Bilal Meşe: "Bir VAR hikayesi!"
Spor Toto Süper Lig'in 14. haftasında Beşiktaş, evinde Galatasaray'ı 1-0 mağlup etti. Milliyet Gazetesi Spor Yazarı Bilal Meşe maçı değerlendirdi.
Ajans Beşiktaş - İşte Bilal Meşe'nin bugünkü köşe yazısı:
"Derbiler üzerine önceden öngörüde bulunmak yanılgıları da birlikte getirir... Ne var ki Beşiktaş-Galatasaray derbisi diğerlerinden biraz farklı... Son haftalarda Galatasaray’daki gelişmelere baktığımız zaman, Aslan sıkıntılı bir süreçten geçiyor... Özellikle cezalar gündeme damgasını vurdu, tablo siyah ötesi. Dememiz o ki, Galatasaray’ın Vodafone Park’tan puanla ayrılması kağıt üzerinde yok hükmünde! Artı Vodafone Park’ta seyirci baskısı malum, tribünler neredeyse takımla birlikte oynuyorlar, pozitif enerji şırınga ediyorlar. Tribün baskısı doğal olarak konuk takımları da etkiliyor, tersini kim savunabilir?
Rotayı Beşiktaş’a yani ev sahibine çevirelim... Şenol Güneş’in sahaya sürdüğü onbir ve de oyun sistemi tamamen üç puan üzerine kurulu. Hiç kimse Güven’in forvette oynamasını yadırgamasın, çok doğru bir tercih. Dorukhan da hem yetenekli, hem genç, mücadeleden de yılmıyor.
Kartal başlama düdüğüyle birlikte öyle bir vites yükseltki ki Galatasaray, zorunlu olarak savunmaya kapandı, ama bu faktör pozisyon üretimine pek de yansımadı, taaa ki 18. dakikaya kadar, VAR devreye girdi... Ljajic’in kullandığı frikikte barajda yer alan Eren Derdiyok kolunu açtı, oyun devam ederken VAR’dan Cüneyt Çakır’a uyarı geldi, bir kez de kendisi izledi, beyaz noktayı gösterdi. Ljajic de şık bir vuruşla fileleri gördü. Şimdi VAR olmasaydı size soruyorum, o pozisyona kim penaltı çalardı? Bitmedi, 68. dakikada Necip-Onyekuru ikili mücadelesinde Cüneyt Çakır penaltı noktasını gösterdi, yine VAR devreye girdi, bırakın Necip’in müdahalesini, Onyekuru topu eliyle indiriyor, artı bana göre takılıyor, Necip faul-maul yapmıyor!
Derbilerin bir özelliği var, öne geçen takım, psikolojik olarak savunmasına yaslanıyor her nedense! Ancaak Beşiktaş’ın UEFA Ligi’nde zorlu bir maç yaptığını anımsatalım. İlk yarıdaki Kartal’ın kendi futbolunun uzağında olmasının temelinde fiziksel yorgunluk yatıyor. Bu faktör doğal olarak risk alan Galatasaray’ın baskısını da birlikte getirdi, üretilenler de ya Karius’a takıldı, ya da auta gitti. Ozan’ın ilk yarıdaki vuruşunda ise top direkten geri geldi, beraberlik şansı kaçtı, gitti.
Maçın özeti futbol olarak deyim yerindeyse, ‘dağ fare doğurdu’ yakıştırmasını yapabiliriz. Ancak iki takımın mücadelesine şapka çıkarılır. Sonuçta öyle veya böyle Beşiktaş derbiden alnının akıyla çıktı, zirve yarışı için avantaj elde ederek büyük moral kazandı."