Ajans Beşiktaş - Şampiyonlar ligine tarihin en kötü performansıyla havlu atan, ligin şu an ilk beşinde bile olmayan Beşiktaş’ın önümüzdeki sezon Avrupa Kupası'na katılması için en kestirme yol denilen Türkiye Kupası'na da Kayseri yenilgisiyle veda etti.
Kayseri için yenilgiden ziyade şahsen konuşulacak iki önemli konu var. İlki Önder hocanın verim alamadığı, performansını gösteremeyen bazı isimlere karşı hala ısrarcı davranıp oyun için de hamle dahi yapmaması. Sezon başından beri istenilen performansı gösteremeyen Kenan’ın, maç içerisinde en az 3-4 pozisyon harcayan Batshuayi’nin, rakibin baskını arttırdığı veya hücum yapmamız gerekirken neden hala değişiklik yapmadığına artık anlam veremiyorum. Pandemiyle birlikte alınan 5 oyuncu değişiklik hakkını neden her maç kullanmıyoruz mesela? Her maç neden bazı isimlere 90 dakika hatta 120 dakika katlanıyoruz ? Sebebini gerçekten çok merak ediyorum.
Diğer bir konu ise 2022 senesinde sadece süper lig’de oynadığı 8 maçta 247 kez rakip ceza sahasında topla buluşan ve 34 net gol pozisyonu üreterek ligin en iyisi olan takım nasıl olur da sadece 10 gol (3’ü penaltı) atabilir? Çıktığı 3 kupa maçında “hem de evinde” nasıl sadece 2 gol atabilir ? Burada sıkıntılı olan şey nedir ? Forvetlerin konsantrasyon eksikliği mi ? Beceri eksikliği mi ? Antrenman eksikliği mi ? Yoksa yanlış oyuncu seçimleri mi ? Bu başarısızlığın sebebi nedir ?
Bu kadar merak edilen soruların ve olumsuzlukların içerisinde tabiri caizse “çöldeki vaha gibi” olan ve geçen sezon olduğu gibi son haftalarda takımı ayakta tutmaya çalışan Ghezzal’a ayrı bir parantez açmak lazım. Sivas maçında hem ilk gol öncesinde yaptıkları hem de attığı golle takımın galibiyetinde önemli rol oynayan Cezayirli yıldız, bugün de golün başlangıcında attığı pasla izlerken keyif vermeye devam ediyor. Keşke bu sezon da geçen sene olduğu gibi önünde gerçek anlamda bir golcü olsaydı da hem attığı o mükemmel paslar asiste dönüşseydi hem de kendine daha fazla alan yaratıp o estetik gollerini izleyebilseydik.
Son olarak gençlere yüklenmek veya abartmak için onlara şans verilmelidir. En zor zamanda formayı üstlerine geçirince değil, böyle sıkıntılı zamanlarda en azından gençlere şans verilmesi eminim taraftarın daha çok hoşuna gidecektir. 2 sene içerisinde Ersin ve Rıdvan gibi sadece Türkiye’nin değil Avrupa’nın da en iyi gelecek vaaden 2 önemli gencimizi kazandık. Neden bu isimlerin yanına Kerem, Serdar, Koray, Semih. Emirhan, Berkay gibi isimleri eklemeyelim? Tek diyeceğim gençleri sadece hocaların tanıması yetmez, taraftarın da tanıyıp o kutsal formayla desteklemesi gereklidir.