"Kartal Avrupa semalarında"
Fanatik Gazetesi Spor Yazarı Yemen Ekşioğlu, Beşiktaş-Porto karşılaşmasını değerlendirdi.
Ajans Beşiktaş - Beşiktaş, son maça kalmadan turu kaptı. Psikolojik olarak maça hazırdı. Bilinçli ve sabıra dayalı bir oyun içerisindeydi. Beşiktaş alıştığımız Beşiktaş’tı. İlk yarı golü yiyene kadar herkes de bir inanç vardı. Şartlar ne olursa olsun, Beşiktaş buradan turu alıp, gidecekti. Taraftar da bir o kadar coşkulu idi. Kendi oyununu, rakibe inandırdı ve oyunun verdiği dakikalara kadar başta Quaresma, evet Quaresma diyorum çünkü içerideki Quaresma ile Avrupa Kupaları’ndaki Quaresma ile fark siyah ile beyaz kadar. Yalnız dün sahada iki tane üstad vardı. Biri Pepe, diğeri Adriano. Hele Talisca, oyundan çıkarken, Pepe 50 metre koşup, Talisca’yı tebrik ederek huzur içerisinde dışarı çıkartırken, ‘işte takım ruhu’ dedim.
Beraberlik yetti ancak...
Zaten Beşiktaş bireysel hata olmadığı sürece bu maçta kaybedeceğine kesinlikle inanmıyordu. Orta alanda Atiba ve Tolgay, toplu bir şekilde hücum eden Porto’ya karşı Çanakkale geçilmezdi. Cenk Tosun, geçen seneden bu seneye kadar her maç kalemimizin ucunda daima eleştiri almıştı. Ama dün Porto defansı ile savaştı, savaştı ve savaştı. Hele Talisca’ya bir gol attırdı ki yaptığımız bütün eleştiriler yerini övgülere bıraktı. Maçtan önce beraberlik yeter diyorduk. Evet beraberlik yetti ancak ülke puanı açısından dünkü maçı almamamız içten bile değildi.
Hepinizi öpüyorum
İşte orada da Ryan Babel ve Quaresma’nın kişisel egoları olmasaydı bu da olurdu. Ama ne olursa olsun, dünkü maç ülke tarihi açısından ayakta alkışlanacak bir netice. Şenol hoca, edebiyat mı tarih hocası mı nedir bilmem. Ama dün sahadaki evlatlarıyla Şampiyonlar Ligi’ndeki Beşiktaş’a tarih yazdırmıştır. Sağolasın hocam, sağolasın Fabri, sağolasın Pepe, sağolasın Adriano ve arkadaşları. Hepinizin alnından öpüyorum. (Fanatik/Yemen Ekşioğlu)