Ajans Beşiktaş - İşte Cem Dizdar'ın bugün Fanatik Gazetesi'nde yer alan köşe yazısı:
Olgunlaşmamış, henüz ‘acemi takım’ hüviyetindeki Beşiktaş fazlasıyla umutsuz!.. Beri yandan onca sakattan sağ kalanlarla, üstelik puansız olarak sahada. Buna rağmen ilk devre Braga ile aralarında öyle aman aman bir fark göze çarpmıyor.
Beşiktaş’ın sorunu, öndeki Umut/Güven ikilisi ile takımın diğerleri arasındaki kapanmaz mesafeden kaynaklanıyor. Şenol Güneş takımlarında zaman zaman pırıltılı görünen Güven Yalçın’ı görünmez kılan da bu oyun. Beri yandan bazı özel yeteneklerden medet umar hale gelmek ise düzen/sistem acısından son derece acıklı...
Lens’in atılmasıyla ‘son umut kırıntıları’ da ortadan kalkınca maç, Beşiktaş açısından bir ‘boş vermişlik’ karşılaşmasına dönüştü. Görünen o ki, Beşiktaş ligin devre arasında şapkadan tavşan çıkarmaya çalışacak.
Tuttu tuttu, tutmadı işler ciddi zora girer gibi görünüyor...
Gecenin sorusu
Lens’i sormayayım diyorum ama ‘soru işareti’ peşimi bırakmıyor. Sahi, kiralık Lens’i kim, neden, neyi ölçerek aldı? Unutmadan bir de ek; ‘Yabancılar lige kalite getirmişti?’ değil mi?..
Maçın starı
Braga’dan... Önce, iki gol atan Paulinho. Ardından, oyunu Braga için çekip çeviren Joao Paulinho.
Maçın olayı
Beşiktaş ikinci devre için soyunma odasından yürüyerek gelirken sahadaki Braga’nın takım halinde ve disiplin içinde ısınıyor oluşu. Gerçekten, sıklıkla söylendiği gibi antrenmanlar dünyanın her yerinde aynı mı?
Kısa mesaj
Lige dönen Beşiktaş’ta işler hiç de son iki haftanın getirdiği umutlu hali destekler nitelikte değil.