Yalnız kendi değil ailesi hatta oğlu Noah ile birlikte Beşiktaş'ın ayrılmaz bir parçasına dönüşen Atiba Hutchinson'ın hayat hikayesi nasıl? (GOAL Türkiye)
19
2013 yazında oynadığı en iyi kulüp PSV Eindhoven olan 30 yaşında bir Kanadalı, Beşiktaş'a imza attığında böylesine büyük izler bırakacağının kimse farkında değildi. Şimdi ise herkes onun heykelinin dikilmesini istiyor.
Topu kaybetmekten nefret eder, asla pes etmez ve yaş onun için sadece rakamlardan ibarettir. Bir Beşiktaş efsanesi Atiba Hutchinson'ın hikayesine göz atalım.
29
Çocukluğu
8 Şubat 1983, Kanada doğumlu Atiba Hutchinson aslen Trinidad ve Tobago'lu. Kaynak ustası bir baba ve kütüphaneci bir annenin oğlu. Ağabeyi ve bir de küçük kız kardeşiyle birlikte beş kişilik bir aileye sahip ve onlara oldukça düşkün.
Ailesi daha iyi yaşam şartları için göç etmişler Kanada'ya ancak teyzeleri, amcaları ve kuzenlerinin çoğu hala Trinidad'da. Onun bir Kanadalı olarak futbol hikayesini ve tutkusunu başlatan da Karayipler'deki bu ülke olmuş
39
Kanada'da futbol tutkusu nasıl başladı?
Futbol Trinidad'da bir numaralı spor olduğu için Atiba'nın babası da bir futbol tutkunuydu. Onun sayesinde çok küçük yaşlarda adım attığı bu sporun bir gün hayatını şekillendireceğini tahmin edemezdi.
Dört ya da beş yaşındayken başladı futbol okuluna ve ardından bu oyunu çok sevdi. Daha önce TamSaha'ya verdiği röportajında çocukluğunun futbol oynayarak geçtiğini söylüyor:
"Çocukluğum çoğunlukla yakınımızda oturan arkadaşlarımla sokakta futbol oynamak ve çeşitli spor aktiviteleri yapmakla geçti."
"Beraber büyüdüğümüz ve aynı takımda oynadığımız pek çok arkadaşım vardı. Aralarında çok yetenekli olanlar da vardı fakat maalesef bazıları benim gelebildiğim noktaya kadar gelemedi."
"Futbolu çok sevdim, sadece futbol oynamak istiyordum ve çok küçük yaştan itibaren profesyonel futbolcu olmak istediğimi biliyordum. Bu yüzden her şeyimi verdim, futbola odaklandım ve hayalimin gerçekleşmesi için asla pes etmedim."
49
Kendini nasıl geliştirdi?
Atiba ülkesi Kanada'da New York Region Shooters'da yarım sezon forma giymesinin ardından Toronto Lynx'te oynadı. Fakat gelişimini bu kulüplere borçlu olmadığını söylüyor:
"Gelişimim ve futbolu öğrenmem bu kulüpler sayesinde olmadı. Çünkü akademisi olan kulüpler değillerdi. Örneğin New York Region Shooters yarı amatör, yarı profesyonel bir kulüptü. Kanada'da Toronto Lynx ise biraz daha profesyoneldi fakat lig çok az takımdan oluşuyordu. Kariyerime Avrupa'da devam etmeden önce bu iki takımda oynadım."
"Farklı ülkelerde deneme antrenmanlarına çıktım, doğru fırsatları yakalamak için uğraştım ve bu fırsatı ilk kulübümün olduğu ülke olan İsveç'te yakaladım. Benim için her şey orada başladı.
Daha önce de belirttiğim gibi, her zaman futbola odaklandım ve yapmamam gereken şeyleri asla yapmadım. Yaşımız ilerledikçe bazı arkadaşlarım futboldan uzaklaşarak eğlenceye, gece hayatına yöneldi. Ben ise 25, 26 yaşıma kadar bunları asla yapmadım. Sadece istediğim şeye odaklandım."
59
Avrupa macerası nasıl başladı?
Avrupa'da birçok takımla deneme antrenmanına çıkan Atiba kariyerinde bir sıçrama yaşamaya çalışıyordu ancak şans yanında değildi.
Ardından Östers onu kabul etti ve satın alma opsiyonlu altı aylık bir sözleşme imzaladı. İyi performans gösterdiği takımda satın alma opsiyonu kullanıldı. Bu kontrat Kanadalı için önemli bir fırsattı, profesyonel oyuncu olma hayalinin peşini bırakmamıştı ve şimdi çok çalışması gerekiyordu.
Östers'teki iyi performansının ardından iki sene Helsingborg'da oynadı ve başarılı oldu. Daha sonra İskandinavya'nın en büyük takımlarından biri olan FC Kopenhag'a transferi gerçekleşti:
"FC Kopenhag'la ilgili çok şey duyuyordum ve bu benim için çok heyecan verici bir gelişmeydi. İsveç'te daha önceden FC Kopenhag'da forma giymiş bazı takım arkadaşlarım vardı ve onlar da kulüp hakkında olumlu şeyler söylüyordu.
Kariyerim için önemli bir adımdı. Orada da iyi başladım ve transfer olduktan altı ay sonra ilk şampiyonluğumu yaşadım. FC Kopenhag'daki kariyerim boyunca dört şampiyonluk yaşadım ve bu benim gelişimimde çok önemli rol oynadı.
Futbolun taktiksel yönünü öğrendim. Teknik direktörümüz taktiklere ve planlamaya çok önem veriyordu. Bu durum benim çok işime yaradı ve büyük bir gelişim göstermemi sağladı çünkü Avrupa'daki ilk senelerimde oldukça ham bir oyuncuydum."
69
Danimarka'da "Yılın Futbolcusu" seçilmesi
Kanadalı bir futbolcu olarak Danimarka'nın en iyi futbolcusu ödülünü almak sık rastlanan bir durum değil. Bunu Atiba Hutchinson da çok iyi biliyor. 2009 - 2010 sezonunda, Kopenhag'daki son senesinde Franz Beckenbauer'in elinden aldı Yılın Futbolcusu ödülünü. Ardından da PSV'ye transfer oldu:
"FC Kopenhag'daki son sezonumda yılın futbolcusu ödülünü almak benim için büyük bir onurdu. Ardından PSV'ye transfer oluşum, kariyerimdeki en büyük adımlardan biriydi. Kulüp hakkında pek çok şey biliyordum.
PSV Hollanda'nın en büyük sayılı kulüplerinden birisi. Oraya transfer olmadan birkaç sezon önce üst üste dört kez Hollanda Ligi'nde şampiyon olmuşlardı.
PSV'nin benimle ilgilendiğini duyduğum anda çok heyecanlanmıştım ve iki kez düşünmeden kararımı vermiştim. Hollanda'da oynamak futbolumu bambaşka bir seviyeye getirdi diyebilirim.
Öğrenmeye ve teknik olarak gelişmeye devam ettim. Fazlasıyla yetenekli, tecrübeli oyuncularla birlikte oynadım. Hollanda'da PSV gibi bir kulüpte oynadığım için çok mutluyum."
79
Daha önceki takımlarında hangi pozisyonda görev aldı?
Beşiktaş'tan önce oynadığı takımlarda istikrarlı bir oyun oynayan Atiba'nın ilginç bir kariyer çizgisi var. Siyah-beyazlılar'da onu hep orta sahanın merkezinde izledik ancak özellikle Danimarka yıllarında sahanın her yerinde görev aldı.
Daha genç yaşlarda atetik yapısıyla fark yaratabildiği için olsa gerek kanatta, forvet arkasında ya da ileri uçta oynadığı çok fazla karşılaşma var. O dönemki hocası Atiba'nın ofansif yeteneklerinin bir merkez orta saha oyuncusuna göre çok iyi olduğunu söylüyor bu sebeple onu çoğu kez sağ ya da sol açık olarak kullanmış.
89
"Beşiktaş benim için harika bir gelişmeydi"
Hollanda'da oyununu ve performansını üst seviyeye taşıyan Kanadalı futbolcunun 2013-2014 sezonu için yolu Beşiktaş ile kesişti:
"Menajerim Beşiktaş'ın benimle ilgilendiğini söyledi. O dönemde teknik direktör olan Slaven Bilic'le görüştüm. Beni takımında görmeyi çok istiyordu. Şehir ve takım hakkında da oldukça olumlu şeyler duymuştum ve görüşmelerin ardından Beşiktaş'la sözleşme imzaladım. Benim için harika bir gelişmeydi."
30 yaşında kapısından girdiği Beşiktaş'ta bugün 39. yaşını kutluyor Atiba Hutchinson. Belki kramponlarını bu kulüpte asacak hatta belki de antrenörlük kariyerine bu kulüpte başlayacak. Ancak bilinen bir gerçek var ki o da Kanadalı yıldızın belirsizliklerle geldiği İstanbul'da bir Beşiktaş efsanesine dönüştüğü.
"Geriye dönüp baktığım zaman Türkiye'de Beşiktaş'ın ne kadar büyük bir kulüp olduğunu gördüm. Nereye giderseniz gidin, hangi şehre giderseniz gidin kulübün ve takımın gördüğü büyük destek gerçekten inanılmaz."
99
Beşiktaş'ı en iyi o tanıyor
2013 yazında oynadığı en iyi kulüp PSV Eindhoven olan 30 yaşında bir Kanadalı, Beşiktaş'a imza attığında böylesine büyük izler bırakacağının kimse farkında değildi. Şimdi ise herkes onun heykelinin dikilmesini istiyor.
Beşiktaş'ta geçirdiği 9 yılda tarihi başarıların ve hayal kırıklıklarının en yakın şahidi Atiba Hutchinson. Hem yükselişi hem çöküşü tecrübe ettiği takımında işler iyi giderken Beşiktaş'ın neler kadir olabileceğini bildiği gibi tablo tersine döndüğünde hayal kırıklıklarını da tattı.
Kadroda bulunan isimler arasında onun yeri hep ayrı. O ise Beşiktaş'ın en ihtiyaç duyduğu anda sığınacak limanı.