanat özellikle açık kapıya dönüştü. Aboubakar, Mensah, Larin her kimi görseler orada ev sahibini zorladılar. Aboubakar’ın dev performansıyla 2 gol buldular. Arada Erol Bulut’un değişiklikleri mantıklı ve beklenendi ama oyunu almak anlamında bir etkisi olduğunu söyleyemeyiz. Topu Fenerbahçe aldı ama kırmızı kart sonrasında dahi oyun üstünlüğünü alamadı.
Her seferinde yakaladı
Caner’in ortaları dışında bir plan üretemediler. Öte yandan Sergen Yalçın’ın her değişikliği oyunun akışında avantajlı sağladı. Yalçın her seferinde dalgayı yakaladı diyebiliriz.
Sonlardaki kaotik baskı bir yana, Erol Bulut açısından korkunç bir sınav oldu. En önce güvenmesi gereken hiçbir oyuncudan karşılık alamadı. Altay’dan Gökhan’a, Sosa’dan Ferdi’ye kadar... Sergen Yalçın ise en zayıf halkadan fazlasını aldı. Evet maç 4-3 bitti ama oyun açısından kesin bir galibiyet oldu.