Mehmet Demirkol'un Fanatik gazetesindeki yazısı şu şekilde:
BU İDAM KARARI
Böyle kritik bir maçta, ciddi bir savunma hatasından geri düştükten hemen sonra aleyhinize böyle bir penaltı ve kırmızı kart çıkınca sadece 2-0 geriye düşmüyorsunuz... İpiniz çekilmiş oluyor.
Bu penaltıyı hem de kırmızı kartla birlikte bir Adalı hakemin çalmasıysa başka bir dram. Penaltının Kaşıkçı Elması değerinde görüldüğü bir hakemlik ekolünden geldi düdük ve kart. Hem de orta hakem hiç bir şey çalmayacakken çizgi hakeminin uyarısıyla verildi bu idam kararı.
BUNA ENGEL OLMAK LAZIM
Yapacak bir şey kalmıyor böyle anlarda. Geçen sene Braga'da olan, bu kez Kiev'de sergilendi. Ben, öyle ‘tüm dünya bize karşı' komplolarına prim vermem aslında. Ancak artık şunu rahatlıkla söyeyebiliriz ki, ciddi bir lobi eksikliğimiz var. Bunlar Şenes Erzik döneminde bu kadar üst üste
olmazdı.
Bunlar örnek hakem hataları. Sadece Türkiye Ligi'nde değil nerede olsa, bu kadar kritik dönüm maçlarında bu kararları veren hakemler sokağa çıkamaz. Ancak Avrupa'da sıklıkla başımıza gelmeye başladı.
Buna engel olmak lazım. Sonuçsuz yurtiçi hönkürmelerinin bir yararı yok. UEFA'da eşit bir üye olarak masada olmak lazım. Yoksa buralarda mücadele etmenin manası yok.
BU KIYIM SADECE BEŞİKTAŞ'IN DEĞİL...
Bu, sadece bir penaltı ve kırmızı kart değil. Kökü var. Bu bir skandal. Bir faul varsa Beck'e yapılıyor. Faul yoksa bu karşılıklı bir itiş kakıştır, penaltı değil. Tamamı skandal, tamamı kıyım. Başka bir şey değil. Bu kıyım, sadece Beşiktaş'ın değil çok kritik bir dönemeçte tüm Türk takımlarının kritik puanlarını yemektir. Bunun böyle anlaşılması ve yeniden UEFA'da güçlü ve eşit bir üye olmak için çalışılması lazım. Hemen şimdi.