Ajans Beşiktaş - Geçen hafta söylemiştik “Bu gece topa direkleri yalattığı kaleleri iyi belleyin” diye. Müjdeler olsun, bugünü iki golle bitiren Batshuayi, yavaş yavaş başlıyorum uyarısını dosta düşmana yaptı. Bu kalitede bir forvet, defansa kadar gelip, arkadaşını rahatlatıyor ve tehlikeyi en geriden savıp lehine atağa çeviriyorsa, saygı duymak lazım her şeyden önce. Çok çalıştı. Hani bunun alışma süreci? Gerek yok, çünkü kalite belli, iyi niyet çok önemli, yöneten çok kararlı, çalıştıranı belli. Bu akşam sahaya çıkan kadro ilk kez birlikte oynadı. Bunu herkes bilebilir fakat oyuna bakarak asla ispat edemez. Maç önü yumruk şovla evine ayak basan Pjanic, 68 dakika boyunca futbol şov yaparak çok hoş geldiğini açık seçik beyan etti. Dünya yıldızı klasıyla futbola henüz başlamış oyuncu iştahını öyle bir eritmiş ki potada, bir saatlik seyir ile hayran bırakıyor kendisini herkese. “Son gelen ilk coşar” dedirtiyor bu takım hepimize. Rakip yerini almaya çalışırken Pjanic bir hamle sonrasını görüyor, onları kitlerken, kendi arkadaşlarını gürül gürül oynatıyor. Tek pasla tek vuruşluk gol attırıyor. Sözün özü; bu Piyanist, Beşiktaş Orkestrası’ na çok yakışıyor.

Bir de geçen seneki şampiyonluğumuzdan beri benim için en görünüz görünmez kahraman var; Josef de Souza. Futbol; yetenek, ahlak, istikrar ile birleşince tadına nasıl da doyum olmuyor. Yerli yerinde, işinin her bir gereğini fazlasıyla kusursuz yapan, çemberindeki tüm oyuncuları sessiz çığlıklarla iten, bilekleriyle yönlendiren bir acayip adam. De Souza… Şampiyonlukta büyük katkısı olan ve akabinde başlayan sezonda vitesi daha da yükselten... Koşulsuz güven duygusu nakşediyor insana.
Pırıl pırıl parlayan Rıdvan vardı bir de. Canını dişine taktığını resim gibi gördük karşımızda. Ama kendine güvenemiyor henüz tam anlamıyla. Ekstra bir “kendisi ispat çabası” da cabası… Korkar o gençlikte bir futbolcu tabii, doğal. Çok acımasızca eleştiriliyor çünkü ezkaza kötü bir performans çıkarttığında. Bu sene onun hayatının dönüm noktası. Sağlam duracak, var olanın üzerine çok daha fazlasını koyacak.  Sergen Hoca gibi bir zekanın teknesinde, birbirinden büyük yıldızlar, çok önemli yeteneklerle yoğruluyor. Bunun kıymetini bilecek bilinçte bu çocuk. Arkasına tolerans bazlı bir destek de alırsa, sezon sonu şampiyonluk kupasını bambaşka bir Rıdvan la kaldırıyor olmamız çok muhtemel. Ersin gibi mesela. Bu sezon başından beri çok farklı bir versiyonunu izliyorum. Kendine güveni tam, oyun okumaya, uzun ve isabetli oynamaya, doğru yönlendirmeye, küçücük yaşının çok üzerinde bir karakter ortaya koymaya başlamış. Eskinin, taraftara korku salan defansı yok elbette, artık her şey bambaşka, bizim takım Ersin’ e pek de fazla iş bırakmıyor ama ne olursa olsun, Beşiktaş dört maçtır bu çocukla gol yemiyor.

Efsanemiz Feyyaz Uçar’ın hitabıyla “N’Doukou”; allem ediyor kallem ediyor her şekilde bir golünü atıyor. Hafif savrukluğu, bir miktar heyecan dozu aşımı, acelesi varmış gibi oynayışı da zamanla düzene girdi mi, parmak ısırtacak parmak! Böyle büyük yeteneklerle onlarca maç oynamak, onların en büyük şansı. Çok şey öğrenilecek, ders alınacak, gözlem yapılacak. Oğuzhan için, Töre için, gençler için bu sezon çok belirleyici olacak. Niyeti olan azmederse seviye atlayacak, gönlü olmayan kim varsa, ayak uyduramaması, çalışmaması durumunda, Beşiktaş’ın seviyesine bir daha asla dahil olamayacak. Ki bu takıma daha Atiba gelecek… Neler olacak, neler?

Ve bahsi geçen tüm oyuncuları bu şevkle oynatırken, oynamayanı küstürmeyen, oyunculuğunda kullandığı üst düzey futbol zekasını şimdi öğrencilerinde yansıtan, en büyük yıldızların bile kendisine, bilgisine, yetisine hayranlık duyduğu büyük usta Sergen Yalçın! Bu şahitlik ettiğimiz büyük sevinçlerin hepsi senin eserin. Beşiktaş’ın bugününü şaha kaldırırken ince ince geleceğini de şekillendiren, “Söz ver bize” diye haykırdığımız yılları boşa çıkartmayan, çok uzun zamandır hasret kaldığımız bizim Beşiktaş’ımızı dünya gözüyle bize tekrar izleten, daha üçüncü haftadan rakiplere “Milli Takım’a en çok Sergen Yalçın yakışır” dedirten, Volkan Demirel’e bile canlı yayında saatlerce Beşiktaş güzellemesi yaptıran, şapkadan tavşan, lamdan cin çıkartan Sergen Hoca… Karakterine, duruşuna, samimiyetine, özgüvenine, yüksek zekana tarif edilemez saygı duyuyorum. Dilerim bütün futbol şansı çarşamba günü seninle olsun.