Futbolda, hele ki büyük takımlar için futbolda tek hedef her maça kazanmak için çıkmaktır. Beraberlik ile biten maç bile başarısızlık olarak sayılmak anlamına gelmektedir. Bazı dönemlerde her takımın başına geldiği gibi büyük takımlarında kötü dönemleri olabilir. İşte bu durum yaşandığında büyük takım refleksi verilmelidir ve bu kötü gidiş bertaraf edilmelidir. Eğer ki buna ses çıkarılmaz, aksiyon alınmaz hele ki kaybetmek bir alışkanlık haline gelirse işte o zaman büyük takım olmazsınız. Beşiktaş 119 yıllık çok büyük bir kulüp. Türkiye’nin en büyük kulübü ancak şu anda büyük takım gibi değil. Saha içinde oyuncuları ile, onu yönetmek için seçilen Yönetim Kurulu Başkanı ve üyeleri ile büyük kulübün ağırlığı altında ezilmiş durumdalar. Böyle bir süreçte kendi sahasında Hatayspor’u ağırladı Beşiktaş. Hava karlı, içimiz puslu, gidişat kötüydü. Haftalardır oynatmaması gereken Kenan’ı bu hafta kadroya almayarak günah keçisi ilan etti Önder Karaveli ama neden bu kadar zaman hatada ısrar etti ona yanıt veremedi. Yine kaçan goller, olağanüstü beceriksizlikler sonrası bir şekilde Batshuayi ile golü buldu. 12 gole ulaşıp Beşiktaş tarihinin en beceriksiz ismi olabilir kendisi. Ersin’in cezasında kaleyi 18 yaşındaki Emre korudu. İlk maçın verdiği heyecan bariz belliydi. Attığı bazı uzun paslar zihnimizde Cordoba’yı canlandırdı. Yediği goldeki hatası dışında iki hatalı çıkışı vardı bugün. Onun dışında bir fikir edineceğimiz bir durum olmadı. Emirhan niçin tercih edilmedi, gerekçesi nedir bilmiyorum ama zaten bir şey doğru gitmiyor, tabela yok. Tabela yapması en kuvvetle muhtemel ismi oynatmamak nasıl savunulur. Önümüzdeki sezona pişsin diye kenarda mı tutuyoruz? Evet. Hatta kulübeye UFO bile getirmişiz sırf bunun için. 3 hafta önce bu kadar kötü geçen sezonda lig ikinciliği kapısının eşiğine gelen Beşiktaş için bugün artık 10.luk çanları çalmaya başladı ve belkide tek yurt dışı çıkışını yaz kampında yapacak. Geri kalan süre Edirne-Iğdır arası gidip gelecek. Emeği geçen herkese teşekkürler.