Ajans Beşiktaş - Savunma hattı güçlü, takım oyunu adına vasatın üzerine çıkabilen ve 1-2 yaratıcı hücum oyuncusu olan takımların ligimizde üst sıraları zorladıklarını görüyoruz.  Bu özellikleri taşıyan takımların doğru bir yapılanmayla nerelere gelebileceklerinin en güzel örneği ise Başakşehir. Belediye kaynaklarıyla kurulmuş olmasını ve hala bu kaynakları kullanıyor olmasını bir kenara bırakırsak -ki bana göre bu haksız rekabettir, çöp vergileriyle futbol takımı yönetilemez- Başakşehir’in geldiği nokta muazzam bir yönetim başarısıdır.

Geçen yıllara oranla kadro derinliği anlamında da büyük yol kateden Başakşehir, Arda Turan transferiyle rakiplerine büyük bir çalım daha atmış ve -bugün itibariyle- şampiyonluğun en büyük favorisi haline gelmiştir. Taraftar ve basın desteği olmayan bir takım için bu denli doğru adımlar atmak gerçekten takdir edilmesi gereken bir başarıdır.

Daha önceki yazımda olası bir Arda Turan transferiyle birçok eksiğimizin giderilebileceği üzerinde durmuştum. En büyük eksiğimiz olan 10 numara pozisyonunda da oynatabileceğiniz ve bonservis bedeli ödemeden kadromuza katabileceğimiz bir oyuncuyu, şampiyonluk yolundaki en büyük rakibimize kaptırmak muazzam bir yönetim zaafiyetidir.

Adebayor’ dan sonra Arda’nın da Başakşehir’e kaptırılması en büyük rakibimizin gücüne güç katmış ve bugün itibariyle şampiyonluğun en büyük favorisi haline getirmiştir.

Son olarak da Orkan Çınar kalitesindeki bir oyuncunun gönderilmesinin; hele hele Beşiktaş’a karşı olumsuz tutumlar içerisindeki Konyaspor’a gönderilmesinin hiçbir mantıklı izahı yoktur.

Tedavi için doğru teşhis önemlidir. Yöneticilerimizin beyanatlarına bakıldığında takımımızın bir 10 numara eksiğinden bahsedildiğini hiç duymadık. Belli ki hala kadronun yeterli olduğunu düşünmekteler. Bir golcü transferi daha gerçekleştirip transfer sezonunu kapatacak gibi bir izlenimleri var. Bu transfer de muhtemelen Demba Ba olacak gibi.

Gelelim önceki akşamki Antalyaspor maçına.

Çok önemli hücum silahlarını oynatamayan Antalya ekibine karşı çok kötü bir oyun sergiledik. Birçok pozisyon verdik. Organize bir tane atağımız yoktu. Zayıf Antalyaspor savunmasına karşı, yine tüm yük Quaresma’nın omuzlarındaydı. Ligin ilk yarısından tek farkımız; daha 10. saniyede gerçekleştirdiğimiz hücum varyasyonu denemesiyle, duran topların Quaresma’nın insafına bırakılmamasıydı.  Savunma dörtlümüzün ilk defa birlikte oynuyor oluşundan başka bir mazeretimizin olmadığını düşünürsek, ilerisi adına tehlike çanlarının çaldığını söyleyebiliriz.

İki gol atmasına rağmen kesik kesik oynayan Talisca’nın devam sorunu ve Qğuzhan’ın etkisiz futbolu, sol kanat oyuncularının etkisizliği ve hücum hattının egoist hareketleriyle birleşince yine ortaya bildik Beşiktaş manzaraları çıktı.

Dün akşamki maç gösterdi ki; transfer sezonu henüz bitmemişken hücum hattının güçlendirilmesi adına mutlaka en az iki transfer yapılmalı. Welbeck, Ekambi, Boakye tarzı sprinter bir forvetin yanında Mkhitaryan, Mesut Özil, Yusuf Yazıcı tarzı bir 10 numara alınmalı. Bir de alınabiliyorsa sol kanat-forvet takviyesi yapılmalı.

Eğer bu takviyeler yapılmazsa; Bayern Münih maçlarının ızdıraba dönüşmesi muhtemeldir. Başakşehir’ in şampiyonluğunu da şimdiden kutlayabiliriz.

Kenan Özmen