"Sorun yabancı sayısında değil"

Milli Takımlardan sorumlu eski yönetici Selim Koray, Türkiye'nin gündemine oturan "yabancı sayısı" hakkındaki görüşlerini paylaştı.

Ajans Beşiktaş - Yıldırım Demirören federasyonunun ilk milli takımlar sorumlusu yönetim kurulu üyesi Selim Koray gündemin bir numaralı tartışma konusunu değerlendirdi... TFF'deki görevi döneminde özellikle alt yaş milli takımları konusundaki çalışmalarıyla dikkat çeken Koray yerli-yabancı tartışmasına yeni bir açılım getirdi. İşte bir dönem TFF yönetim kurulunda Milli Takımlar Komitesi Başkanı olarak görev yapan Selim Koray'ın kaleminden yerli /yabancı tartışması...

Yabancı oyuncu sayısının kısıtlanması ile Milli Takımların başarısı arasında nasıl bir ilişki olduğu sorusu yıllardır ülkemizde olduğu gibi başka ülkelerde de tartışılmaktadır.

Bu konuda TFF, akademisyenlerden bir komite oluşturmak suretiyle yerli oyuncuların Süper Lig maçlarında oyunda kalma süreleri/Milli Takımımızın FIFA sıralaması arasındaki bağlantıyı inceleyebilir, 2011-2013 yılları arasında TFF'de görev yaptığım dönemde, bu konuda birçok yerli/yabancı uzman ile görüştüm, kitap ve makaleler okudum ve incelemelerde bulundum, bunların arasında "Adam Smith Düşünce Enstitüsü"nün hazırlamış olduğu çalışma oldukça önemli ve enteresandır, söz konusu araştırma, yerli oyuncuların İngiliz Liginde fazla süre aldıkları senelerde bırakın Milli Takımların daha başarılı olmasını, tam tersine bir bulgu elde etmiştir, özetle yabancı sayısının kısıtlanması Milli Takımlar'a hiçbir ivme kazandırmayacağı gibi, Süper Lig'in cazibesini azaltıp, kulüpleri küçülterek, Süper Lig kulüplerinin UEFA'da alacakları sonuçlara da negatif etkide bulunacak ve Türk futboluna da hiçbir somut katkı sağlamayacaktır.

6-12 yaş grubu'nun futbola olan ilgisi ve temel futbol bilgisi ile direkt bağlantılı olan ve ana unsurları içinde, aile/beden eğitimi öğretmenleri ve Kulüplerin Futbol Akademilerini barındıran bir yapıyı "yabancı sayısını azaltarak" başarıya ulaştırmak hayal edilemez.

Milli Takımlarımızın futbol'da başarılı olması, MEB, Spor Bakanlığı, Belediyeler, Kulüpler Birliği ve TFF gibi futbolun paydaşlarının ortak ve tek hedefe yönelik çalışmasına ve "Futbol Akademilerine ve Çocuk Futboluna" gösterecekleri samimi ilgiye ve ayıracakları bütçeye bağlıdır.

Kulüpler Birliği ve TFF, Türk çocukları'nın ve Milli Takımların futbol'da başarılı olmalarını temel hedef olarak görüyorlarsa, Kulüplerin Altyapılarına çok ağır kriterler getirebilirler, bu kriterler arasında, Süperlig Kulüpleri'nin çevrelerindeki en az 10-15 adet ilk ve orta öğretim okuluyla/amatör kulüple/Üniversite'lerin BESYO'larıyla altyapı konusunda işbirliği sözleşmesi yapma zorunluluğu, 11 nizami çim sahayı 8-18 yaş grubuna ayırmaları, Altyapı Antrenörleri hangi yaş gruplarını çalıştırıyorlarsa o spesifik yaş grupları için mümkün olan en üst düzey UEFA/TFF kurslarından mezun olma mecburiyetini, Altyapı Antrenörlerine ödenen maaşların TFF tarafından kontrolünü, 8-18 yaş gruplarında Kulüplerin en az 250 oyuncuyu barındırma zorunluluğunu, tüm futbol eğitim müfredatı'nın ve Süper Lig Akademilerinin UEFA/TFF ve bağımsız özel sektör kuruluşları tarafından denetlenme mecburiyetini getirmeleri şarttır.

Tüm bunları gerçekleştirmek için ve U14-U18 Gelişim ligleri'nin kapasite ve kalitesinin arttırılmasını sağlamak için gişe gelirleri, TV Yayın gelirleri, Şampiyonlar Ligi ve Avrupa Lig gelirlerinin en az %5'i en başarılı altyapılara aktarılmalıdır, yukarıdaki kriterlere uymayan kulüpler ise bir alt lige düşürülebilirler.

Bunları başarıyla uygulayarak, çocuk futbolu ve futbol akademilerine büyük yatırım yapan ve tüm Kulüplere çok ciddi "Futbol Akademisi/Çocuk futbolu yaptırımları" getiren ve bağımsız kuruluşlara denetleten ülkelerin kulüpleri ve milli takımları 10 yıl içerisinde çok büyük başarılara imza atmışlardır, Türk futbolunun paydaşlarının benzer bir iradeyi ortaya koymaları halinde Türk çocuklarının ve Türk kulüplerinin ve Milli Takımların Dünya Futbolu'nun zirvesine ortak olmaları ihtimal dahilindedir.

Özetle, dünya çapında futbolculara kafa tutacak Türk futbolcuları yetiştirmek istiyorsak, dünyanın en iyi "Futbol Akademilerini ve Futbol Altyapısını" kulüplere kurdurmak zorundayız, kestirmeden gidemeyiz. (Sporx)